Allah’ım! Azabından affına sığınıyoruz.
06 Mart 2023 Pazartesi gününü 07 Mart Salı gününe bağlayan gece Berat Kandilidir. Bu kandil aynı zamanda Ramazan ayına on beş kaldığının habercisidir. Berat gecesi, milletçe büyük bir coşku ve sevinç içinde kutladığımız mübarek kandil gecelerimizden birisidir. Bu gecede alacağımız berat belgesi ile inşallah Ramazan ayına manevi duygularımızı üst seviyelere yükselterek gireceğiz.
Berat; temize çıkmak, affa uğramak, berî olmak demektir. Şaban’ın on beşinci gecesinde Müslümanların Allah’ın affı ve bağışlaması ile günah yüklerinden kurtulacağı umularak bu geceye Berat gecesi denmiştir. Sevgili Peygamberimiz “Şu beş gecede yapılan dualar geri çevrilmez: Regaip gecesi, Berat gecesi, Cuma gecesi, Ramazan ve Kurban Bayramı gecesi.” Buyurmuştur.
Berat gecesi ile ilgili Hz. Peygamberin dilinden tüm mahlûkatı kuşatıcı şu müjdesine kulak verelim:
"Şaban ayının yarısı gecesi (Berat Gecesi) oldu mu onu ibadetle geçirin. Gündüzünü de oruç tutun. ( gündüzü Salı günüdür. ) Zira Allah Teâla, bu gece güneşin batışından itibaren dünya semasına rahmetle tecelli eder ve kullarına şöyle hitap eder;
“Şaban ayının ortasında gece ibadet ediniz, gündüz oruç tutunuz. Allah o gece güneşin batmasıyla dünya semasında tecelli eder ve tan yeri ağarana kadar, "Yok mu benden af dileyen, onu affedeyim, yok mu benden rızık isteyen ona rızık vereyim, yok mu bir musibete uğrayan ona âfiyet vereyim, yok mu şöyle, yok mu böyle! Der”
Hz. Peygamber (s.a.v.), bu gecede tövbe edip bağışlanma dileyen müminlerin sayısının çokluğunu bir benzetmeyle Hz. Ayşe validemize şu şekilde anlatmıştır:
“Allah Teâlâ Şaban ayının yarısı gecesinde (Berat Gecesinde) dünya semasına rahmetle tecelli ederek, Beni Kelb Kabilesinin koyunlarının kılları sayısından daha çok kimsenin günahlarını bağışlar.”
Bu gece bizden istenen çokça tövbe ederek yüce yaratıcıdan af dilemektir. Çünkü tövbe, bir sayfayı kapatıp yeni bir sayfa açmaktır. Hatalarla dolu geçmişe bir daha dönüp bakmamaktır. Yeniden kulluğa talip olmaktır. Yaratıcı ile yeniden bir sözleşme yapmaktır. Bu gece tövbe etmek, kötü duygu, düşünce ve davranışlardan arınmak, aydınlığı örten perdeleri kaldırmak gerekir. Tövbe sayesindedir ki, insan, egosunu aşarak ihtiraslarını yenebilecek bir şahsiyet olgunluğuna erişebilir. Bu gecede yapılacak tövbe ile ruhlar arındırılır, söz, davranış ve hareketlere yön verilir. Bu gecede yapacağımız rükûlar, secdeler, kıyamlar, dökülecek gözyaşları, bize rahmet kapılarını açacaktır.
Berat Gecesi yüce yüce Allah’ın affına erebilmek için bizim de bizden af dileyenleri affederek Rabbimizin mağfiretine mazhar olma gecesidir. Allah'tan af dileyen affedici olmalıdır. Berat Gecesi kırılan kalpleri onarma, dargınlık duvarlarını yıkma, kin, nefret ve intikam duygularını aşma zamanıdır. Bu gece fani dünyamızda geçici olanla kalıcı olanı fark etme, kalp gözümüzü açma ve gönül dünyamızı temizleme gecesidir. Bu gece zaman zaman ihmal ettiğimiz kulluk görevlerimizi gözden geçirme, kendimize bir çeki düzen verme gecesidir.
Bu gece Müslümanların kulluk bilinci ve hesap verme şuuruyla yüce Allah’ın sonsuz rahmet ve merhametine sığınmaları gereken gecedir. Bu gece; devletimizin, aziz milletimizin, cennet vatanımızın birlik ve beraberlik, kardeşlik, barış, huzur ve esenlik içerisinde bekası, İslâm Âlemi ve insanlığın sulhu, felahı ve selâmeti, çektiğimiz sıkıntı ve kederlerim son bulması için bolca dualar etmemiz gereken bir gecedir. Bu gece kırılan ümitlerimizi onarıp yarınlarımıza ümitle bakma gecesidir.
Berat’ın yegâne sahibi yüce rabbimizdir. Bununla birlikte her insanın beratı kendi elindedir. Zira bu dünyada ektiklerimizi öbür dünyada biçeceğiz. Unutmayalım ki bizler yüce Allah’a bir adım yaklaşırsak, O bizlere bin adım yaklaşır. Allah'ın rızası sadece yaptığımız ibadetlerle sınırlı olmayıp, tüm beşeri ilişkilerimizde, ahlaki tutum ve davranışlarımızda saklı olduğunu bilelim.
“De ki: Ey kendi nefisleri aleyhine haddi aşan kullarım! Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin...” buyuran Yüce Allah, şu günahlarda ısrar eden kişilerin yapacakları tövbeyi kabul etmeyeceğini belirtmiştir.
“Kendisine ortak koşanlar, kin güdenler, akrabasıyla bağlantısını koparanlar, kibirlenip büyüklük taslayanlar, anne-babasına asi olanlar, alkol müptelası olanlar.”
Günümüzde ferdi ve toplumsal hayatımızdaki değerler dengesi bozulmuş, dünyevileşme, bencillik gibi olumsuzluklar ruh sağlığımızı olumsuz etkilemiştir. Oysa Yüce dinimiz İslâm, insanın maddî ihtiyaçları kadar ruhî ihtiyaçlarını da dikkate alarak daima yüce Yaratanla bağlantı içinde olmasını, bu dünyasını imar etmek için gösterdiği çaba kadar, öbür dünyasını da mamur edebilmek için gayret etmesi gerektiğini öğütlemiştir.
Ömür çok kısa. Göz açıp kapanıncaya kadar geçip gidiyor. Hayat her an sona erebilir. Geçen sene beraber olduğumuz nice insanlar aramızdan ayrıldı. Bizlerde bir gün sevdiklerimizden ayrılıp gideceğiz. Hiç kimse dünyada baki değildir. Ölümle bitecek olan bu kısa dünya hayatında yapmış olduğumuz amellerimizin ahiret yaşantımızı şekillendireceğini hiç unutmayalım.
Bu sıkıntılı günlerde her birimizin yüce Rabbimizden isteyeceğimiz çok şey var elbette. En başta üzerimize kâbus gibi çöken “ Asrın felaketinin” açtığı yaraları sarmamız, kırılan gönülleri onarabilmemiz için Rabbimizin bizlere sabır, metanet ve direnç vermesini, umduklarımıza nail, korktuklarımızdan emin kılmasını, hastalarımıza, yaralılarımıza acil şifa, dertlilerimize deva ihsan etmesini, dünya imtihanımızı kolaylaştırmasını niyaz edelim.
Yazıma Hz. Peygamber (s.a.v.)’in bu gecede yapmış olduğu şu özlü dua ile son vermek istiyorum:
“Allah’ım! Azabından affına, gazabından hoşnutluğuna, senden yine sana sığınıyorum. Şanın yücedir. Seni gereği gibi övmekten acizim. Sen kendini övdüğün gibi yücesin.”
Bu duygu ve düşüncelerle aziz milletimizin ve bütün İslam âleminin Berat Gecesini tebrik ediyor, bu geceyi milletimizin ve İslam âleminin birlik ve dirliğine, insanlığın hidayet ve huzuruna, asrın felaketinin açtığı yaralarımızın sarılmasına, kırılan gönüllerimizin onarılmasına, Rabbimizin bizlere sabır, metanet ve direnç vermesine, umduklarımıza nail, korktuklarımızdan emin olmamıza, hastalarımıza, yaralılarımıza acil şifa, dertlilerimize deva ihsan etmesine, dünya imtihanımızı kolaylaştırmasına vesile kılmasını yüce Allah’tan niyaz ederim.
Fahri SAĞLIK
Emekli Müftü
Facebook Yorum
Yorum Yazın