Bir cisim yaklaşıyor...
Devlet Bahçeli ne dedi, ne demek istedi, biz ne anladık, yabancı devletler ne anladı?
Yazıların sonuna kadar okumadan hemen saldırı hatta küfürlü yorum yapıldığı için baştan yazayım, buradaki yazılar tümüyle benim olasılıklar üzerine olan düşüncem...
Bahçeli bu devletin bel kemiğini oluşturan parti başkanıdır.
Duruşu ve ideolojisi bellidir.
Bunca yıldır hiç böyle bir konuşması olmayan bir lider neden birden bu tarz söylemde bulundu?
"Aman efendim seçim yaklaşıyor, Kürtlerin oyunu almak istiyor"
Hayır, seçim 2028'den önce değil.
Bahçeli oy için asla böyle konuşmaz.
Bunu herkes bilir.
Kaldı ki bu konuşması ile kendini ateşe atarak seçmenini kaybetme durumu da var.
Peki neden ona ters gelen bir konuşma yaptı?
Ya da neden 10 yıl. 5 yıl öncesi değil de bugün böyle konuştu?
Bir ay öncesine gidelim.
Hakan Fidan canlı yayında
"3. Dünya savaşının eşiğindeyiz. Her an savaşa girebiliriz. Herkes hazırlıklı olmalı" gibi cümleleri tam beş kez farklı zamanlarda kullandı.
Cumhurbaşkanı'da aynı cümleleri iki kez söyledi.
Milli güvenlik bakanı ise "Tüm silah donanımız ile savaşa hazırız" dedi
Kaçımız bu cümlelerin peşine düştük?
Egemen devlet olan Suriye'nin başkenti Şam'ı üç aydır vuruyor İsrail.
Lübnan'ın başkenti olan Beyrut'u ise iki aydır hergün vuruyor.
"Biz durmayacağız, Orta Doğu'yu yeniden dizayn edeceğiz. İran yıkılacak ve bölünecek." diyor Netenyahu.
İsrail genel kurmay başkanı ise defalarca "Türkiye'ye de girmemiz lazım. Orasının yarı toprakları bize ait" diyor sürekli.
Biz medyadan bu kadarını duyuyoruz, görüyoruz.
Peki istihbarat bazında neler oluyor?
Devletler arası ne baskılar var, ne yazışmalar yapılıyor bilmiyoruz.
Ama şu bir gerçek ki, devletin en üst kademesi "Savaşa giriyoruz" diyorsa hamaseti bırakmak zamanı gelmiştir.
PKK'yı kuran da, besleyen de Amerika'dır.
Bunu artık konuşmaya bile gerek yok.
İçeride PKK ile ciddi mücadele verildi.
Peki Amerika son beş yılda ne yaptı?
O teröristleri aldı Suriye'nin kuzeyine yerleştirdi.
"Adınız bundan sonra YPG. Burada size bir Kürdistan kuracağım. Ama günü geldiğinde bizim için Türkiye ile savaşacaksınız" dedi ve onlara binlerce tır silah getirdi, eğitti.
Hazırda bekletiyor.
İsrail ise Şam'a geldi.
Sonrası görevi PYG devralacak.
(Kuzey Suriye'de PYG 11 Ağustos da seçim yapıp, özerkliğini ilan edecekti. Türkiye'nin baskısı ile bu seçim olmadı.
Lakin Amerika bu seçimi yaptıracaktır ve PYG'nin kurduğu terör devletini tanıyacaktır. Hemen güney sınırımızda az bir zaman sonra bir terör devleti kurulacak. İnşallah olmaz. Lakin siz yine de bu dediklerimi kulağınıza yakın bir yere koyun)
Bir savaşın içindeyiz.
Sadece oturma odamıza bomba düşmüyor.
Şimdilik.
Bize düşman devletlerin basınında Bahçeli'nin konuşması nasıl yankı buldu diye baktım.
PKK tarafından nasıl karşılandı diye baktım.
Arkadaşlarım yabancı devletlerin üst düzey siyasileri
"Bahçeli samimi değil, PKK yi tongaya düşürecekler"
PKK tarafı da aynı şeyleri söylüyor.
Oysa ki bu olaya ilk PKK'nın sevinmesi lazımdı.
Neden sevinmiyorlar?
Çünkü onlar bizim gibi basitçe sadece söyleme bakmıyorlar.
O söylemin ne için yapıldığını biliyorlar.
Ardından ne geleceğini biliyorlar.
Bahçeli'nin gerçekten kurt zekasına sahip olduğunu biliyorlar.
Benim görüşüm; sıcak savaşa girmeden hemen önce Bahçeli iç cepheyi sağlam tutmak için ilk adımı attı.
İki hafta öncesi partiler ile yapılan gizli ve basına verilmeyen bir toplantı yapılmıştı hatırlayın.
Şimdi Özgür Özel Selahaddin Demirtaş'ı görmeye gitti.
Ardından Diyarbakır'a gitti.
Demem o ki, sağı da, solu da tüm partiler birleşerek (Dem parti hariç) Bahçeli'nin söyleminin ardında duruyor.
O gizli oturumu hatırlayın demiştim.
İsrail'in Şam'a kadar geldiğini de anlattık.
Tabi yazıyı buraya kadar okuduysan...
İçeride tüm cepheleri birleştirmek istiyorlar.
Yoksa emin olun Bahçeli bu konuşması ile kendini ateşe atmış oldu.
Bunu da kendisi biliyor.
Ama zaman şimdi ideolojileri kasma zamanı değil
İkinci bir kurtuluş savaşına girdik
Bunu siyasiler biliyor.
Bizler ise bombalar başımıza düşünce anlayacağız.
Ama şu da var.
Bahçeli'nin bu çağrısı PKK'nın belki de yıllardır isteyebileceği bir çağrıydı.
Şimdi herkesin gerçek yüzünü göreceğiz.
Tabi büyük ihtimalle PKK silah bırakmayacaktır.
Bu da Kürt halkı tarafından artık PKK'nın net bir şekilde Amerika uşağı olduğunu anlamalarını sağlayacak.
Sonuç olarak ya PKK safında yer alacaklar
ya da bu büyük savaşda devletin yanında yer alacaklar.
Saflarını belli etmek zorundalar.
Tabi her zaman olduğu gibi, Bahçeli'nin bu çağrısı PKK tarafından karşılık bulacak olsa bile Amerika onları asla bırakmayacak ve içeride silahlı saldırılar yaptırtacaktır PKK'ya.
Çünkü bu kadar kullanılışlı aparatı kaybetmek istemez ABD.
"Hem bakın Bahçeli barış dedi. Görmüyor mu Bahçeli işte PKK saldırı yapıyor" imajını verecek böylelikle de içerideki Bahçeli kitlesine saldırtacaktır insanları ABD.
Çok yönlü davranacaktır.
Bu olayı analiz ederken şu kritere bakmanız yeterli.
Bahçeli PKK'ya güzel bir çağrı yaptı ama neden PKK bu çağrıya sevinmedi?
Hatta "Bizi tuzağa çekiyorlar" diye neden diyorlar?
Safiye Çetinkaya
Facebook Yorum
Yorum Yazın