ŞEHİT, KENDİSİNİ ALLAH’A ADAYAN KİMSEDİR.

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
ŞEHİT, KENDİSİNİ ALLAH’A ADAYAN KİMSEDİR.
21 Aralık 2017 Perşembe günü, Kayseri Polis Meslek Eğitim Merkezi (POMEM) konferans salonunda İl Müftümüz Doç. Dr. Şahin Güven, polis adaylarına “Şehitlik ve Gaziliğin Dinimizdeki Önemi” konulu bir konferans verdi.

21 Aralık 2017 Perşembe günü, Kayseri Polis Meslek Eğitim Merkezi (POMEM) konferans salonunda İl Müftümüz Doç. Dr. Şahin Güven, polis adaylarına “Şehitlik ve Gaziliğin Dinimizdeki Önemi” konulu bir konferans verdi.

Konferans programına, İl Müftümüz Sayın Güven’in yanı sıra, Polis Meslek Eğitim Merkezi Müdürü 1. Sınıf Emniyet Müdürü Metin Tanrıver ve öğrenciler katıldı.

Katılımın yoğun olduğu salonda sözü alan Sayın Güven, sözlerinin başında, polislik gibi önemli bir mesleği tercih ettikleri için konferansa katılanların hepsini tebrik ettiğini ifade ettikten sonra sözlerini şöyle sürdürdü:

“Hepimiz, bu dünyaya belli bir süreliğine geldik. Yani bu dünya hayatı, geçicidir. Bu dünya hayatından sonraki hayata ahiret diyoruz. İnanan insan için dünya hayatı, ahiretin tarlasıdır. Burada ne işlersek ahirette karşılığını buluruz.

Şehitlik ve gazilik, dinimizin iki önemli terimidir. Bunlar, inanan insanları bağlar. Bizler, şehitlik ve gazilik terimlerinin anlamlarını Kur’an-ı Kerim’den, hadis-i şeriflerden ve diğer dinî kaynaklarımızdan öğreniriz. İnsanlar olarak, inandığımız değerler uğruna yaşamayı, değer verdiğimiz şeylerin uğruna ölmeyi ilke edinmişizdir. Öyleyse bunları bilmek durumundayız.

Gazi, Allah yolunda, namusu ve vatanı yolunda savaşan insandır. Şehit ise Allah yolunda canını feda etmiş olan insandır. Hz. Ömer (radıyallahuanh), şehidi şöyle tanımlar: ‘Şehit, kendisini Allah’a adayan kimsedir.’

Şehitliği arzu edene Allah onu nasip edecektir. Şehitlik, peygamberlikten sonra Allah katında en yüce mertebedir. Peygamberlik, bizim çalışarak elde edeceğimiz bir mertebe değildir. Ve zaten Peygamber Efendimizden (sallallahu aleyhi ve sellem) sonra peygamberlik tamamlanmıştır. Ama şehitlik, bizlerin arzulayıp çalışarak elde edeceğimiz bir mertebedir.”

“ALLAH YOLUNDA ÖLDÜRÜLENLERE ‘ÖLÜ’ DEMEYİN!”

Sayın Güven, şehit olmadan önce günahları olup yanlış işler yapmış insanlarla ilgili kendisine zaman zaman sorular sorulduğunu belirttikten sonra bu soruya, Peygamber Efendimizin bir hadis-i şerifiyle cevap vererek konuşmasına devam etti:

“Peygamber Efendimiz şöyle buyuruyor: ‘Öyle şehitler de vardır ki bu dünyada birtakım günahları vardır. Ama şehit olduğu an, şehadet kanı yere düştüğü an, onun bütün günahları affolunmuştur.’ Yani şehitlik, günahlarımızın affedilmesine ve cennete girilmeye sebep olan bir ameldir. Yüce Allah, Kur’an-ı Kerim’de kendi yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihad edip de şehit olan kimselerden bahsetmektedir.

Rabbimiz, kitabında, şehitlere ‘ölü’ denmemesi gerektiğini buyurarak bizleri uyarıyor. Çünkü onların ölü olmayıp cennet nimetleriyle mükâfatlandıklarını ve biz insanların bunu dünya gözüyle göremediğimizi ifade etmektedir. Bir insanın, herhangi bir şey uğruna canını vermesi demek, o şeyin değerini göstermektedir. Bundan dolayı bizler, dinimiz için, vatanımız için, namusumuz için canımızı veririz. Yine Peygamber Efendimiz, malını ve mülkünü korumak için mücadele eden ve bu haldeyken öldürülen kimsenin şehit olacağını söylüyor. Kendisini, malını, namusunu, dinini, vatanını korurken öldürülen kimse, şehittir.

Şehit; şahit olmak, tanıklık etmek demektir. Şehit, uğruna canını verip kanını döktüğü yüce değerlerin tanıklığını yapar. Ahiret gününe iman etmeyen kimse, şehitliği anlayamaz. Çünkü şehadetin anlamı, bu dünyada değil, ahirette karşılığını bulacaktır. Bu dünyada da şehit olan kimse, kendisinden sonrakilere, ‘Ben uğruna savaşılacak değerler için savaştım ve canımı verip şehit oldum. Sizler de benim gibi savaşıp canınızı verebilirsiniz’ mesajını verirler. Yine şehidin ailesi; insanlar arasında onurlu, alnı açık bir şekilde yaşar. O onur, onları hem dünyada hem de ahirette ihya eder. Peygamber Efendimiz, bir şehidin 70 yakınına şefaatçi olacağını, cennete girmeleri için vesile olacağını haber vermektedir. Tabi bu şefaat, iman etmiş, Müslüman olmuş aile fertleri için geçerlidir.”

Sayın Güven, konferansta bulunan polis adaylarına belli tavsiyelerde bulunarak manevi anlamda kendilerini güçlü tutmalarını, büyük değerleri koruma ve savunma gibi anlamı büyük bir vazife üzerinde olmalarından dolayı dikkat etmeleri gereken şeylerin çok fazla olduğunu ifade ederek sözlerini tamamladı.

Konferans sonrasında, Polis Meslek Eğitim Merkezi Müdürü 1. Sınıf Emniyet Müdürü Sayın Tanrıver, İl Müftümüz Sayın Güven’e, konferans için teşekkür etti.

 


  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN
Isparta'da intihar olayları artınca müftülük uyarıda bulunduÖnceki Haber

Isparta'da intihar olayları artınca müft...

Din İşleri Yüksek Kurulu Uzman Yardımcısı Sınav DuyurusuSonraki Haber

Din İşleri Yüksek Kurulu Uzman Yardımcıs...

Yorum Yazın

Başka haber bulunmuyor!