Dini yaşayarak öğreniyorlar

Diyanet’in 5 sene önce okul öncesi, 4-6 yaş grubu için başlattığı din eğitimi programı, son yılların en etkili eğitim metodlarından biri olarak kabul edilen Montessori eğitimi ile birleştirildi. Çorum’da Hz. İbrahim Camii’ne bağlı 4-6 yaş grubu kuran kursunda yaklaşık bir dönemdir verilen eğitimin uygulayıcısı, aynı zamanda kurşun yöneticisi de olan Seda Seçkiner. 2015 yılında Fırat Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden mezun olan Seda hanım, Montessori metodu ile ilk defa Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi’nde aldığı pedogojik fromasyon programında tanışmış ve çocukları ezberci anlayıştan uzak bir şekilde, bireysel özelliklerine göre değerlendirip, eğiten bu metodun dini eğitim alanında da çok etkili olabileceğini düşünmüş.

“Okul Öncesinde Din Eğitimi Din Algımızı Şekillendiriyor”
4-6 yaş grubunda Allah tasavvurunun başladığını ve çocukların artık din ile ilgili sorular sormaya başladığını ifade eden Seçkiner, bu dönemde ailelerin tutumunun önemi ile beraber, severek alınan din eğitiminin de çocuğun tüm yaşamına dokunarak, ilerideki din algısında önemli bir rolü olduğunu düşünüyor. Seda hanım, çocuğu, dünyayı keşfederek öğrendiği ve en aktif olduğu 4-6 yaş döneminde bir rahlenin önüne oturtarak din eğitimi vermenin günümüz koşullarında çok da mümkün olmadığına dikkat çekerek, çocuklara dini ve ahlaki değerleri ezberleyerek değil yaşayarak ve severek öğretme hassasiyeti ile yola çıktığını anlattı. Seda hanım, klasik din eğitiminin dışına çıkarak, montessori metodunu din eğitimi ile harmanlayarak yeni bir program geliştirmek istediğinde ilk etapta şüphe ve itirazlar ile karşılaşsa da bireysel çabası ile kurduğu Montessori atölyesinde eğitime başladıktan sonra hem öğrencilerden, hem de velilerden çok güzel dönüşler almış.

Soyut kavramlar ahşap materyaller ve oyun ile öğretiliyor
Kursta uyguladıkları eğitimin içeriğinden bahseden Seda hanım, çocukların o günün konusunu ahşap materyaller, oyunlar ve drama ile yaşayarak öğrendiklerini söylüyor. Montessori metodunun din eğitimine nasıl bir katkısı olduğunu düşünenler için örnekler veren Seçkiner, Kuran harflerini öğrenen çocukların oyun hamurları ile dokunarak, defalarca yapıp bozarak o harfi zihinlerine aldıklarından bahsediyor. Kurstaki çocuklar, peygamber kıssalarından Hz.Nuh’un hayatını ve Nuh Tufanı’nı ahşaptan yapılmış bir gemi içerisinde büyük bir ilgi ve heyecanla dinlerken, o ani sanki bizzat yaşıyorlar. Kuran ayetlerini ve ahlaki değerleri “Tartıda hile yapmayınız” yazısının asılı olduğu minyatür bir manavda oyunlar ile edinen çocuklar, İbn’i Sina gibi Müslüman bilim insanlarını da yine bu atölyede drama ile öğrenmiş oluyorlar.

“Bu uygulama din eğitiminde yaygınlaşmalı”
Montessori metodunun çocukların öğrenimine katkısından bahseden Seda Hanım, çocukların oyunlar ile tecrübe ederek, severek öğrendiklerini ve sonrasında da bu öğrendiklerini unutmadıklarını dile getiriyor. Seda hanım din eğitiminde kullandıkları bu metodun din eğitimi veren tüm kurumlarda da uygulanması gerektiğine inanıyor ve Diyanet’in de başlattığı bu uygulamanın yaygınlaşması konusunda desteğini bekliyor. Kurşuna çocukların ebru, hat gibi sanatları da öğrenebilecekleri bir sanat atölyesi ile birlikte merhamet ve sevgikavramlarını tecrübe edecekleri bir de evcil hayvan bahçesi kurmayı isteyen Seda hanım, çocukların dini severek öğrenmesinde çalışmalarına devam edeceğini kaydetti.

Diyanet Duyurular Sayfamız için TIKLAYINIZ

Diyanetliler Platformu  Grup sayfamıza katılmak için >>> TIKLAYINIZ

Dini Haberler Grup sayfamıza katılmak için >>> TIKLAYINIZ