Sıradışı Müftü Hafızlara Sahip Çıktı

Grup sayfamıza katılmak için >>> TIKLAYINIZ

DiniHaberler.com.tr:  Hafızlık icazet merasiminde Beyoğlu Müftüsü Aydın YIĞMAN'ın hafızların hıfzına sahip olmadığını anlatmak için söylediği “Türkiye Hafızlar Çöplüğü” gafı hafızların ciddi tepkisine sebep olmuştu.

Konu ile ilgili bir makale yazan Kırklareli Müftü Yardımcısı Adnan Zeki Bıyık, müftünün özür dilemesini talep etmişti.

Müftü Bıyık, özür dilemeyen Beyoğlu Müftüsüne aşağıdaki yazıyla cevap verdi. Tekrar özür dilemeye davet etti. İşte Müftü Adnan Zeki BIYIK'ın yazısı:

ÇÖPLÜKTEN MÜFTÜYE SELAMLAR

Beyoğlu Müftüsü malumunuz geçenlerde hafızların icazet merasiminde maksadını aşan bir cümle söyledi. Yaptığı hafızlığı muhafaza edemeyenleri kastederek “TÜRKİYE HAFIZLAR ÇÖPLÜĞÜ” şeklinde bir beyanatta bulunmuş. Kendisine bu sözün büyük bir gaf olduğunu programın sunuculuğunu yapan ve yüzlerce hafız yetiştirmiş kıymetli bir meslektaşımız Hüdayi Camiinin sevilen İmam Hatibi Mustafa EFE bildirince müftünün ağrına gitmiş “Sen sunucusun bana cevap veremezsin” diyerek Hafız Efe Hocaya tepki vermiş.

Halbuki maksadımı aştım herkesten özür dilerim dese olay kapanacak. Bu hadiseyi ben de köşeme taşıyınca ve kamuoyundan çok ciddi tepkiler gelince Beyoğlu Müftüsü bir açıklama yaptı. Açıklamasında özür dilemeyi bırakın güya o cümleyi kendisi “çöplüğe dönüşmesin” şeklide söylediğini beyan etmiş, videolara bakılabilir diye de kendince kaynak göstermiş.

Bir kere Beyoğlu Müftüsünün dediği gibi cümle çöplüğe dönüşmesin şeklinde değil….Mecliste onlarca hafız şahid, Diyanet İşleri Başkanlığı uzmanları şahit; herkes “Türkiye Hafızlar Çöplüğü” olduğuna dair hemfikir…Ekteki videoyu izleyin bakın müftü beyin açıklaması ile videoadaki beyan farklı…

Bu tarafa geçersek velev ki hafızlar çöplüğüne dönüşmesin dediniz diyelim…..Tabi ki tam aksine….Ama faraza öyle diyelim….Sen ey Müftü Efendi çöplük kelimesini böyle şerefli bir kurumun önüne nasıl koyabilirsin?

Adam muhtelif sebeplerden unutmuş olabilir, babasını kaybetmiş yetim kalmış hıfzı yarıda kesmiş olabilir, babası yatalak olduğu için tamamladığı hafızlığını ailenin geçimi onun omuzlarına bindiği için devam ettirememiş unutmuş olabilir ya da psikolojik veya biyolojik engelle karşılaşmış hafızlığını unutmuş olabilir, veya geçim derdi, tembellik vesair sebeplerle hafızlığını unutmuş binlerce insan olabilir ki benim bu şekilde olan tanıdıklarım var. Ama unuttuğu ve devam ettiremediği hafızlığına üzüldüğü için gözleri dolan insanlarımızı sen ey Müftü!

Türkiye Hafızlar çöplüğü diyemezsin…Haddini bileceksin. İnsan hatadan beri değildir herkes hata eder, çıkıp…Bazıları tembelliği sebebiyle hıfzını koruyamamışsa bile emeğe saygı duyacaksın…Unutsa bile laylaylomla vakit öldürebilecek iken o hafızlık yapmış, emek harcamış, Kuran’a mesai vermiş, neticede dünya meşgalesi ya da tembelliğinden onu koruyamadı diye hadiseyi çöplükle izah etmeniz sürç-i lisan filan değil….en hafif tabiriyle büyük bir gaftır…hakarettir.

ÇÖPLÜKTEN BEYOĞLU MÜFTÜSÜNE SELAM

Ben Ankara Çamlıdere’de müezzin olarak 1989 yılında göreve başladım. O sıralar hafızlığa başladım, her cüzden iki sayfa ezbermiştim ki, evlilik filan araya gitti devam ettiremedim. Bunu neden söyledin diyenlere cevap veriyorum. Ben de hafızlığı yarıda bırakmış oldum. Yani Beyoğlu Müftüsünün hakaret ettiği çöplük ekibinin bir üyesi de benim….Yani ben şimdi çöplükte yaşayan bir müftüyüm…Başka bir ifadeyle; müftü oldum ama çöplük atıntısı olarak hayatımı devam ettiriyorum…Bu çöplükçülük müftünü iddiasına göre ben gerçek aleme gidinceye kadar benim sırtımda bulunacak maalesef…

Müftü Beye soruyorum: Sayın Beyoğlu Müftüsü! Söyler misin ben bu hafız atıntılarının yaşadığı büyük çöplükte portakal kabuğu muyum, sigara izmariti miyim, ya da mısır püskülü müyüm? Yoksa ben bir çaput parçası filan mıyım?

Beyoğlu değil nerenin ne müftüsü olursanız olun, isterseniz allame-i cihan olun, hatimle teravih kıldırıyorum diye övünün, ya da şehinşahı kainat olun hiç fark etmez, hiç kimse bana da hafız kardeşlerime de hafızlığını muhtelif sebeplerle koruyamamış kardeşlerime de hakaret edemez, haddini bileceksin. Özür dileyeceksin, aksi halde her makalemde bu konuyu gündeme getiririm…Ahiretteki hakkımız da mahfuzdur.

Müftü Efendinin söylediği bu sözü bir dini hassasiyeti çok olmayan bir gazete yazarı ya da ünlü bir sanatçı filan söyleseydi, herkes ayağa kalkardı…Ama yine binlerce maille ve muhtelif telefon ve yorumlarla Kuran-ı Mübinin izzetini, Peygamberimzi Efendimiz’in ta’ziz ettiği hafızlık müessesinin itibarını müdafaa eden tüm kardeşlerime teşekkür ederim. İlk tepkiyi veren Hafız Mustafa EFE Hocamızı tebrik ederim. Yarın Hak divanında Kuran sevdalısı arkadaşlar için şahid olacağım…

Yaptığı açıklamada hala inad edip özür dilememek için çaba sarfeden ve sanki biz konuşmasını cımbızlamışız gibi açıklama yapan Beyoğlu Müftüsüne facebookta verdiğimi cevabı özür için davet ettiğimi gösteren paylaşımımı da buraya koyuyorum…

Tüm bu uyarımıza rağmen enaniyetle hareket eden sayın Müftü “Doğru olan bir gerçeği oldukça çirkin bir üslupla söyledim, özür diliyorum” demezse kendisini Allah’a havale ediyorum…

Adnan Zeki BIYIK / Kırklareli Müftü Yardımcısı