Din eğitiminde problem gelenek mi modernlik mi?
Türkiye’de din öğretimiyle ilgili sorunların kaynağı bazı uzmanlara göre ilahiyat fakültelerinin geleneksel yaklaşımla modern eğitim arasında sıkışıp kalması. Bazı uzmanlar ise müfredatta Kuran’ın merkeze alınmamasını ve mezhep odaklı yaklaşımı asıl sorun olarak görüyor.
Grup sayfamıza katılmak için >>> TIKLAYINIZ
DiniHaberler.com.tr: ÜRÜN DİRER'in Haberi
Din öğretiminin nasıl yapılması gerektiği ve bu alandaki sorunlar, sık sık Türkiye’nin gündemine geliyor. Sorun her tartışıldığında ilahiyat fakültelerinin geleneksel yaklaşımla modern eğitim arasında sıkışıp kaldığını savunan da var, Kur’an’ın merkeze alınmadığından şikayet eden de... İlahiyatlardaki müfredatın, modernizmin din algısı ve anlatımı üzerindeki etkilerine karşı alternatif üretemediğini, bunda da felsefe ve modern bilimler eğitiminin yeterli olmamasının etkili olduğunu dile getiren de... Karar Türkiye’deki ilahiyat eğitimini uzmanlarla masaya yatırdı...
MEDRESE SİSTEMİNİ SENTEZLEMELİYİZ
Uzmanlara göre eğitimdeki en kritik eksiklerden biri Arapça bilgisi. Konuyla ilgili “Bizde eskiden medrese geleneği vardı. Bu eğitimden geçenlerin Arapça bilgisi ve dine hakimiyeti bir hayli derindi. Din eğitimi kaynaklara inebilecek bir dil bilgisine ihtiyaç duyar” diyen Diyanet İşleri Eski Başkanı Prof. Mustafa Sait Yazıcıoğlu'na göre, ilahiyat fakültelerinde dil öğretilemiyor. Üstelik bilindiği üzere bu sadece ilahiyatın da sorunu değil. Başka fakültelerde diğer dillerin öğretimi de sorunlu.
Prof. Mustafa Sait Yazıcıoğlu
“Medrese eğitimini alanlar dinin özünü ve ruhunu daha iyi kavrayabiliyorlardı. Onların da eksiklikleri vardı elbet. Metinleri okuyabiliyorlardı ancak, felsefi düşünce, sosyalojik ve psikolojik süreçlerin yorumlanması konusunda eksikleri vardı. Bunlar şimdi modern eğitimde var” diyen Prof. Yzıcıoğlu, iki eğitim sistemini sentezlemenin soruna bir çözüm olabileceğini ifade ediyor.
MÜFREDAT KURAN MERKEZLİ DEĞİL
İlahiyat fakültelerindeki bir diğer eksiklik ise özgürlük. Marmara İlahiyat'tan Prof. Bayraktar Bayraklı konuyla ilintili olarak “İstenen şekilde ilim adamı yetiştirmek için özgürlük lazım. Bu da ilahiyat fakültelerinde yok. Müfredattaki bilgilerle evrensel manada din adamı yetiştirip İslam'ı dünyaya tebliğ edebilecek durumda değiliz. Çünkü müfredat Kuran merkezli değil. Kuran kursu gibi Kuran okutuluyor. Bu da bir şey ifade etmiyor” diyor.
Prof. Bayraktar Bayraklı
İlahiyat eğitiminin merkezinde hurafeler ve batıl inanışlar olduğunu vurgulayan Prof. Bayraklı, TV'lere yansıyan fetvaların da çoğunun hurafe olduğunu belirtiyor. İlahiyat fakültelerinin mezhepçilik, tarikatçılık ve cemaatçilik yuvası haline geldiğinden yakınan Prof. Bayraklı'ya göre bir hocanın merkezi sadece Kuran olabilir. “Merkezi eğer bir tarikat ise o hoca profesör de olsa aslında köledir. O profesör değil prifisirdir. Bir konu anlatırken kendi tarikatının görüşünü anlatıyorsa da yaptığı Allah'ın kelamına iftiradır” diyen Prof. Bayraklı, işi sünnet ile Kuran'ı rakip göstermeye kadar vardıran hocalar olduğunu anlatıyor ve ayrık otu gibi biten, yalan ve iftira dolu hurafelerin temizlenmesi gerektiğini söylüyor. Kaynak: Karar
- 0SEVDİM
- 0ALKIŞ
- 0KOMİK
- 0İNANILMAZ
- 0ÜZGÜN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın