ŞAİR VE ŞİİR!..
Afşin bölgesi olarak, Elbistan İlçesi , K. Maraş diyarı olarak Türkiye genelinde isim yapmış şairler, edipler, söz ustaları yetiştirmiş bir neslin ahfadıyız!.. Üstad Necip Fazıl, Abdurrahim Karakoç, Bahattin Karakoç, Erdem Bayazıt, aşık Mahzuni, Hayati Vasfi bey, Erbabi ve benzeri şairler, bölgemizin medarı iftiharı ustalarıdır. Çünkü,
Şairler vardır, ağaca, ormana, denize, ırmaklara, dağlara, taşlara, ağaca, ormana, çiçeğe, güle, yeşile ve tüm tabiat varlıklarına şiir yazarken, yukarıda isimlerini arzetmiş olduğum bahtiyarlar, yiğit insanlar gönderdeki bayrağa, vatanın bütünlüğüne, millet sevgisine, askere, cihada, Tuna boylarına, Galiçya kıyılarına şiir yazarlar.
Üstad Hayati beyin kalemi " Tuna Boylarına", " Kerkük"e, " Dile gelen Anadolu'ya" şiir yazmış, dilden dile, elden ele dolaşması için bizlere armağan etmiştir.. Söz konusu şiirler, Ozan Nuri'nin sazında dile gelmiş, Erbabi ustanın sazına ilham kaynağı olmuştur.
Kimi şairlerde, tabiata, erotizme, şehvete, kadına, sola, sosyalizme, sözde işçi haklarına şiir yazarak nutuk atarken, Abdurrahim üstad " Mihribanı" dillendirmiş, Mihribana aşık olmuş bir şairdir. Kimilerinin de kaleminden bal damlar, Ötügen'e selâm atfeder, Kerkük-Musul'la kucaklaşır İskeçe, Gümülcin'e de göz yaşlarına hakim olamazlar. Kuzey Kıbrıs'ı yurt bilerek, Tankın, yücelere nasıl çıkarıldığını düşünür ve düşünürler!..
Şiirle sarmaş dolaş olan şairler, Çaldıran'da haykıran yiğitleri unutmaz, Sina çölünü ordusuyla geçebilen yiğide selam verirler. Şairlerimiz, taa Viyana önlerine uzanır, Türk'ün geri dönüşünü üzüntüyle gam ve tasa ile anlatır. Yüz geri dönülmüş olunsa da, millet sever,, vatan cüda olmuş Meşhed-i Murat Hüdavendiğar'a gelip geçtikçe selam çakarlar.
Batı ülkelerinden kara yoluyla Türkiye'ye gelip giderken Mohaç topraklarını geçerken, Tuna kıyılarını seyrederken göz yaşlarıma hakim olamaz, Hayati ağabeye dua üstüne dua ederim.
Çanakkale köprüsünden geçerken, " Kan kokan toprakları " tahayyül eder, tam tamamına 253 bin şehidin basmış olduğu, medfun bulunduğu toprakları haya duygusundan ötürü, hicabımdan dolayı o topraklara basmak istemem. Çanakkale; Conk Bayır'ı, Anafartalar'da hüzünlenir, Kuvay-ı Milliye'yi irdeler, Sütçü İmamla ruhen arkadaş olur, Ermeni ve Fransız lejyönerlerine kurşun atışını seyrederim.
Demek ki, şair ve şiir kolay bir mes'ele olmayıp, Allah'ın bazı insanlara sunmuş olduğu bir meziyet olarak bilirim. Şair olmak, şiir yazmak kolay bir icra-i faaliyet değildir. Şöyle bir düşünmeliyiz ki, merhum Aşık Mahzuni'nin, her deyişi, her sazına vurusu, her türküyü dillendirmesi başlı başına bir vakıadır.. Kimi zaman olmuş, sazından dolayı, söylediği güzel şiirlerinden ötürü, taşlanmış, toplumsal, ictimai hal ve hareketleri dile getirmiş olduğu için hırpalanmış, kodese atılmış, asıl mesleği olan Astsubaylık görevini yerine getirememiştir.
Ya Hayati ağabeyin gür sesle haykırdığı, şiirlerini düzenli bir ahenk içerisinde dile getirmesine, güreş sahalarında fırtınalar kopardığını unutmamalıyız!.. Geride bıraktığı Ozan Arif'ler, Mustafa Yıldızdoğan'lar günümüzde onun dev eser şiirlerini dillendirmekte, " Saçların" şiiri ile gönülleri okşamaktadırlar!..
Merhum Ozan Arif'in Hollanda ülkesinde bir proğram sonucu benimle tanışması, benim ağzımdan çıkan " Afşin'liyim" sözü karşısında hıçkırıklara boğulmasını hala unutamam!.. Gerek Hayati ağabeyin, gerekse ozan Arif'in mekan ve makamı cennet olsun!.. Nur içerisinde yatsınlar!,,
Netice olarak;
Afşin mıntıkası olarak, şairi ve şiiri bol olan bir diyarda yaşamaktayız. Hem de dünyaca meşhur olmuş şairler.. A. Karakoç ağabeyin " Mihribanı" Batı ülkelerinde dile getirildiği gibi, Avustralya kıt'asında bile gönülleri okşamaktadır.
Merhum Arif Nihat Asya hocamız, Hayati ağabeye " O bir şairdir, Taşyürekli olamaz" dediği gibi, Afşin ; her köşesinde, her bucağında, her obasında eli saz tutmuş, kalbinden, gönlünden deyişler ile meşhur olmuş bir Afşin İlçesiyle iftihar ediyoruz.. Bizler böylesi gönlümüzden esip gelen duyguları satırlara dökerken, bu satırları " Afşin Haber Merkezi"ne taşıyan Halil Demir gibi gönül adamlarını da saygı ile, sevgi ile, başarı dolu dileklerimle selamlıyorum.
Keşke diyorum, şu bizim Hüseyin Kara namlı şairin şiirlerini de sitesinde almış olsa, insanımız müstefid olsa daha güzel olurdu temennisindeyim.. Bu sebeple, Avukat Mehmet Turan kardeşimiz, kendi üslubuyla, kendine has bir şairdir, yazardır, basınla, yayınla hem hal olan bir dostumuzdur.. Tıpkı bunun gibi, Belediye Başkanımız da, bir şair, bir şiir meraklısı bir dostumuzdur.. Kendisine başarılar diliyorum!..
Son sözler olarak, Ashab-ı Kehf diyarı mensubu tüm şairlerimizi candan selamlıyor, başarılı çalışmalar temenni ediyorum.. Selam ve dua ile..
Şerafettin Özdemir
Facebook Yorum
Yorum Yazın