Ramazan'a Girerken -5-

" Ey inananlar, sizden öncekilere yazıldığı gibi ( günahlardan) korunmanız için sizin üzerinize de oruç yazıldı." ( Bakara sûresi, âyet 183 )

Hamdü sena olsun ki, Salı akşamı, Kur'an ayı Ramazana erişerek, Kur'an'la buluşmuş, onunla yeniden hayat bulmuş, ona daha fazla yoğunlaşmış olacağız!.. Çünkü,

Geçmiş millerde de olduğu gibi, bizim içinde Ramazan ayında oruçlu olmak, oruç tutmak, mazereti olmayan Müslümanların bu ayda, Kur'an'a yönelmeleri, daha fazla içten içe Kur'an'la; haşir neşir olmaları ayıdır.

Hani; malumdur ki, Sıyâm kelimesinin Türkçedeki karşılığı oruç tutmaktır. Arapçada savm ve sıyâm, Türkçemizde de karşılığı oruç kelimesidir.

Savm, yani insanın oruçla, nefsini, nefsi eğilimlerini, yemeyi, içmeyi, cinsel dürtüleri terkedip Allah'a ulaşmak, onun emirlerini daha ziyadesiyle yaşamak demektir.

Yani dini anlamı ise, Allah'ın emirleri ile mükellef bir insanın, tan yeri ağarmasından güneşin batmasına kadar olan zaman içinde yemekten, içmekten ve cinsel ilişkiden, Allah rızası niyetiyle geri durmasıdır ve nefsine hakim olmasıdır.

Demek ki, oruç, sadece bize mahsus bir ibadet değildir. Daha önceleri yaşamış ve geçmiş milletlere de farz kılınmış bir ibadettir.

Çünkü, insanın, nefsini şehvetlerden çekip dizginleyen, ruhaniyetini inceltip tertemiz eden en güzel ibadet oruçtur. Maalesef,

Her hususta olduğu gibi, gerek Yahudiler ve gerekse Hristiyanlar, Allah tarafından emrolunmuş bu güzel ibadeti de, dinin bir çok ahkam ve hükümleri gibi değişikliğe uğratmışlardır.

Yahudiler; orucun günlerini azaltmışlar, Hristiyanlar da şeklini değiştirip onu perhiz şekline sokmuşlar ve gün sayısını çoğaltmışlardır. Bu sebeple, aslına uygun şekli Müslümanlar tarafından icra edilmektedir.

" Ramazan'da şeytanlar bağlanır. Gök kapılarının ( başka bir rivayette cennet kapılarının) açıldığı, cehennemin kapılarının kapatıldığı ay." ( Buhari, Savm).

" Ramazan mü'minlerin ay'ı" vs. ifadeler Allah elçisine atfedilerek yazılıp söyleniyor. İnsan düşünmeli; niye böyle özel, kutsal geceler, günler ve aylar var. Bu özel kutsiliği belirli zaman dilimine has kılmanın maksadı ne olabilir?

İslam'ın İlah'ı, hay diri, her an yaratan ve yarattıklarını gözetleyen; uyku, uyuklama tutmayan, yarattıklarından gaflette olmayan, yorulmayan, her an işiten, her dili bilen, kulunun kendisinden başkasına meyletmesini kıskanan ve bu meyletme devam ettiği sürece asla affetmeyen, kullarına şah damarından daha yakın ila ahir... bir ilah iken, nedir ve nedendir bu belirli geceler, günler, aylar?

Şunu demek istiyorlarsa , " Siz bu kutsal (!) geceler, günler, aylarda O'nu razı edin. Bu günlerin hürmetine O sizi cennetine koyar." Maksat bu ise, Kur'an'ın ilahı'na büyük bir iftiradır bu.

" O, lüzumsuz hiçbir şey var etmez" O'nun indinde Recep ayı, Şevval ayı ne ise, Ramazan ayı da odur. Sadece ramazanda diğer aylardan farklı olarak Müslümana üç şey yasaklanmıştır.

Yasaklanan o üç şey ise şunlardır; günün ağarmasından, kararmasına kadar olan zamanda bilinçli olarak yeme, içme ve cinsi münasebet.

Bunların dışında kalanlar ( yapılması ve yapılmaması emredilenler) ramazanda yasak/sevap ramazan dışında da. Bu, Allah'ın Mü'min kullarına bir imtihanıdır.

Mü'min, hangi saat, gece, gün ve ayda olursa olsun; Rabbi kendisinden ne istemiş ise onu yapandır. O, mededi sadece O'ndan isteyendir. Hiç bir aracıya ihtiyacı yoktur. Rabbiyle arasına girmek isteyen her ne ise " La" süpürgesiyle süpürendir. " ( İktibas, Eylül 2009, M. Celil, sayfa 28 )

Netice olarak;

Müslümanlar olarak bizler, Allah'ın bütün zamanlarını, zaman dilimlerini, günlerini, haftalarını, aylarını ve yıllarını birbirinden ayırmıyor, hepsini, tamamını bir biliyoruz.

Aksi takdirde, kutsal geceler, kutsal olmayan günler şeklinde bir ayırıma gider isek, bu aziz dini Yahudi ve Hristiyanları taklit etmeye taşımış oluruz.

Müslüman insan odur ki, bütün günleri, haftaları, ayları ve yılları bir bilip, birbirinden tefrik etmeden Allah'a kulluk görevinde bulunan insandır.

Yani, Müslüman kişi, Ramazan ayında, nefsine hakim olup, yalan söylemeyecek, fuhuş yapmayacak, gıybet etmeyecek de, sair zamanlarda böylesi günahlara müsaade mi edilmiştir anlayışı, yaklaşımı, bir çirkin anlayıştır, yaklaşım tarzıdır.

Bu tür çirkinliklerin, budalaca anlayışların içerisinde boca olmamalıyız!.. Müslüman; düşünen, tefekkür eden, aklını kullanan insandır.. Bütün zamanlar; Müslümanlar için önemli ve değerlendirilmesi gereken ömür parçalarıdır.. Rabbimiz!.. Ramazan ayımızı hayırlara vesile eylesin.. Selam ve dua ile..

Şerafettin Özdemir