Şerafettin Özdemir

Şerafettin Özdemir

Mail: kursadalperen@live.nl

EMPERYALİZMİN YEŞİL ALANLARI !.. 

     Dünkü tarihlerde, emperyal ülkeler; sürekli İslam ülkeleri topraklarını işgal etmek, halkını esir , din ve imanlarını , minarelerinde ezanlarını, camilerini  kapatıp, halkını perişan, rezil ve rüsvay etmek isterlerdi. 

      Lakin, son zamanlarda görmekte, müşahede etmekteyiz ki, gerek ABD. gerekse Batı emperyal ülkeleri, bu metodlarını bırakmışlar, İslam ülkelerinin bizzat içerisinden ücretli marabalar bularak, öçlerini, intikamlarını almaktalar, gayz ve kinlerini kusmaktadırlar.  Örneğin;

     " Mursi tarafından rütbe atlatılarak yükseltildiği generallik payesine razı olmayıp kendilerine biatlı ' Demokrat Halife' vb. hayalî vaatlerle haçlı siyonistlere kanarak onlara emir eri olmayı geniş karnına sindirebilmiş Sisi firavunu da cürümlerini giderek büyüyen bir tehdit olarak gösterdiği İslam'a karşı laik-batıcı reflekslerle işlemeye devam etmektedir.

     Bütün dünyanın gözleri önünde mazlum halkı üçer beşer infaz eden, haksız yere tutuklatan, akıl almaz işkencelerden geçiren, tiyatro gibi yargılamalarla müebbet hapis ve idam cezalarına çarptıran Mısır firavunu aynı zamanda emrindeki medya organları marifetiyle dizi ve filmleriyle siyonist Yahudi efendilerini munis ( ve hatta siyonizm ilkelerine uygun olarak üstün) göstermenin gayreti içerisine girmiştir. 

     Libya'daki çıban başı, Amerikan vatandaşı, darbeci general H. Hafter... Rafizî Yeni Fars İmparatorluğu (!)nun, Suriye 'Vilayeti'nin dar bir alanının koloni valisi olarak ' Bitkisel de olsa'  hayatta tutmaya çalıştığı kadavra Esed... 

     İslam ümmetin baş belâsı Rafızî İran'ın ' İmamiye gazı, petro- dolarlar, örgütçülük ve devasa silah yardımları ile ifsat ederek ilim ve hilim yurdu Yemen'i onlar vasıtasıyla terör yatağı hâline getirdiği Ensarullah ve başlarındaki Huti... Afganistan, Orta Asya'daki Türk devletleri, Irak, Tunus ve diğerleri..." ( Tevhid,  Ekim 2015,K. Çağlar, sayfa 52)

     Hakikaten, insan düşünmeden edemiyor!.. Ne oldu Batı saldırganlığına?.. Tarihte vuku bulmuş Haçlı sürülerine, Çanakkale harbine, Milli Mücadele yıllarına, Cezayir işgaline, Libya, Trablusgarp ve benzeri saldırganlıklara?.. 

      Yazı başlığından da anlaşılacağı üzere, Batı emperyali, yön, yöntem değiştirerek metod farklılığına gitmiş  oldu. Batılılar, ABD ve diğer güçler, şimdilerde rahat rahat yatmaktadırlar.. " Ne şiş yansın ne kebap" hesabı ve düşüncesiyle hareket edilmektedir.

       Şu ilginç misalde anlatıldığı gibi: Koyun gözlü adam ve Batı'nın yeşil alanı!.. 

     " Kıssadan hisse...  Rivayet olunduğuna göre gözlerini kaybetmiş âmâ bir adama göz nakli yapılmasına karar verilmiş. Nakil yapacak doktorlar hastaya ' Beyefendi, nakil yapabilmemiz için şu anda uygun bağışçı yok. Bu durumda çok uzun süre bekleyebilirsiniiz, haberiniz olsun.

     Fakat farklı alternatiflere de razıyım derseniz, size kısa zamanda göz naklini gerçekleştirebiliriz.' Hasta adam, körlüğün karanlık dünyasından kısa sürede çıkabileceğini ümit ederek 'alternatif' in ne olduğunu sormadan doktorların teklifini kabul eder. 

     Hemen ertesi gün ameliyata alırlar. Bir süre sonra taburcu ederler. Belli aralıklarla kontrole giden hastaya doktorlar: ' Nasılsınız, herhangi bir şikayetiniz var mı?'  diye sorunca adam şöyle bir cevap verir:

     ' Doğrusu ciddi bir şikayetim yok, amma... Mesela evde, bahçede veya sokakta yeşil bir şey oldu mu gözlerim gayri ihtiyari o yeşilliğe takılıp kalıyor.' Meğer doktorların ' alternatif' dedikleri, bir koyunun gözleriymiş!" ( a.g.d.say. 53)

      Batılı emperyallerin, ABD'nin, Siyonistlerin, Rusya'nın, Batı'lıların gözlerine tüm İslam ülkelerinin toprakları yeşil alan olarak gözükmektedir. Kıssa kıssa olmasına rağmen, günümüz dünyasındaki, Irak topraklarını, Suriye yurdunu, Mısır'ı, Yemen'i fevkalade bir şekilde anlatmaktadır. 

     Sonuç olarak;

     Siyonist düşünceye himarlık yapmakta olan İran devleti de öyledir. Sürekli, Sünni Müslümanları, Sünni kesimleri düşman olarak görmekte, bu ülke topraklarına da yeşil yeşil bakmaktadır. 

     Bir kere, Batılı ülkeler niçin Esed zalimine ses çıkarmamaktalar?  Binler, yüzbinler, milyonlar , evlerinden, yurtlarından, vatanlarından edilmişler, özgürlükleri ellerinden alınmış, Rafızi  Beşşar Esed Şam civarına sıkışmış, orada insan katlederek keyif çatmakta, Batılı ülkelerde göbeklerini kaşımaktalar. 

     Oysa, Türkiye devleti, ordusu ile, milleti ile, topraklarının mücadelesini vermelerine rağmen, her taraftan salyalar akıtılarak " İnsan hakları", " İnsan özgürlüğü" vaveylalaları yeri göğü inletmektedir. 

     Suudi Arabia'nın, hac ve umre paraları, petro dolarları ABD'ye uçurulur iken, yeşil yeşil bakmakta olan Batılı ülkeler, emperyal kafalılar " tıs" bile demiyorlar. Çünkü, mes'elenin altında yeşil yeşil bakmakta olan koyun göz bulunmaktadır.  Yenilecek, yutulacak " ham" edilecek topraklar!.. 

     Sisi'ler, Esed'ler, Hafter'ler var olsunlar, bin yaşasınlar!.. Yeter ki, maddeleri, paraları, dolarları Batı kesesine aksın, ABD. bankalarına ulaşmış bulunsun.  Onlara göre, Beşşar Esed, en doğrusunu yapmaktadır. Vatandaşlarını öldürsün ve öldürsün.. Eee öldürsün, kovsun ama, Türk devleti de ahmak, bunu bilemeyecek kadar aptal değildir. Açılsın sınırlar, yürüyün Suriye'liler!.. Selam ve dua ile..

     Şerafettin Özdemir

Facebook Yorum

Yorum Yazın