DÜĞÜNLERİMİZ VE MAGANDA KURŞUNLARI !..

" Yiyiniz, içiniz israf etmeyiniz, şüphesiz Allah israf edenleri sevmez. ( A'raf)

Bu günkü yazımla, düğün alanlarında, gelin gezdirmelerinde meydana gelen, toplumu içten içe çürüten,koflaştıran magandalardan, silah sıkmalardan ve havai fişek patlatmalarından bahsedeceğim..

Bir kere düşünmeliyiz, gecenin tam yarısı bir vakit..Kimi bebelerin, yaşlı kimselerin, çalışan kesimlerin ve hastaların dinlendiği, istirahata çekildikleri bir zamandır.

Ama, gelin görün ki, kendilerini, çalan davulun ritmine kaptırmış, görgüsüz, tahsilsiz, bilgisiz insanlar ellerinde silahlarla, sağa sola yerleştirdikleri havai fişeklerle ortamı velveleye vermekte, yerleşim alanları, evlerin içerleri bile kıyamet kopmuşcasına yerlerinden oynatılmaktadır.

Uyuyan çocuklar ve bebeler yerlerinden fırlayarak zangır zangır titremektedirler!.. Ne oldu acaba?.. Ne olacak, bir kısım bedbaht insancık kendi egosunu tatmin etme adına çıldrmışcasına sağa, sola silah atmakta ve havai fişek patlatmaktadir!..

Hani, Batı ülkelerini sevmezdik!..

Batı ülkeleri, genelde Hristiyan dinine mensup ülkelerdir.. Oralarda da havai fişek patlatılır ama, bizde olduğu gibi zırt pırt düğünde, nişanda, sünnet (!) merasmlerinde olmayıp, sadece milletlerin Milli, dini günlerinde yani, Yılbaşı ve sair günlerde havai fişet atılmakta, insanlarda bunda keyif ve zevk almaktadırlar.

Birinin mutluluğu, toplumun mutsuzluğu olmamalıdır!..

Tabii ki, gençlerimiz evlenecek, yuva kuracak  çoluk ve çocuğa karışacaklardır. Ama, oğlumuz, kızımız evlenecek, dünya evine girecek diye içerisinde birlikte yaşamış olduğumuz toplum huzurunu bozmaya, vatanı; Teksas'a çevirmeye ne hakkımız vardır. Elbette gençler, eğlenecekler gülecekler, şen, şakrak kahkahalar atacaklardır.

Herkesim, kendi aleminde eğlenecek, gülecekle ayrı ayrı halaylar çekecekler, hoplayıp zıplayacaklardır. Ama, bir kısım aptal, zavallı, biçare Baykuşların yapmış olduğu gibi, kadınların arasına dalıp havaya kurşun atmanın, şarjörleri boşaltmanın bir anlamı var mıdır?

Ülke olarak, millet olarak, zor ve güç günler yaşamaktayız. Bir taraftan dövizin acaib yükselmesi, terör örgütlerinin ha bre askere kurşun sıkması bizleri dehşete düşürmektedir. Daha bir kaç önce, bir annenin ve kucaktaki bir bebeğin bile katledilmesi, bizleri akıllandırmayacak mıdır?

Balkonlarda oturamaz durumdayız!..

Bir İslam ülkesi olarak, vatanımızda magandalık sebebiyle SOS vermekteyiz. Hayatında, Kur'an bilmeyen, hadisin semtinden geçmemiş, İslam tarihi ile yakından uzaktan ilişkisi bulunmayan sırtabozlar, ağzı biralı, midesi alkol dolu serseriler ortamı yaşanmaz hale getirmektedirler. Bunların bir gayesi bulunmmaktadır. Vatan sevgisi, din aşkı, Resulullah sevgisinin, Kur'an sevdasının kenarından, köşesinden geçmiş değildirler.

Bunların tek amaçları !..

Yemek, içmek, şeehvetlerini gidermek, sağa sola zarar vermek, benlik, ego, ihtiras ve sonrada sair mahlukat gibi yorulunca da uyumaktır. Hatır, gönül, yardımlaşma, memleket ve millete hzmet nasıl  edlilr bunlardan anlamazlar. Bunların, işleri, güçleri kuru kabadayılıktır. Kabadayılıkları da kadınlara gösteriş ve bilöf yapmaktır.

Kendi evlerinde tüm mahrumiyetleri yaşayan aileleri ve çocukları çok zor ve güç durumdadır. Bu tür önemli şeylere değer vermeyip, çocukları yerlere çalar, hanımlarının kollarını ve kanatlarını acımadan kırarlar.

Teşekkürler emniyet güçlerine!..

Son zamanlarda görüyor ve müşahade ediyoruz ki, emniyet, Jandarma bunları yakın takibe almış, nerede bir hovardlalık yapılmakta hemencecik orada hazır bulunmaktadırlar. Zaten, doğrusu da budur. Sağ olsunlar, var olsunlar!..

Netice olarak;

Millet olarak, bireyler olarak, mes'elenin üzerine üzerine daha ciddi bir şekilde gidilirse, ümid ederiz ki, tüm nahoş haller hitame erecek, kör yola vurulmalar, isimsiz cinayetler olmayacaktır..

Bir kere, yukarı satırlarda da geçtiği üzer Batı ülkelerinden utanmalıyız. İslam adına, Kur'an Müslümanlığı namına İslam'dan, ümmeti Muhammed'den hicap duymalı ve kendi kendimize gelerek, eylemlerimizin farkına varmalıyız.

Yüce Yaratıcı, bizlere, hayrı ve şerri ayırt edecek irade-i cüz'iyye vermiştir. İşte, böylesi bir yeteneği yerinde ve hayırda kullanır isek, amellerimiz, tercihimiz hayri olacaktır.

İnşallah!.. Gecenin bir yarısında havai fişeklerle ortamı mahvı perişan edenler utanmalıdırlar.. Çünkü, kendilerinin ferdi mutlulukları, toplumun aleyhine olmamalıdır.. Kendimize gelmeliyiz. Ne yaptığımızı, nasıl bir amelin içerisinde boca olduğumuzu bilelim..

Rabbim!.. Bizleri Kur'ani emirler istikametinde hareket eden kullarından eylesin.. Selam ve dua ile..

Şerafettin Özdemir