Avrupa Asla medeni değildir.

1750'den sonra İngiltere limanlarından çıkan her üç gemiden biri köle ticareti yapmak için çıkardı.

Afrikada'ki kölelerin hepsi Gambiya'da toplanırdı.

Oradan Avrupa ve Amerika'ya götürülürdü.

1930'lara kadar toplamda 35 Milyondan fazla köle taşınmıştır.

Dikkat buyurun; 1930'a kadar diyorum

Afrika insanı iri yapılı. Onları 1 metre yüksekliği olan daracık ve karanlık odalarda 100 kişi bir odaya koyuyorlar. Gemiler gelene kadar bekletmek için.

(Ayda bir gemi geliyor)

Çocuklara takmak için küçük kelepçeler ve boyunluklar yapıyorlar. Annesi, babasından koparılmış ve zengin ailelerin köleleri olacak olan çocuklar

Duvarda küçük bir pencere ve oradan sebze, meyve atıyorlar. İnsanlar o yiyecekleri kapabilmek için birbirlerini eziyorlardı.

Taşınan köleler Avrupa'da kurulan köle pazarlarında yok pahasına satılıyor.

(İnsan başına bugünün değeriyle 5 ekmek parasına satılıyorlar)

Aileler parçalanıyor,

Kadınlar eşlerinden, çocuklar annelerinden koparılıyor.

Afrikalı toprak sahibi aileler bir bir yok oluyor.

Sonra istilacı, sömürgeci İngilizler, Fransızlar, Portekiz'ler, Belçikalılar o topraklara sahip oluyor.

Çevrede kalan birkaç korkak kabileyi de kendilerine orada işçi yapıyorlar.

Mısır, kauçuk tarlalarında çalıştırıyorlar.

Günlük 100 kilo mısır toplamakla yükümlü ediyorlar o insanları.

90 kilo toplayabildiysen vay haline

Ceza olsun diye ellerini kesiyorlar.

Öyle ki Belçika kralı 2. Leopolt hızını alamayıp askerine ceza verdiği kişilerin, ceza verdiklerini kendisine kanıtlamaları için cinsel organlarını kesip getirmelerini istiyor.

Tabi birde hayvan ticareti var.

Aslan, kaplan, yılan, fil, zebra vs ticareti.

Avrupa insanı sirklerde, hayvanat bahçelerinde yerinden yurdundan koparılmış hayvanları izlemeye koşuyor.

Filler... Binlerce fil sadece dişi için,

Zenginlerin süs eşyası olsun diye, dişleri sökülmek için öldürülüyor.

Afrika'da kalan insanlar ayrı işkence çekerken köle olarak Avrupa'ya satılanlar daha içler acısı bir halde oluyorlar.

Zengin ailelerin hizmetçisi olurlarken her işi yâpmakla yükümlüler.

Evin erkeğinin, oğlunun cinsel ihtiyacını bile karşılamak zorundalar.

Buna karşı çıkanlar efendileri tarafından kafasına tek kurşun sıkılarak öldürülüyordu.

Eğer hamile kalırsa efendisi bebeği düşürmesine zorluyordu onu.

Anlayacağınız bugünün zengin ve bize medeni diye yutturulan Avrupa halkları, Afrika'nın insanını, yer altı, yer üstü zenginliklerini sömürerek bu hale gelmiştir.

Asla medeni değildir.

Bugün biraz aç kalsınlar kutuplar dahil dünyanın verimli olan her köşesine saldıracaklardır.

Zalimdirler.