AHLAT'TAN SÖĞÜT'E KUTLU YÜRÜYÜŞÜMÜZ !..
" Ey iman edenler! Sizden kim dininden dönerse ( bilsin ki) Allah sevdiği ve kendisini seven, mü'minlere karşı alçak gönüllü, kâfirlere onurlu ve zorlu bir toplum getirecektir. Bunlar Allah yolunda cihad ve hiçbir kınayanın kınamasından korkmazlar. Bu, Allah'ın dilediğine verdiği lütfudur. Allah'ın lütfu ve ilmi geniştir." ( Mâide sûresi, âyet 54)
İbni Kesir bu ayeti kerime hakkında şöyle der:
Bunlar kâmil müminlerin sıfatıdır ki, kâmil mümin, kardeşine karşı alçak gönüllü, düşmanına karşı ise izzetlidir. Nitekim Yüce Allah mü'minleri böyle vasıflandırmıştır. Onlar kâfirlere karşı çetin, kendi aralarında merhametlidirler. Mü'minin, mü'min kardeşlerine karşı yumuşak huylu ve alçak gönüllü olması, kâfir ve münafıklara karşı ise onurlu olması Allah'ın onu sevdiğinin alametidir.
Bu mü'minler Allah'ın dinini yüceltmek için cihad ederler ve kendilerini kınayanların kınamasına aldırış etmezler. Çünkü onlar Allah'ın dini hususunda çetindirler.
Zikredilen bu ayeti kerime hakkında, allame ve meşhur müfessir Elmalılı Hamdi Yazır " Hak Dini, Kur'an Dili" ünlü ve meşhur tefsirinde; " İşte o millet Türk milletidir" ifadesinde bulunmuştur. Makamı cennet olsun.
Malumdur ki, tarihimizde Ağustos ayları "ZAFER AYLARIDIR" diye tavsif edilmiştir. Çünkü, Orta Asya bozkırından süzülüp gelen bu millet; Ahlat'ta mola vermiş, hemen akabinde " Malazgirt Destanını" gerçekleştirerek, İslam'ın yüzünü güldürmüştür.
Bir Bayrak rüzgar bekliyordu!..
Bin yıldan bu yana, bu aziz millet çocukları İslam'a hizmet etmek, İslam bayrağını kıta kıta, ülke ülke ilerilere götürmek için neler yapmadı ki!.. Ahlat mezarlığı, Malazgirt meydanı, Söğüt'teki Ertuğrul Gazi'nin makberesi bu tarihi mes'elenin canlı şahididir.
26 Ağustos'la şahlanan Gazi Mustafa Kemal heyecanı halen hızını kesmemiş, aynı bayrak; heyecanla, umutla, aşkla ve şevkle dalgalanmaya devam etmektedir.
Çin seddinde kırk yiğitle göklere yükselmiş, Malazgirt'te elli bin cengaver kendisinden kat kat üstün güce sahip Ehl-i Salip şamatasını mağlup ederek, İstanbul'un kapısının açılması müjdesini vermiştir.
30 Ağustosta;yılma bilmeyen emsalsiz Türk akıncıları İzmir'de " Hedefiniz Akdenizdir! İleri!" komutu ile, 1974 Kıbrıs semasında yeniden görülerek, Afrin olmuş, Çukurca'da kümelenen anarşistin, kan içicinin beyninde patlamıştır!..
Hakurk, Kandil nedir ki?.. Diyarbakır, Van ve Mardin harekatımız Devede bir kulaktır. Çünkü, Türk'ün al- kırmızı Bayrağı yerine paçavralar asılırsa, şehidi şüheda unutulursa, işte, tüm bunlar bu aziz milletin öldüğü, yok olmaya yüz tuttuğu anlar demektir.
Sonuç olarak;
Onun içindir ki, Ağustos gün ve aylarını, bu zaman dilimlerindeki " Kutlu Yürüyüşlerimizi" hiç bir an ve zaman unutmamalıyız. Daima böylesi güç ve heyecan veren günlerden milletçe beslenerek ileriye doğru koşmalıyız!
Koşmalıyız ki, yer yüzünde esir kalmasın!.. Telafer'de, Kerkük'te, Musul'da ve Bağdat'ta insanlar kahru perişan olmasın veya daha doğrusu, herkes özgürce inançlarını yaşasınlar!..
Ağustos yürüyüşlerimize; sahte Mehdiler, Mesihler, inanç sömürücüleri ve Fetö isimli ülkemiz düşmanı projeler engel olmasınlar!..Sahte Mesih'in veya Hasan Sabbahi'ler milletin huzur ve sükununu bozamasın!..
Malazgirt ovasında, Sultan Alpaslan'ın yanı başında heyulalar gibi yürüyen Afşin beyler, Atsız beyler ve benzeri yiğitler yine milletin önünde mihmandarlık yapsınlar!..
Rabbimiz!.. Bu aziz milletin kutlu Ağustos yürüyüşlerini daim ve ilelebed eylesin!.. Selam ve dua ile..
Şerafettin Özdemir
Facebook Yorum
Yorum Yazın