Ahlakı Olmayan Bir Dindarlık Düşünülemez

 " Allah ( size) bir örnek verir; Güvenli ve sakinlerini her açıdan tatmin eden bir belde ( düşünün ki), oranın ihtiyaç duyduğu rızık her yerden oraya akıyor. Buna karşın o ( belde) Allah'ın nimetlerine nankörlük etti. Derken, yaptıkları sebebiyle Allah orayı çepeçevre içine alan açlık ve korku ( belasıyla) kuşattı." ( Nahl sûresi, âyet 112)

    Lafız itibariyle " Allah orayı açlık ve korku elbisesiyle kuşattı". Burada zikredilen elbise mecazi bir kullanım olduğu ve öznesini boydan boya sarıp kuşattığı için böyle denildiği açık. 

      Ahlaki çözülmenin ekonomik ve ona bağlı olarak güvenlik proplemlerini davet edeceğini ifade eden bu evrensel uyarı, hükmünü ilk defa Mekke'de icra etti. Refah içinde yüzen Mekke, Hicretten önce başlayıp yıllarca süren açlık tehdidi ve buna bağlı olarak oluşan gelecek endişesine maruz kaldı. 

     Kuru dindarlık, topluma, düşküne, ezilmişe, ezilene, yoksula, yoksuna, olmayana, yokluk içinde yüzene ulaşamayan bir dindarlık, ahlaki bir dindarlık değildir. 

      Bilhassa, şu Covid 19 belası sebebiyle, inleyen, ağlayan, yokluk çeken kitlelere bakmamak da öyledir. Kimi, işini kaybetmiş, kimi pandemi yüzünden evine kapanmış nice insanımız bulunmaktadır ki, tıpkı bunun gibi, para kurunun sürekli yükselmesi sebebiyle, hayat pahalanmakta, fakirin alım gücü gün geçtikçe gerilemektedir. 

      Piyasa deseniz, ahlaki sorunu yokmuş gibi, ha bre fiatlar üzerinde oynamakta, bu gün bir ihtiyaç malzemesi ikinci gün alınamamaktadır. Öne sürülen, iddia edilen bahane, dolar ve Euro kurunun sürekli yükselme nedeniyle olduğunu ileri sürerler. 

      " 1- Allah'a karşı borçluluk sorumluluğunu tümden inkar eden birini tasavvur edebilir misin?! 2- İşte böyle biridir yetimi itip kakan, , 3- Ve yoksulu doyurmaya gayret etmeyen. 4- İş bu yüzden, olmaz olsun ( böyle) ibadet edenler! 5- Bu gibiler, ibadetin hakiki amacından gafil görünmektedirler. 6- Bunlar öyle kimselerdir ki, ( ibadeti) gösteriye dörnüştürürler. 7- Ama en küçük yardımı bile esirgerler." ( Mâûn sûresi) 

      Bu sureyi celileyi her Müslümanın; hem arapçasını bihakkın okuması, hem de anlamını bilmesi bir zorunluluktur. Zaten, kuru kuru anlamını bilmeden okumak, hayata yansımayan okumalardır.

       Dolayısıyla, dindarlık, namazın kendisi insanı, hasenata götürüyorsa, iyilikler içerisnde  yoğuruyorsa işte o zaman hakiki dindarlık ve salihat olmaktadır.

       Hakkını vererek namaz kılmak , insanı çirkinlik ve her türlü kötülükten, seyyiattan engeller. Lakin, gayesi belirlenmemiş, gerçekleşmemiş bir namaz, oruç, zekat ve hac, dindarı nefsine uymaktan, nefsine esir olmaktan kurtaramaz. 

     Hasılı, Müslüman, sürekli fırsat gözleyen, takip eden, sezen, bilen, araştıran insan olmalıdır. Yoksa, namazları el gördülük kılarak sıvışmak, okuduğumuz Kur'an'ları sadece gösteriş için ölülere postalamak, havale etmek, böylesi bir durum kendi kendisini kandırmak demek olacaktır.

      Netice olarak;

       Ahlakı sorumluluğu olan bir dindarlığa hasret ve muhtacız. Namazın içini dolduran, caminin, cemaatin hakkını veren, dinlemiş ve okumuş olduğu Kur'an'ın emirlerine inkıyad eden olmalıdır Müslüman. 

         Yoksa, namaz dışında, gıybet, dedi kodu, arkadan çekiştirme,yalan, küfür, dini değerlerle istihza, Müslüman kimseyi bir yere taşımayacak, hedefe ulaştırmayacaktır. 

      Maalesef, yukarı satırlarda da, belirtildiği gibi, kötü zaman dilimlerini, pandemi günlerini insanlık olarak ve milletçe yaşamaktayız. Bu zorlu günlerde, hoş görü sahibi, sevecen, sevgi yüklü olmalıyız. 

     Pandemi günleri, sadece milletimizi ilgilendiren, alakadar eden bir sıkıntı değildir. Dünya milletleri, Batı ve Doğu bu riskten müzdarıp, bunalmış ve zaman zamanda can kaybı olmaktadır. 

       Burada  üstümüze düşen görev teenni ile hareket etmek,sabırlı olmak, önerilen tenbihleri yerine getirmek, temizlik, maske, hijyen kurallarına uymaktır. Şayet birinde risk bulunuyor ise, o kimsenin kendisini kontrol altında bulundurması hem insani, hemde dini bir vecibedir.  

      Rabbimiz!.. ahlak sahibi dindarlığı toplumdan eksik eylemesin!.. Amin!.. Selam ve dua ile..

     Şerafettin Özdemir