Sınavsız İlitam Ne Kadar Faydalı?
MEDYAİlahiyat önlisans öğrencilerine lisans tamamlama olanağı tanıyan İlitam, son günlerde Diyanet personeli arasında çok konuşulan konuların başında gelmekte. Diyanet-Sen tarafından öne sürülen ve gerçekleştiğine kesin gözüyle bakılan “Sınavsız İlitam” nasıl faydalar sağlıyor?..
DiniHaberler.com.tr: Musa KARAGÖZ'ün Haberi
Son günlerde Diyanet personeli arasında çok konuşulan ve Diyanet-Sen'in sürekli üzerinde durduğu “Sınavsız İlitam” konusu derinlemesine işlemeye çalışacağız. İlitam okumak din görevlileri için ne kadar fayda sağlıyor? “Sınavsız İlitam” sistemine geçilirse bunun faydası mı çok, zararı mı çok olur? şeklindeki sorular akla gelmektedir. Peki bu sorulara bilgimiz dahilinde dilimizin döndüğünce cevap vermeye çalışalım.
“Sınavsız İlitam” ile ilgili Diyanet-Sen tarafından öne sürülen çalışmanın başarıya ulaşabileceğini veya ulaşamayacağını şimdiden bilmek mümkün değildir. Ancak bildiğimiz bir şey var ki; Diyanet-Sen tarafından dile getirilen “Sınavsız İlitam” konusunun başarıya ulaşamaması sendikaya epeyçe zora sokacaktır. Din görevlilerinin geneli tarafından bu hususta ciddi bir beklenti oluştu. Aksi bir durum olması halinde gelecek karşı tepki çok büyük olacaktır.
“SINAVSIZ İLİTAM” FAYDALI MI?
“Beleşten okul mezunu olmak canlı maç izle istiyorsunuz. Çalışın ve hakkınızla kazanarak mezun olun” gibi sözler, “Sınavsız İlitam” beklentisinde olanlara yöneltilen eleştirilerin başında gelmektedir. Son günlerde Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde görev yapanlar ile ilgili olarak bu tarz eleştirileri sık sık duymaktayız. Bu eleştirilerin nedenlerine baktığımızda; Fahri ve Vekillerin kadro istemesinden Diyanet'te görev yapanların “Sınavsız İlitam” okumak istemelerine varıncaya kadar bazı sebepleri sayabiliriz. Peki gerçekten Diyanet personeli bu eleştirileri hak ediyor mu? Bu soruya cevap vermek bizim için zor. Konuya nereden baktığınıza bağlı.
Kurum dışından olaya bakanlar Diyanet personelini bu hususta haksız görseler de, kurum içindekiler bunun tam aksini düşünüyor. Bazı din görevlileri tarafından dile getirilen; “İlitam'a girişlerde DGS şartı olmasa bizim için daha iyi olacak. Sonuçta okula başlayınca ödenen ücretin yanmaması için isteyerek veya istemeyerek kitap okumak zorunda kalacağız, bu da bizleri araştırmaya ve okumaya sevk edecektir. DGS'de sorulan soruların bizimle uzaktan veya yakından bir ilgisi yok. Bu nedenle “Sınavsız İlitam” bir an önce hayata geçirilmeli”
“Sınavsız İlitam” belentisinde olanların konuya bakışı bu yönde olsa da, karşıt görüşte olanların bakış açısı ise şöyle; “İlitam'a geçen kişi kitaplarla haşır neşir olur şeklinde iddia tamamen asılsızdır. Çünkü “Sınavsız İlitam” bekleyenlere şu soruyu sormak lazım; önlisans okurken ne kadar kitaplarla haşır neşir oldunuz. Çıkmış soruları çözerek öyle veya böyle okul bitirdiniz. Şimdi İlitam'a geçersek ders çalışırız, kendimizi geliştiririz şeklindeki sözler çok ta inandırıcı değil. Ayrıca DGS sorularının sizin alanınızla alakalı olmamasına gelince; iki yıllık hukuk okuyan bir kişi de bu soruları çözerek 4 yıllık bir bölüme geçiş yapıyor. Peki bu sorular hukuk okuyanların alanı ile ilgili mi?”
ÖZETİN ÖZETİ: “Sınavsız İlitam” bazılarına göre faydalı görünse de, kaliteyi düşüreceğini düşünenlar tarafından zararlı görülmektedir. Bütün din görevlilerinin lisans mezunu olmasını herkes ister. Ancak azim ve gayret noktasında topluma örnek olan din görevlilerinin bu sınavları kolaylıkla aşacaklarına inanıyoruz. İlahiyatı örgün okuyarak yıllarını buralarda geçiren ve ciddi bir çalışmanın ardından mezun olan kardeşlerimizle aynı haklardan istifade etmek istiyorsak, biraz gayret etmeli ve hakkımızla diploma sahibi olmalıyız. Allah (c.c.) hakkımızda hayırlı olanı bizlere nasip eylesin.. (Âmin) Kaynak: Mihrap Haber
İlginizi Çekebilir
Sokak röportajı saçmalığına ne zaman son verilecek?
Irkçılar, sokak röportajı sırasında başında üşüştükleri Suriyeli çocuklara küfretti ve saldırı girişiminde bulundu.
Tesettürden vazgeçme
Genç Dergisi medyanın görmezden geldiği mütesettir kadınların hikayesini okuyucularına aktarıyor.
Metaverse “intibak” sağlanabilecek bir ortam mıdır?
Manisa İl Müftülüğü “metaverse” konusunda aceleci sonuçlara varmış!
Türkiye'yi ayağa kaldıracak gelişme! Hepsi işin içindeymiş
Sabah gazetesi yazarı Dilek Güngör, TL'ye erişmekte zorlanan Londralı bankaların, Türkiye'de iş yapan bazı şirketleri paravan olarak kullandığını, Türk şirketlerin buradan TL krediyi çekip, Londra'daki bankaya taşıdıklarını ya da dolar hesaplarını TL'ye çevirtip, Londra'da mevduat hesabı açtıklarını hatırlattı. "Londra'da bire 10 faizi alan bizim şirketler bu alışverişten memnundu. Fakat Londra'ya ulaştırdıkları TL'ler sonra Türkiye'de spekülatif işlemlerde kullanılıyordu" diyen Güngör, "Yine mi Brütüsler!" başlıklı yazısında, "Son dönemde bizim Brütüs'lerin (yine aynı isimler) o çetelere her an kullanacakları TL'yi park etmeye başladığını duyuyorum. Hem de öyle az buz rakamlar değil… Şirketler arasında Türkiye'nin dev holdinglerini mi ararsınız, gıdacılarını mı, limancılarını mı, inşaatçılarını mı… Büyükler 500'er milyon TL'nin üzerinde parayı göndermişler. Biraz daha küçükler 250'şer milyon TL" ifadelerini kullandı.
Yazarlarımızdan Abdullatif Acar'ın Yeni Kitabı Çıktı
Huzur ve saadete ulaşmak her insanın en öncelikli hedeflerindendir. Ancak her nedense bunu hep yanlış yerlerde arıyoruz. Nefsimizin doyumsuz arzuları, şeytanın telkinleri, heva ve hevesimiz bizi yanıltıyor. Anlık düşünüyor ve karar veriyoruz.
Robert Kolej’den Boğaziçi’ne .... -II
Boğaziçi tartışmalarından yola çıkılarak kültürel iktidarın serencamını görmek mümkün…