Niçin AK Parti’ye oy vermeli?
MEDYAYeni Şafak Gazetesi yazarı Hayrettin Karaman, 'Niçin AK Parti’ye oy vermeli' başlıklı bir yazı kaleme alarak Ak Parti'ye açık destek verdi:
İlahiyatçı Prof. Dr. Hayrettin Karaman, Yeni Şafak Gazetesindeki bugünkü köşesinde 1 kasımda Ak Parti'ye niye destek verilmesi gerektiği yönündeki görüşlerini 'Niçin AK Parti’ye oy vermeli' başlığı altında sıraladı.
Karaman'ın sıraladığı gerekçeler şöyleydi:
Niçin AK Parti’ye oy vermeli
Kur'an, ezan, cami, İmam Hatip, hac, tesettür (dine uygun örtünme), dindarlığın yaygınlaşmasına, ülkemizin tam bağımsızlığına ve kalkınmasına, eşsiz medeniyetimizi ihya ve inşaya karşı ve bunlardan rahatsız olan Türkiyeliler bu partiye de karşı ve muhalif oldukları için.
Başörtü zulmüne, üniversiteye girişte İmam Hatip mezunlarına uygulanan puan ve katsayı haksızlığına, sekiz yıllık kesintisiz eğitim kumpasına son verdiği için.
Dün başını örten hanımefendiyi Meclis'ten kovanlara karşı devletin bütün kurum ve kuruluşlarını, örten ve örtmeyene eşit olarak açtığı için.
Milyonlarca çocuğumuza dinini, kutsal kitabını ve sevgili peygamberini öğrenme imkanı veren seçmeli dersleri koyduğu için.
Ülkemizin en seçkin yerlerinde yükselen minareleri teşvik ettiği, özellikle Çamlıca'da ve Ak Saray'da yaptırdığı camiler için.
Kurucu lideri “Dünya beşten büyüktür” diyerek zalimlere ders verdiği için.
Zalim İsrail'in devlet başkanına Davos'ta, dünyanın gözü önünde “siz zalim ve katilsiniz” diyebildiği için.
Dünyanın neresinde zalim varsa onlara karşı, nerede mazlum varsa onların yanında durduğu için. Yalnız Türkiye'nin değil, İslam dünyasının ümidi haline geldiği için.
Partinin mevcut başkanı da aynı davayı benimseyen, emek veren ve dünyanın önünde başarı ile temsil eden bir kâmil kişi olduğu için.
Zengin ama cimri ve vicdansız ülkeler birkaç bin mülteciyi kabul edebilmek için kırk dereden su taşırken iki milyondan fazla mülteciyi yıllardır barındırdığı için.
IMF'ye borcumuzu ödeyip üzerimizden alçaltıcı bir kamburu attıktan sonra “isterseniz siz borç verebiliriz” diyebilecek bir ülke ekonomisini yönettiği için.
Yetmezse de önemli ölçüde yoksulların ve dar gelirlilerin dertlerine derman olmaya çalıştığı için.
Sağlık alanında yaptığı reformlarla insanımızı hastane kapılarında perişan ve bazen rehin olmaktan kurtardığı için.
Hava, kara ve deniz ulaşımında rüyaları gerçek yaptığı için.
Uluslararası ilişkilerde ülkeyi kukla olmaktan çıkarıp “masada ben de varım” diyen aktör haline getirdiği için.
Yıllardır hem servetimizi heba eden hem de canımızı alan terör belasını kökten çözmek için Barış ve Kardeşlik Projesi'ni devreye soktuğu, Kürt halkı bakımından projeye devam etmekle beraber ihanet edenleri etkisiz hale getirmek için ne gerekiyorsa onu yaptığı için.
İnsan hak ve özgürlüklerine dayalı demokrasiyi ikmal etmek üzere önemli reformlara imza attığı için.
Muhalefetin ipe un sermesine rağmen demokratik bir anayasa sevdasından vazgeçmediği ve millet imkan verdiği takdirde bunu bir namus meselesi gibi telakki ederek gerçekleştirmeyi vaadettiği için.
Bu dava mevcut parti yönetimince titizlikle korunduğu ve …
Daha neler ve nelerden dolayı AK Parti'ye oy verilmelidir.
Peki hiç mi günahı ve kusuru yok?
Beşer olur da günahı, kusuru olmaz mı!
Bizim vazifemiz bunlara göz yummamak, asgariye indirmek için gayret etmek, ama bir kısım günahkârların istismarına da pabuç bırakmamak, onların kötü emellerine destek vermemektir.
İlginizi Çekebilir
Sokak röportajı saçmalığına ne zaman son verilecek?
Irkçılar, sokak röportajı sırasında başında üşüştükleri Suriyeli çocuklara küfretti ve saldırı girişiminde bulundu.
Tesettürden vazgeçme
Genç Dergisi medyanın görmezden geldiği mütesettir kadınların hikayesini okuyucularına aktarıyor.
Metaverse “intibak” sağlanabilecek bir ortam mıdır?
Manisa İl Müftülüğü “metaverse” konusunda aceleci sonuçlara varmış!
Türkiye'yi ayağa kaldıracak gelişme! Hepsi işin içindeymiş
Sabah gazetesi yazarı Dilek Güngör, TL'ye erişmekte zorlanan Londralı bankaların, Türkiye'de iş yapan bazı şirketleri paravan olarak kullandığını, Türk şirketlerin buradan TL krediyi çekip, Londra'daki bankaya taşıdıklarını ya da dolar hesaplarını TL'ye çevirtip, Londra'da mevduat hesabı açtıklarını hatırlattı. "Londra'da bire 10 faizi alan bizim şirketler bu alışverişten memnundu. Fakat Londra'ya ulaştırdıkları TL'ler sonra Türkiye'de spekülatif işlemlerde kullanılıyordu" diyen Güngör, "Yine mi Brütüsler!" başlıklı yazısında, "Son dönemde bizim Brütüs'lerin (yine aynı isimler) o çetelere her an kullanacakları TL'yi park etmeye başladığını duyuyorum. Hem de öyle az buz rakamlar değil… Şirketler arasında Türkiye'nin dev holdinglerini mi ararsınız, gıdacılarını mı, limancılarını mı, inşaatçılarını mı… Büyükler 500'er milyon TL'nin üzerinde parayı göndermişler. Biraz daha küçükler 250'şer milyon TL" ifadelerini kullandı.
Yazarlarımızdan Abdullatif Acar'ın Yeni Kitabı Çıktı
Huzur ve saadete ulaşmak her insanın en öncelikli hedeflerindendir. Ancak her nedense bunu hep yanlış yerlerde arıyoruz. Nefsimizin doyumsuz arzuları, şeytanın telkinleri, heva ve hevesimiz bizi yanıltıyor. Anlık düşünüyor ve karar veriyoruz.
Robert Kolej’den Boğaziçi’ne .... -II
Boğaziçi tartışmalarından yola çıkılarak kültürel iktidarın serencamını görmek mümkün…