
14 Yılda 40 Bin kişi canına kıydı
MEDYATÜİK verileri korkunç gerçeği yüzümüze vurdu. Geçim zorluğu ve bozulan aile yapısının getirdiği sıkıntılar her yıl binlerce insanımızı intihara sürüklüyor.
DiniHaberler.com.tr: Muhammet ERDOĞAN
Dünyada her yıl ortalama 1 milyondan fazla insan intihar sonucu hayatını kaybederken Türkiye’de de her sene binlerce kişi intihar ederek yaşamına son veriyor.
39 BİN 550 KİŞİ
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, ülkemizde intihar eden kişi sayısında artış yaşanırken toplamda ise büyük rakamlara ulaşıyor. Söz konusu istatistiklere göre, 2001 ile 2014 yılları arasında geçen 14 yılda toplam 39 bin 550 kişi intihar sonucu hayatına son verdi.
GEÇİM ZORLUĞU
Hemen hemen her yaşta insanın intihara teşebbüs ettiği veriler de ortaya konulurken en çok erkeklerin intihar ettiği belirtildi. İnsanların intihara yönelme sebepleri ise şöyle sıralandı: “Hastalık, aile geçimsizliği, geçim zorluğu, ticari başarısızlık, hissi ilişki ve istediği ile evlenememe, öğrenim başarısızlığı, diğer, bilinmeyen.”
NASIL ETMİŞLER?
TÜİK intihar edenlerin hangi yönteme başvurduğunu da açıkladı. Bu yöntemler “Asarak, kimyevi madde kullanarak, yüksekten atlayarak, suya atlayarak, ateşli silahla, kendini yakarak, kesici bir alet kullanarak, doğalgaz ve tüpgaz kullanarak, bir araç altına atlayarak ve diğerleri” şeklinde kategorize edildi.
‘DEİZM YÜKSELİYOR’
Hitit Üniversitesi Öğretim Üyesi İslam Felsefecisi Prof. Dr. Mevlüt Uyanık, “Şu anda deizm müthiş bir şekilde Türkiye’de yükselmeye başladı. Yani bizim temel değerlerimize bağlı olan çocuklar dindar nesil kavramı güncellenmeye çalışılıyor ama paradoksal bir şekilde dini değerlerden uzaklaşılıyor.
Herkes bundan müşteki ve bir anlam arayışı içinde. Ateizm değilse bile Türkiye’de deizm eş zamanlı olarak yani imar bir Tanrı, evrene müdahale etmeyen bir Tanrı tasavvuru yükselmeye başladı. Şu anda müminler için en büyük sorun kötülük sorunudur biliyorsunuz. Onu çözemiyor. Çözemediği için çocuk bir anlamsızlık içinde kalıyor” dedi.
Son olarak Uyanık, “Tıpçılar intihara öz kıyım diyorlar. İntihar deyince sanki üçüncü nesneler için konuşuluyor. İnsanın kendi canına kıyması yani öz kıyım oldukça çoğalmaya başladı. Bizim, tıpçıların, sosyologların, psikologların bu konuyu ortak bir şekilde konuşması gerekiyor” diye konuştu. Kaynak: Gazete Vahdet
İlginizi Çekebilir
Sokak röportajı saçmalığına ne zaman son verilecek?
Irkçılar, sokak röportajı sırasında başında üşüştükleri Suriyeli çocuklara küfretti ve saldırı girişiminde bulundu.
Tesettürden vazgeçme
Genç Dergisi medyanın görmezden geldiği mütesettir kadınların hikayesini okuyucularına aktarıyor.
Metaverse “intibak” sağlanabilecek bir ortam mıdır?
Manisa İl Müftülüğü “metaverse” konusunda aceleci sonuçlara varmış!
Türkiye'yi ayağa kaldıracak gelişme! Hepsi işin içindeymiş
Sabah gazetesi yazarı Dilek Güngör, TL'ye erişmekte zorlanan Londralı bankaların, Türkiye'de iş yapan bazı şirketleri paravan olarak kullandığını, Türk şirketlerin buradan TL krediyi çekip, Londra'daki bankaya taşıdıklarını ya da dolar hesaplarını TL'ye çevirtip, Londra'da mevduat hesabı açtıklarını hatırlattı. "Londra'da bire 10 faizi alan bizim şirketler bu alışverişten memnundu. Fakat Londra'ya ulaştırdıkları TL'ler sonra Türkiye'de spekülatif işlemlerde kullanılıyordu" diyen Güngör, "Yine mi Brütüsler!" başlıklı yazısında, "Son dönemde bizim Brütüs'lerin (yine aynı isimler) o çetelere her an kullanacakları TL'yi park etmeye başladığını duyuyorum. Hem de öyle az buz rakamlar değil… Şirketler arasında Türkiye'nin dev holdinglerini mi ararsınız, gıdacılarını mı, limancılarını mı, inşaatçılarını mı… Büyükler 500'er milyon TL'nin üzerinde parayı göndermişler. Biraz daha küçükler 250'şer milyon TL" ifadelerini kullandı.
Yazarlarımızdan Abdullatif Acar'ın Yeni Kitabı Çıktı
Huzur ve saadete ulaşmak her insanın en öncelikli hedeflerindendir. Ancak her nedense bunu hep yanlış yerlerde arıyoruz. Nefsimizin doyumsuz arzuları, şeytanın telkinleri, heva ve hevesimiz bizi yanıltıyor. Anlık düşünüyor ve karar veriyoruz.
Robert Kolej’den Boğaziçi’ne .... -II
Boğaziçi tartışmalarından yola çıkılarak kültürel iktidarın serencamını görmek mümkün…