Yeni halife nasıl seçildi?
GÜNCELAbdülmecit Efendi Meclis tarafından halife seçildi
TBMM Son Halifeyi Nasıl Seçti?
İslam tarihinde hilafet kurumu Hz Peygamber (sav) vefatı ile 632 tarihinde Hz. Ebubekir’in halife seçilmesi ile başlamıştır. Moğolların Bağdat’ı ele geçirip İslam devletine son vermesi ile halifeler Mısır’da Memluk Devleti içerisinde siyasi yetkiden yoksun sembolik olarak görevine devam etmişlerdi. Halifeliğin temsilcisi 1517 yılından itibaren Yavuz Sultan Selim’in Mısır’ı ele geçirmesi ile Osmanlı Devleti hükümdarları olmuşlardır.
Kurtuluş Savaşı sonunda siyasi iradeye tam manasıyla hükmedecek olan TBMM saltanatın yanında halifeliğinde geleceğinin belirleyicisi olacaktı. Bu konuda kararını veren TBMM 1 Kasım 1922’de saltanatı kaldırmış ama halifelik makamına dokunmamıştı. Halifelik açısından durum değerlendirilmesi yapılacak olursa halifenin siyasi yetkisi elinden alınmıştı. Saltanatı kaldıran TBMM halifenin durumunu da tartışmış ve halife konusunun da TBMM’nin iradesi ile belirlenmesi gerektiği üzerinde durulmuştu. Hatta Kazım Karabekir’in halife adayı Abdülmecit Efendi’ydi. Mustafa kemal ise halifeliğin Vahdettin’de kalmasından yana olmuştu.
Bu tartışmalar sürerken saltanatın kaldırılması ile saltanat yetkisi elinden alınmış olan Vahdettin’in 17 Kasım 1922’de Türkiye’yi terk etmesi halifelik konusuna yeni bir boyut kazandırdı. TBMM hükümeti Diyanet işlerinden sorumlu bakanı Mehmet Vehbi Efendi 18 Kasım 1922’deVahdettin’in gidişinin arkasından halifeliğin geçersiz hale geldiğini, boş kalan halifelik makamı için yeni bir halife seçimin yapılması gerektiğine dair fetva yayınladı. Olayların akışı incelendiğinde görülüyor ki TBMM bu konuda olağanüstü bir hızla hareket etmiş. Anlaşılan TBMM tartışma ve kargaşaya mahal vermek istemiyor bu çok hassas konuda insiyatifini hemen kullanıyordu. TBMM’ye verilen bir önerge ile Vahdettin’in halifeliği düşürüldü. (18 Kasım 1922) TBMM hükümeti aynı hızlılıkta davranarak aynı gün halife seçimini gündeme aldı. Hemen adaylar tespit edildi ve oylamaya geçildi.
Toplam 162 oy kullanıldığı oylama sonuçları şu şekildeydi:
- Abdülmecit Efendi: 148 oy
- Şehzade Abdürrahim (II.Abdülhamit’in oğlu): 2 oy
- Şehzade Selim (II.Abdülhamit’in oğlu): 3 oy
- Çekimser: 9 oy
Yapılan oylama sonunda Abdülmecit Efendi halife seçildi. Bu olayı ilginç yapan diğer bir konu ise Hz Ali’den sonra ilk kez İslam tarihinde yine bir halifenin seçimle belirlenmesiydi. Abdülmecit Efendiye halife seçildiği hemen bildirildi. Fakat Mustafa Kemal TBMM tarafından seçilen halifenin yetkilerinin ve davranışlarının kontrollerinde olmasını istiyordu. Aynı gün Refet Bey uyması gereken kuralları ve yetkilerinin sınırlarını Abdülmecit Efendi’ye iletti. Halifenin uyması gereken kurallar şunlardı.
*Abdülmecit Efendi yalnızca Halife-i Müslimin unvanını kullanacak ve herhangi bir eklemede bulunmayacaktı.
*İslam dünyası için hazırlayacağı bildiri de TBMM ve hükümetinin Türkiye halkı ve İslam dünyası için en hayırlı sistem olduğundan bahsedecekti (1)
Ayrıca yetkilerinin sınırları Abdülmecit Efendi’ye bildirilmiş ve bu konuda uyarılmıştı.
Abdülmecit Efendi bu duruma itiraz etti ve kabullenmek istemedi. Refet Bey’e Halife-i Müslimin sanının yanında Yavuz Sultan Selim’den beri atalarının kullandığı Hadımü’l Haremeynü’s Şerifeyn sanını da kullanmak istediğini bildirdi. Ayrıca Cuma selamlıklarında hil’at giymek ve Fatih Sultan Mehmed’in kine benzer bir sarık takınmak istediğini söyledi. Fakat Mustafa Kemal’in onun bu isteklerini kabul edilemez buldu ve sadece redingot giyebileceğini askeri üniformanın ise söz konusu bile olamayacağını belirtti. (2)
TBMM yeni halifenin seçilmesi dolayısı ile yapılacak tören için bir kutlama heyeti seçti. Heyetin görevi kutlama ve kutsal emanetlerin teslimi idi. Bu tören esnasında bir ilk daha yaşandı. Fatih Camii avlusunda yapılan törende Ankara’dan giden 19 kişilik heyetin içerisinde yer alan Kırşehir mebusu Müfid Efendi ilk Türkçe hutbeyi okudu.
Abdülmecit Efendi bu görevde bir yılı aşkın bir süre kalabildi. Çünkü halifelik makamı yeni rejim için bir tehdit, yapılacak inkılaplar için ise engel olarak görülüyordu. Bu yüzden her hareketi kontrol altında tutuluyor ve üzerinde geniş değerlendirmeler yapılıyordu.
Kaynak
1)Yeni Belgelerin Işığında Halifeliğin Kaldırılması Ve Hanedan Üyelerinin Yurtdışına Çıkarılması-Doç.Dr.Oğuz Aytepe- dergiler.ankara.edu.tr/dergiler/45/816/10344.pdf
2)Türkçe Ezan -Asist. Dr. Seçil Akgün- dergiler.ankara.edu.tr/dergiler/18/20/51.pdf
İsmail Çal/Dünya bülteni/Tarih Servisi
İlginizi Çekebilir
Türkiye'nin ünlü cemaati vatandaşın malına çökmeye başladı, Yetmedi ölümle tehdit ettiler
Türkiye'nin ünlü cemaati vatandaşın malına çökmeye başladı. Duruma itiraz eden vatandaş bu kez ölümle tehdit edilmeye başlandı.
Emeklilere tek seferliğine 27 bin lira verecekler
Diyanet'in caiz olmadığına yönelik fetva verdiği emekli promosyonlarıyla ilgili önemli bir gelişme yaşandı.
Solak medya yine çuvalladı! ‘Fetva’ manipülasyonu ellerinde patladı
Başını CHP yandaşlarının çektiği solak medyanın organize bir biçimde Diyanet İşleri Başkanlığını hedef alarak yıllar önce yayınlanan Fetva üzerinden alçak bir manipülasyona imza attı. CHP yandaşı medyanın söz konusu iddiası Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM) tarafından yalanlandı.
Ramazan Bayramı yarın başlıyor
Müslümanlar için büyük öneme sahip Ramazan Bayramı, yarın başlayacak.
Zorlu Holding CEO'su Köksal görevinden istifa etti
Ramazan tebriğinden rahatsız olan ve büyük tepki çeken Zorlu Holding CEO'su Bekir Cem Köksal'ın görevinden istifa ettiği öğrenildi.
Cem Köksal gözaltına alındı
Ramazan tebriğinden rahatsız olan Zorlu Holding CEO'su Cem Köksal hakkında soruşturma başlatılmıştı. Köksal'ın gözaltına alındığı bildirildi.