Adnan Zeki Bıyık

Adnan Zeki Bıyık

Mail: dokuzsekiz16@hotmail.com

Tasavvuf mekteb-i edeptir

Sözlükte “yün giymek, saf olmak” anlamına gelir. Tasavvufun pek çok tanımı yapılmıştır. Bunlardan bazıları şunlardır: “Kötü huyları terk edip güzel huylar edinmektir”, “Hakk ile birlikte ve O’nun huzurunda olma halidir”, “tasavvuf, baştan başa edebtir”, “nefisten fani, Hak ile baki olmaktır”, “Hakk’ın seni sende öldürmesi ve kendisiyle diriltmesidir”, “temiz bir kalp, pak bir gönül sahibi olmaktır”, “herkesin yükünü çekmek, kimseye yük olmamaktır”, “kimseden incinmemek, kimseyi incitmemektir.”

Tasavvufu her sufi içinde bulunduğu hale göre tanımlamıştır. Tasavvufu kısaca şöyle tanımlamak mümkündür: “Kişiye Allah’ı görürmüşcesine ibadet etme hazzına erişmesinin yolunu gösteren ilim.” Tasaavvufu bir hayat tarzı olarak benimseyen kimselere de sufi veya mutasavvıf denir

------------------------------------------------

Türkiyedeki veya bazı yerlerdeki yanlış uygulamalar sebebiyle tasavvufa tümden karşı olmak büyük hatadır....İnsanı şirke sokabilecek cümleleri serdetmek çok tehlikelidir....Bir sufi tevhid akidesine zarar verecek tarzda konuşuyorsa bu büyük bir günahtır...Esasında zamanımızda karşılaştığımız birçok yanlış konuşmalar veya uygulamalar Kurani kültüre ve sahih sünnet tetebbuatına malik olunmamasından mütevelliddir...

Büyük sufilerden Cüneyd-i Bağdadi yine kendisi gibi önemli bir sufi olan dayısı Seri es Sakati 'ye önce tasavvuf mu şeriat mı yani Kuran sünnet ve fıkıh müktesebatı mı diye sual etmiş....Seri es Sakati "Evlat önce şeriatı iyi bil sonra tasavvufa intisab eyle demiştir.....Hal böyle olunca sağlam bir İslami kültüre malik olanlardan tevhid inancına zarar veren izahatlar duyamazsınız....Birçok alim tasavvufi hayata geçmmişlerdir...Bunun en büyük sebebi nefis terbiyesidir...

Zahidâne bir hayat geçirme isteğidir.....Kişi tasavvufi bir hayata girmeden de İslamiyeti yaşayabilir...Tasavvuf olmazsa olmaz değildir, ama şeriat olmazsa olmazdır. Şeriat da Kurandır ve Onun açıklması ve hayatta uygulması olan Aziz Peygamberimizin yaşantısı olan sahih sünnettir...Ve ulemanın Kurana ve sünnete ve akla muvafık ictihadlarıdır....

Hulasâ: Tasavvuf şirk değildir. Şirk ama tasavvuf bünyesinde ama başka oluşumların bünyesinde tevhide aykırı sözlerin söylenmesidir veya uygulanmasıdır...Bu tip tevhide aykırı girişimler veya söylemler bir cemaatte veya bir tarikatte veya bir parti bünyesindeki şahıslardan sadır olmuşsa o cürüm söylemde bulunan şahsa aittir ve onun cürmüdür veya şirkidir....

Tevhide mugayir bir söylem faraza tarikat mensubu birinden sadır olduğunda tüm tarikat mensupları müşriktir demek nasıl yanlışsa bir parti içinden cahilin birinin gafilce veya bilinçli olarak şirkane bir söz serdetmesi tüm parti mensupları müşriktir veya bu parti şirk partisi veya cemaatidir demek de o kadar yanlıştır....

Adnan Zeki Bıyık

Facebook Yorum

Yorum Yazın