Şerafettin Özdemir

Şerafettin Özdemir

Mail: kursadalperen@live.nl

MİLLET OLARAK, 28 ŞUBATI UNUTAMAYIZ!.. 

     Ne hazindir ki, 28 Şubat müsebbipleri bir ilim adamı, bir araştırman, bir bilgin, bir müfessir olmayıp tamamen omuzlarındaki üniformayı yanlış yolda kullanmış insanlar demek lazımdır. 

      Bu yanlış kullanış neticesinde, ülkemizde, binlerce genç okulundan kovulmuş, ikna odaları tertip edilerek baskıya, zora, zorluğa, manevi işkenceye maruz kalmışlardır. 

     Bu usulsüzlüğü organize eden kimseler, sadece işgal etmiş bulundukları makamı kötüye kullanarak, milletin din, iman, yaşayış haline müdahale ederek, kendi kafalarındakei diktayı, baskıyı yaşatmaya çalışmışlardır. 

      Söz konusu üniformalı bu zatların sayısı bir yekün teşkil etmiyordu. Bunlar, görev ve yetkilerininin dışına taşmışlar, aziz milletin dinine, imanına, düşüncesine, kanaatlerine saldırmayı, mütecaviz halde bu kitleleri sindirmeyi görev bilmişlerdir. 

     Daha doğrusu, bu kimseler, milletimizin kendi has düşüncelerine, inançlarına meydan okuyarak, zorluyarak, zora sokarak kafalarındaki illeti, iğrenç düşünceleri tatbik safhasına koymaya çalışmışlardır. 

     Halbu ki, ordu mensuplarının işi, cephede, sınırda düüşmana karşı vatanı korumak, sınırı beklemekti. Çünkü, Atatürk, bunu yapmıştır, bunun böyle yapılmasını emretmiştir. 

     Onun içindir ki, 28 Şubattan kalanlar, günümüz dünyasında mağduriyeti yaşamaktalar, yaptıklarına umarım pişman olmaktadırlar.  Bunların sayıları " Kel Aynak" misali kalmış insanlardır. 

     Bunların insan içine çıkmaları, insanların yüzlerine doya doya bakmaları ayıbın ayıbı, çirkinliğin çirkinliğidir. Bu zavallılar, işlerini, güçlerini bırakmışlar, örtü ile, baş örtüsü ise zaman kaybetmişlerdir. 

      Ankara-Sincan sokaklarında Tankların yürümeleri, millete göz dağı vermekten, " yine darbe yaparız" demekten başka bir şey değildi. Utanmak lazım bu tür yapılan handikaptan, tehditten ve millete yapılan eziyetten!..

      Netice olarak;

      İlim yuvalarının kapısında bekleyen sözde ilim adamları, maalesef, gençliğe, çocuklarımıza, ilim yerine, matematik yerine, müsbet ilimler yerine, Allah öğretme yerine, baş örtüsü düşmanlığı yapmışlar, gençliği, neslimizi, okuldan, diplomadan, mezun olmaktan mağdur etmişlerdir.

     Koca koca okul yöneticileri, proflar, doçentler ellerindeki malzemelerle çocukları okul kapılarından çevirmişlerdir. Yani, bunların gayeleri, amaçları, tahsil yerine, aydın, okumuş nesil yerine politik amaçlı gençler yetiştirmek, sağcı-solcu diyerek sokaklarda vuruşan insanlar meydana getirmekti.

      Şunu unutmamak lazımdır!.. 28 Şubat sürecinde, haktan, hukuktan mağdur edilen kızlar, bu gün elleri havada beddua etmektedirler. Bu bedduaların kahrından kurtulmak çok zor mes'eledir. 

      Hiç bir dünya ülkesinde bu tür mezalim yaşanmazken, maalesef, %98'i müslüman olan bir ülkede yapılmıştır. Umarız ki, bundan sonraki yaşam tarzımızda bunların kökü kazılmış olacak, kendi inlerinde,kendi mahfillerinde geberip gideceklerdir. 

     Rabbimiz!.. 28 Şubat mağduru insanlara basiret versin!.. Bu yola tevessül edenlerede inleyerek, hasta yataklarında ölmeyi bizlere göstersin!.. Amin!.. Selam ve dua ile...

     Şerafettin Özdemir  

Facebook Yorum

Yorum Yazın