LAİK DÜZENDE DİYANET İŞLERİ BAŞKANI OLMAK

Yeniden Diyanet İşleri Başkanlığına atanan Ali Erbaş hocamızı tebrik ederim...
Türkiye'de ondan başka bu işe layık kimse yok muydu...?
Olmaz olur mu...?
Elbette vardı...
Hatta ondan daha âlimi, daha zekisi, daha müttakisi elbette vardı...
Fakat bu görev ona verildi...
Saygı duymak lazım...

Ama sistem daha âlimini, daha müttakisini aramıyor ki...
Sistem geçinebileceği, istediğini yapacak, sisteme kötü demeyecek, sistemle uyumlu çalışacak adam arıyor...
Peki böyle olması mı gerekiyor...?
Evet böyle olması gerekiyor, çünkü düzen şimdilik böyle işliyor...
Sistem bu şekilde kurulmuş...
Elde yapılacak başka şey olmayınca Ali Erbaş hocamız ne yapsın...?

Ortada tıkır tıkır işleyen, önceden getirilip konmuş islami olmayan laik bir düzen var...
Laik düzenin adaleti olsa ona sözümüz olmaz...
Adaletsiz bir laik sistem var...
Bu sistemde devlet dine, dindara, dini kurumlara müdahale eder, ama asla dini işine karıştırmaz... 
Çünkü devletin dini olmaz...
Dolayısı ile de dini hükümlerle hareket etmez...

Bizde bu düzenin içinde 44 yıl görev yaptik...
Allah bizi affetsin...
Ben bu sistemi beğenmiyorum...
Bu sisteme karşı olmak müslümanlığın gereğidir...

Bir defa Ali Erbaş hocamın ve gelecek olan başkanların öyle imza ile atanmalarına karşıyım...
Hakkaniyetli  bir atama yapılacaksa bu iş seçimle olmalıdır...
Bu dediğimiz iş aha şimdilik olmuyor...
Çünkü islami olmayan bu lâiklik sisteminin değişmesi yada hakkaniyet içinde uygulanması gerek...
Onların da simdilik mümkün olmadığı  görülüyor...
O zaman atanan başkanın üstündeki "beni buraya atayan bir güç var, benim o güce itaat etmem lazım" düşüncesinin silinip atılması lazım...

Buda olmuyorsa bari il ve ilçe müftülerini siyasiler atamasın...
Bari başkana "sen istediğini söyle, hatta dinin nehyettiği şey bizde bile varsa çekinme söyle. Sen ayet ve sahih hadiste ne varsa her yerde bangır bangır söyle, yaptığımız yanlışlarda çekinmeden bizi de uyar" denmesi lazım...

İslamda âlime hürmet esastır...
Âlim huzura cağrilmaz, ayağına gidilir...
Padişahlar şeyhülislâmları içeri girince bir tek ona ayağa kalkarlardı...
Ali Erbaş hocamız şu anda şeyhülislam pozisyonunda ve kendisine bu saygı gösterilmelidir...
Çünkü o bunu ilmi ile ve atandığı makam ile hakeder pozisyona geçmiştir...

Bazılarının eleştireceğim derken sayın başkanı küçümsemeleri, ona olmadık hakareti yapmaları, Diyaneti yerden yere vurmaları insaflı değildir...
Birde bunu yaparken doğruları söyleseler...
Su-i zanla hareket edip, iftiraya başvuruyorlar...
Bunlar genelde mevcut hükümete olan hınçlarını Diyanet ve sayın başkan üzerinden gösteriyorlar...
Bu çok vicdansız, çok ahlaksız ve çok âdice bir tutumdur...

Yeni başkanımız ve cumamız hayrolsun...
Hayra vesile olsun...

Ali Aslan