Şerafettin Özdemir

Şerafettin Özdemir

Mail: kursadalperen@live.nl

Kahramanmaraş'ın Kurtuluşu ve Milletçe Beka Meselemiz

Maraş denince akla, " ilk kurşun" gelmektedir.  Rıdvan hocanın, Sütçü imamın bayraklaştığı, milletin; bayrak için, bayrağı yeniden dalgalandırmak, Fransız bezini,  Fransız ve Ermeniler'in yüzlerine çarpmak için coşmuş olduğu, heyecanlandığı zaman dilimidir.

     Ne demek, yirmi iki gün ve gecede küffarı yerlere sermek, gerisin geriye arkalarına bile bakmadan Maraş'ımızı  terkettirmek?

     Bundan birkaç yıl önce idi!.. K. Maraş Müftülüğünder resmi bir işim sebebiyle Müftülüğe gitmiştim.. Müftülüğü gezer iken, " Rıdvan hoca salonui'na rast gelmiş oldum.. 

     Emin olun ki, imanı bir heyecana, kalp çarpıntısına maruz kaldım. Sanki, karşımda Rıdvan hoca yeniden dirilmiş, insanlara, Ulu camide toplanan cemaatine; " Özgürlüğü elinden alınmış, bayrağı gönderme olmayan bir vatanda cuma namazı kılınmaz" diye haykırışını, sayha sayha bağırmasını duyar gibi oldum. 

      Gönlümde, kalbimde bir uğultu, bir kitlesel haykırış beni kendime getirdi. Milletin, kaleye doğru koşuşturmasını, kaleye asılmış mütecavizlerin, emperyal güçlerin paçavralarının  indirilerek, şanlı Türk bayrağının yeniden göndere çekilir gibi olduğunu duydum. 

     Bayrağımızın göndere çekilmesinden sonra, yeniden cemaatin, iman dolu kitlelerin Ulu camide, cuma namazlarını kılmak için saf saf dizildiklerini müşahade eder gibi oldum. 

     Rıdvan hocanın heyecanlı hutbesi, haykıra haykıra imani gücüyle cemaate hitap etmesini, hutbesini  bitirdikten sonra, bir anda kendime geldim. Kendime geldim ki, Müftülüğün içerisinde bulunan " Rıdvan hoca salonu'nun önündeyim.

       Kendimi bulmak, kendime gelmek için oracıkta biraz dinlendim, bu esnada, tüm şehidlerimize, Rıdvan hocanın ve Sütçü imamın ruhaniyetlerine dualar ettim. 

     İşte, K. Maraş böyle bir ruha sahip şehirdir. İnsanları, yılıklaşmamız, benliklerini kaybetmemiş, tertemiz, saf, devlet, millet, bayrak bekasına içtenlikle, aşkla, kalbi olarak bağlı insanlardır. 

       Şairleri ile, edipleri ile, güreş pehlivanları ile, tarihçileri ile, mabedleri ile, ulu mekan ve makamları ile, Ashab-ı Kehf'i ile, Dede Babası ile, Ukkaşe hazretleri ile, tertemiz havası ile, dünyaca meşhur dondurması ile eşi menendi bulunmaz bir şehrimizdir. 

     K. Maraş'lı beka insanıdır!.. 

     Ülke, millet, memleket, devlet, özgürlük, bayrak, din, iman, vatan söz konusu olursa, K. Maraş'lı insanımız; yerinde duramaz, yatağında yatamaz!.. Hepsi, tamamı birer Rıdvan hoca olur, Sütçü imam kesilir, Arslan bey olarak sahaya iner, imansızın, inançsızın, bayrak düşmanlarının, devlet hasımlarının haddini bildirerek, mutlu şekilde yuvasına döner. 

     K. Maraşlı, bölücülüğü, mezhepçiliği, ayırımcılığı sevmez!.. Bir'den, birlikten, vahdetten, vahdaniyyetten  yana durarak, dilde tekbir, gönlünde İlahi aşk ile, Allah yolunda yürümesini gaye edinmiş insandır!.. 

     Onun içindir ki, her 12 Şubat günü gelip çattığı zaman, adeta yeniden dirilir, 99 yıl öncesine akıp giderek, Kıbrıs meydanını yeniden cihad alanına çevirir. Tüm Devlet erkanının gözü önünde, ağlayarak, gönülden cuşu huruşa gelerek, eski günleri yeniden yaşayarak, yaşatarak  gösterir. 

     Sonuç olarak;

     K. Maraş'lı insanlar; beka insanlarıdır.  Bu devlet, bu millet, bu ezanlar, bu salalar için ölmeye, şehid olmaya amade yiğitlerdir. 

      İsterse, 15 Temmuz sahtekarlıkları yeniden hortlamış olsun!.. K. Maraş'lı babayiğite; vız gelir, tırıs gider.. Günlerce, aylarca minarelerinde sala verir, ama, K. Maraş'ta, Pensilvanya kaçkınlarına prim vermez!.. 

     Nasıl ki, Fransız Lejyonerlerine, Ermeni soytarılarına prim vermedi. Tıpkı onun gibi, her kim ki, devlet ve millet beka sevdasına göz dikerse, Vallahi!.. Ona haddini bildirir, bir daha, ama bir daha hortlamasına fırsat vermez!.. 

      Ama, zaman zaman, K. Maraş'ta zuhur eden, kökü bir türlü alınamayan " gaybubet Evleri", " Abla", " ağabey" hinlikleri midemizi bulandırmakta, umarız ki, bir an önce, bu tür yanlışlar, kötü gidişatlar sonlanır da K. Maraş insanı asude bir şafağa kavuşmuş olur.. Dolayısıyla;

     K. Maraş'ın kurtuluşunun 99 ncu yıl dönümünü içtenlikle, arzu ile, aşk ile, beka umarak bir kere daha kutluyor, tüm hemşehrilerimi bir gurbetçi olarak, candan kutluyor ve selamlıyorum!.. Selam ve dua ile..

     Şerafettin Özdemir

Facebook Yorum

Yorum Yazın