HAYIRLARDA YARIŞMA VE YARDIMLAŞMA!..

" Adem oğulları, her mescit yanında ziynetlerinizi takının. Yiyin, için ve israf etmeyin. Çünkü Allah müsrifleri sevmez." ( Araf sûresi, âyet 31)

Tüketim çılgınlarının ve aç insanların öbek öbek yaşamış olduğu bir dünyada garibanların, öksüzlerin, yetimlerin, fakir fukaranını çekmiş oldukları eza, eziyet ve çile anlaşılabilinir mi acaba?..

" İsraf etmeyin, zira Allah israf edenleri sevmez. " Enam sûresi, âyet 141)

" Akrabaya hakkını ver, yoksula ve yolda kalmışa da, israf ederek saçıp savurma." ( İsra sûresi, âyet 26)
Hamdü sena olsun ki, ümmet ve millet olarak mübarek Ramazan ayının ortalarını geçmiş bulunuyoruz!.. Camilerimiz lebalep dolmakta, vaazlar verilmekte dinlenilmektedir!.. Basın, yayın Tv.ler Ramazan ayına yoğunlaşmış, aziz Kur'an hatimleri içtenlikle severek, coşku ile yad edilmektedir!..

" Hayırlarda yarışma ve yardımlaşma" ameliyesi zirve yapmış köşe, bucak fakir fukara aranmakta ve zekatla, fidye ile, fitremizle destek olunmaktadır!.. " Komşusu aç içen kendisi tok yatabilir mi?" güzel ve muazzam düşüncesinden hareketle Ramazan geçiriyoruz!..

Binaenaleyh, " Ben kazanıyorum, dilediğim gibi harcarım" sapkın, idrak dışı düşünceyi bertaraf etmek için Kur'anî emirleri ön planda tutmalı ve ona göre yaşamalıyız!..

Maalesef, ümmet ve milletimiz tüm bu hayırlı gelişmelere karşın, israf düşüncesi, müsriflik kapımızı çalmakta, vahyi emirleri devre dışı bırakmak için her türlü rezilliği ve kepazeliği icra etmekten imtina etmemektedir!..

Tabii ki, milletimiz geneli " bir eli yağda bir eli balda" şeklinde hayat sürmemektedir. Ne acı ki, çeşitli gün ve geceler sebebiyle israf zirve yapmış durumdadır. Yılbaşına aylar kala, hazırlıklar yapılmakta,. evler donatılmakta, masalar için her türlü iğrenç hazırlıklar yapılmaktadır. Çeşitli renkte ve tonda ışıklar altında bir gece düzenlemek için, fon müzikleri, ses kayıtları hazırlanmaktadır.

Emperyal gün ve geceleri rahat yaşaya bilmek için anneler günü, sevgililer günü, babalar günü gibi uydurulmuş gün ve zaman dilimlerine değer verilerek batılın reklamı, empozesi günler önce duyurulmaktadır.

Bu tip zihniyet mensupları, ne açın halinden anlar, nede Ramazan gün ve gecelerini düşünür, Tüm bu batıl,saçma düşünecelerden kurtulmak için milletimizin Kur'an vahyini baş tacı ederek, her türü savurganlığa, gösterişe, lükse, israfa dur! denilmesi dini bir vecibe ve yapmamız gereken bir eylemdir!..

Aziz Kur'an; " Sana neyi infak edeceklerini soruyorlar. De ki: afvı/ihtiyaçtan fazla kalanı" ( Bakara sûresi, âyet 219) yüce emrini kat'iyyen unutmayıp hayata geçirmek, icra etmek görevimiz olmalıdır.. Yıllar öncesi idi.. Bir İlçe Müftüsü hoca efendi ile bir konfeksiyoncu hacı efendiyi ziyaret etmiştik!. Kapının arkasında bir kısım, eskimiş, pörsümüş, güneş yanmış, fare yemiş artıkları görmüş olduk!.. Bunları ne yapacaksın? diye sormak zorunda kaldık.. Almış olduğumuz cevap, " Fakir-fukaraya vermek için bunları ayırdık" sözü olmuştur.. Tabii ki, bu söz bizi utandırmış oldu..

Şu mübarek Ramazan günlerinde sormadan edemiyoruz!.. " Bu mudur mübarek günlerde hayırlarda yarışma ve yardımlaşma" anlayışını sormadan edemiyoruz!..

Netice olarak,

Ne acı ki, tonlarca ekmeğin çöpe atılmış olduğu bir dünyada yaşıyoruz. Diğer taraftan bir kısım insafsız esnaf üreticinin kamyon kamyon üretimini dere kenarlarına, boca etmiş olduğunu, "insanlık yemesin "düşüncesiyle zayi ettiklerine şahit olmaktayız.. Ne diyelim bunlara? Allah, bunları bildiği gibi yaparak, kahrı perişan eylesin!,

Böylesi bir rezilce ahval, ne Batı ülkelerinde, nede Doğu ve sair yerlerde yaşanmamaktadır? Sadece, bizim ülkemizde bir kısım densizlerin yaptıkları bir kötü icraattır!..

Sözün burasında sormadan edemiyorum? Hangi Batı ülkesinde sırf eğlence için tabaklar kırılmakta, havada uçuşan dolarlar görülmekte ve maytaplar patlatılarak rezilane işler yapılmaktadır?

Hep tüketim, hep tüketim anlayışı, bu aziz milleti bir yere götürmemiş, götürmeyecektir...Çılgınca caddelerde, sokaklarda envai çeşit Jeeple caka satmak ne demektir? Her an, her dem değiştirilen otolar, ev alet ve gereçleri neyin nesidir? Sanırım bunlar, Kur'an'dan uzaklaşmış olmamızdan ileri gelmektedir?

Rabbimiz!.. Bu aziz millet evlatlarına, Kur'anî anlayış nasib eylesin!.. Selam ve dua ile..

Şerafettin Özdemir