DEVLET DİLİ NASIL OLMALI?
Devlette görev yapacak herkese "Devlet Dili" ve "Devlette Konuşma Adabı" öğretilmeli...
Devlet dili halkın anlayacağı şekilde, doğru, düzgün halkça olmalı. Devlet dili genelde yumuşak olmalı gerekirse usulünde sert olmalı. Devlet dili avamın konuştuğu dil gibi de çok basit olmamalı...
Devlet dilinde kandırma, dolandırma, sahtekarca konuşma olmamalı. Devlet dili argolu, küfürlü, mafyavari olmamalı...
Devlet dili herkesi kucaklayıcı, sevecen, birlik ve beraberliği hedefleyici olmalı...
Devlet dilinde "asarım, keserim, az bile olmuş, daha dur sen, neler olacak, bu sizin iyi günleriniz, biz gerekirse racon keseriz, biz ne yapacağımızı biliriz.." gibi cümleler olmamalı...
Avamca, hoyratça, alçakça, düşmanca, küstahça, kavgacı, ayrıştırıcı, kızgın... bir dil devleti idare edenlerce asla kullanılmamalı...
Devlet dilinde kibir, zulüm, aşağılık, küstahlık, kıskançlık, kızgınlık... olmamalı...
Devlet dili, devletin ağırlığına, büyüklüğüne, asaletine uygun olmalı...
Devlet dili devletin asıl sahibi olan halkın anlayacağı şekilde açık ve net olmalı...
Devletin başında olan kişi kişisel kavgalarini, zaaflarını, düşkünlüklerini, aptalca davranışlarını konuşmasına yansıtmamalı...
Devlet dilinde efelenme, bağırma, kavga, küfür, müstehcenlik asla olmamalı...
Devlet dilini konuşan, devletin resmi dili neyse onu iyi bilmeli. O dilin kurallarına uygun konuşmalı...
Devlet dilinde her zaman sevgi, saygı, hoşgörü, yumuşaklık...ön planda olmalı...
Bu anlamda olmak üzere bir hoca tavsiyesi olarak devletimizin yöneticilerine Allah rızasi için deriz ki...:
Kavgayı içinizde edin, millete yansıtmayın...
Kavganızı, kininizi konuşmanızda göstermeyin...
Konuşmalarınızda aşağılamaktan, kücümsemekten, hakaretten uzak durun...
Milletin yüzüne baka baka yalan söylemeyin...
Yapamayacağınız vaadi bu millete yapmayın...
Konuşmalarınızda doğruluktan ayrılmayın...
Kur'an'a göre konuşun...
İşte Kur'an'daki konuşma adabi:
1) DOĞRU SÖZ SÖYLE
Kur'an, bize her hususta, doğru, samimî, âdil ve hak-şinas olmamızı emrederek قَوْلاً سَدِيداً, yani doğru söz söyleyin, buyuruyor. (Bkz. en-Nisâ, 9; el-Ahzâb, 70)
2) İKRAMKÂR VE İLTİFATKÂR SÖZ SÖYLE
Kur'an, anne-babaya karşı “öf” bile deme, onlara; قَوْلاً كَرِيماً, yani ikramkâr ve iltifatkâr söz söyle, buyuruyor. (Bkz. el-İsrâ, 23)
3) GÖNÜL ALICI SÖZ SÖYLE
Kur'an, yoksula verebileceğin hiçbir şeyin yoksa ondan yüzünü çevirme, hiç olmazsa قَوْلًا مَيْسُورًا gönül alıcı, tesellî edici birkaç söz söyle, buyuruyor. (Bkz. el-İsrâ, 28)
4) TATLI SÖZ SÖYLE
Kur'an, başa kakmak ve gönül incitmek sûretiyle ecri zâyi edilen bir sadakadansa قَوْلٌ مَعْرُوفٌ, yani tatlı bir söz daha hayırlıdır, buyuruyor. (Bkz. el-Bakara, 263)
5) YUMUŞAK SÖZ SÖYLE
Kur'an, zâlimlere, onların kalbini yumuşatmak için قَوْلاً لَيِّناً, yani yumuşak söz söyleyin, buyuruyor. (Bkz. Tâhâ, 44)
6) TESİRLİ, HİKMETLİ SÖZ SÖYLE
Kur'an, tebliğ esnâsında قَوْلاً بَلِيغاً yani gönüllere işleyecek tesirli, hikmetli ve belîğ söz söyleyin, buyuruyor. (Bkz. en-Nisâ, 63)
7) BAĞIRMADAN, ALÇAK SESLE KONUŞ
Kur'an, kaba ve haşin konuşmaların bir müʼmine yakışmadığını ve ses tonumuzu da yerine göre ayarlamamız gerektiğini ifade sadedinde canlı bir misal vererek:
“Yürüyüşünde tabiî ol, sesini alçalt. Unutma ki, seslerin en çirkini merkeplerin sesidir.” (Lokman, 19) buyuruyor…
Her yaptığı işte Kur'an'ı ölçü olarak alanlara ne mutlu...!
Ali Aslan
Facebook Yorum
Yorum Yazın