Hamza Uğurlu

Hamza Uğurlu

Mail: bilgi@hamzaugurlu.com

Dernekler ve Vekaletle Kurban

Kurban zamanı yaklaştı. İnşallah güven sorunu aşılmıştır da işlerini Aziz Mahmud Hüdayi Vakfı gibi düzgün yapan vakıf ve derneklere kurban bağışları çoğalır.

İşlerini çok düzgün yapanlarla suistimal edenleri bir kefeye koymak yanlış bir yaklaşımdır. Zira unutmamak gerekir ki bu vakıf ve dernekler toplumda büyük bir denge oluşturuyorlar. Fakir fukara ile zenginler arasında bir köprü oluşturuyorlar. Yani onlara ihtiyaç var.

Öte yandan, Facebook'ta veya başka kanallarda bu konularda yardım isteyen bazı vakıf veya derneklerin ufacık bir hataya düştüğüne şahid oluyoruz.

Hüdayi vakfı gibi, sevdiren ve şevke getiren üslup ile değil de korkutan, vermez isek başımıza neler geleceğini aktaran ayet ve hadislerle konuya yaklaşmaya çalışıyorlar.

Bu fakire göre bu, doğru bir yaklaşım değil.

Bir yayınevinde zekat ve infak konusunda bir kitap çıkar. Fakat kitap maalesef çok satmaz. Yazarı da sürekli tirajı sormak için yayınevini aramaktadır. Yayınevi sorumlusu sonunda dayanamaz, espri ile karışık kendisine, insanların cebinden nasıl para çıkacağını yazmışsın, halbuki ceplerine nasıl para gireceğini yazsa idin, bak gör kitabın nasıl satıyordu, der.

Buna binaen diyorum ki, insanların cebindeki paraya talip isek, onlara, bunun karşılığında ne gibi kayıpları değil de, ne gibi kazançları olacaklarını müjdelemek daha doğru bir yaklaşım olsa gerek!

Bu konuda Cenab-ı Hakk'ın oldukça fazla ikramı ve müjdesi var. Ne lüzüm var insanları gazap ile azap ile korkutmaya?! Bir de üstüne üstlük insanların ceplerinden parasını alıyorsunuz zaten!

Hasılı; ikisi bir arada olmaz. Madem parasını alıyorsunuz, o zaman insanlara, karşlığında alacağı mükafatı müjdeleleyiverin!

İnsanoğlu böyledir; kâr zarar hesabı yapar ve mükafatın çok olduğunu görünce cebindekini seve seve verir. Senin dil dökmene, korkutmana hiiiiç gerek kalmaz!

Sevdir, korkutma; kolaylaştır, zorlaştırma!...

Yetkililere ve ilgililere duyrulur!...

Facebook Yorum

Yorum Yazın