BU VATAN BÖLÜNMEZ!..

" Şehidler cennet kapısındaki bir nehrin üzerinde yeşil bir kubbe içindedirler. Onlara rızıkları sabah akşam cennetten çıkar." ( İbn Hanbel, el-müsned 1.266)

Üzerinde yaşamış olduğumuz topraklar, sıradan, basit, kolaycacık ele geçen toprak parçası değildir. . Geçmiş tarihe nazar etmiş olduğumuz an müşahede edeceğiz ki, muazzam bir serüvenin, tarihi vak'aların yaşandığı, nice canların vatan uğruna kendilerini feda etmiş oldukları görülecektir.

Ne acı ki, bu vatanı bölmek, bünyesinde karışıklıklar, anarşizm çıkarmak için bütün şer güçler ele ele vermişler, el birliği yapmışlar ama, bölmekte, parçalamakta muvaffak olamamışlar.

Bin yıllık süreçte muvaffak olamadıkları gibi, bundan sonraki yaşamda da başarı gösteremeyecekler, rezil rüsvay olarak kaçacaklardır. Ülke genelinde her çeşit düzenbazlık denenmiş, dinde bozgunculuk, din istismarı, bölücülük, ırkçılık, asabiyet gibi bin bir türlü manavra yapmaları da fayda vermemiş gerisin geri tamamı da kaçmak zorunda kalmışlardır.

Örneğin, Haşhaşilik ilkeleri yaşanmaya, yaşatılmaya çalışılmış ama başarı elde edilememiştir. Hasan Sabbah'ın bütün hünerleri sergilenmeye çalışılmış muvaffak olunamayınca da çeşitli emperyal planlar, proğramlar sahneye konulmuş ama, muvaffak olunamamıştır.

Büyük atamız Sultan Alpaslan'ın şehadeti, vezir Nizamülk'ün ve benzeri millet efrdamızın şehit olmaları bunun açık göstergesidir. İşte, o gündür, bu gündür vatanımızın bünyesinde kargaşa, kaos çıkarılmaya çalışılmış günümüzde de aynı sinsilik, çapulculuk devam edilmektedir.

Günümüz dünyası 2015 tarihinden beri vuku bulan kargaşa bunun delilidir. Böylesi bir şarlatana alet olmuş insanlar, genelde beyin ve kafalarını yemiş, akıllarını kiraya vermiş insanlardır. Şu ayeti kerime meallerini dikkatle tetkik edelim:

" Kendilerine " Yer yüzünde fesat çıkarmayın!" denildiğinde, " Biz sadece ıslahatçılarız" derler. " ( Bakara sûresi, âyet 11). " Aman dikkat, kesinlikle onlar fesatçıların ta kendileridirler; ama bunun farkında dâhi değiller." ( Bakara sûresi, âyet 12)

" Suç üstü edilen iki yüzlülerin savunmaya geçerken " Biz" diye söze başlamaları, bir tür parmak izi bırakmadan anlamına gelir. " Biz"li bir söylemle sadece kendileri gibi düşünen bir grubu değil, sanki bir bedende taşıdıkları birden çok yüzü, bir yürekte taşıdıkları birden çok kişiliği ifşa etmektedirler." ( Kur'an Meali)

Maalesef, millet olarak biz, bu iki yüzlülükten, riyadan, hamlıktan, müfritçe hallerden çok çekmekteyiz. Aldatılan insanlar, ekmeğinden aşından edilen biçareler, kurtuluşu, müjdeyi, bu çarpık hallerde görmektedirler.

Bu müfrit yapılanma maalesef, her alana girmiş, nice nice tepe tepe insanları görevinden, dininden, imanından etmiştir. Ama niçin? Tüm bu menhiyyata rağmen ne elde edilmiştir? Kos kocaman bir hiçten başka!..

Ülkemiz ve milletimizin helal alın terleri sürekli kıt'alar ötesine kaçırılmış, cennet ve cehennem vaadi ile insanlar çarpık yapılanmanın kurbanı olmuşlardır.

Türkiye Büyük Millet Meclisi bombalanmış, iki bin insanımız yaralanmış, sakat kalmış yüzlerce sehidi şüheda nahak yere şehidlik şerbetini içmiş, ama o canavar ruhlu müptezel tüm çirkinliğine, fesadına, dalaveresine rağmen hayatta kalmıştır.

Aziz vatanımız, bin yıldan bu yana nice nice serancemlere muhatap oldu ve olmaya devam etmektedir. Bir tarafta, ipini, sapını koparmış vatansızlar, ha bre ellerinde kalaşnikoflarla sınır gözlemekte, helal süt etmiş Mehmetleri öldürmek için fırsat gözlemektedir. Lakin, mes'ele açık ve seçiktir ki, bu millet yılmamış, bundan sonra da yılmayacak, bu aziz toprakları hain ellere, ayaklara çiğmetmemiş çiğnetmeyecektir.

Netice olarak,

Hal böyle iken, bu aziz vatan bölünmeyecek, parçalanmayacak, bin yılda görmüş, yaşamış olduğu çirkinlikleri yine görecek, aynısını yaşayacaktır. Lakin, şuna kat'iyyen iman ediyoruz ki, vampir ruhlu insanlar bu ülke topraklarından bir toprak parcası koparamayacaktır.

Çünkü, bu topraklarda beş vakit ezan okunmakta, camiler gürül gürül dolmakta, dualar bu milletin bir ve beraberliği için yapılmaktadır. Tekbirler, gürül gürül ülke semasında yankılanmaktadır.

Milletimiz hafızlık yetişmelerine büyük önem vermekte, İmam-Hatipler, İlahiyatlar binlerle elde Kur'an, dilde tesbihlerle yarınlara doğru yürümektedir.

Hülasa, bu vatan bölünneyecek, bölünmesi mümkün olmayacaktır. Öylesi, kirli ruhlar, gözü dönmüşlerin şerleri, zararları bu millete zarar veremeyecektir.

Rabbimiz!.. Bu aziz millet evlatlarına yardım eylesin ! Görünür, görünmez, sinsi ve aşikar münafıkça hareketlerden emin eylesin!... Selam ve dua ile...

Şerafettin Özdemir