Şerafettin Özdemir

Şerafettin Özdemir

Mail: kursadalperen@live.nl

BABA HAKKI !.. 

 " Zira senin Rabbin, başkasına değil yalnızca kendisine kulluk etmemizi emreder. Bir de ana babaya iyilik etmeyi... EĞer onlardan biri ya da ikisi senin yanındayken yaşlanırsa, sakın onlara " Üf!" bile deme ve onları azarlama! Aksine onlara gönül okşayıcı şeyler söyle !" ( İsra sûresi, âyet 23 ) 

     Bizim edebiyatımızda meşhur bir söz veya deyim vardır. " Atasını ( babasını) tanımayan Allah'ını da tanımaz!" Çocukların, gençlerin, yani neslimizin saygı gösterecekleri, ellerini öpecekleri ilk insan büyükleri, yani atası, babası ve anasıdır!.. 

     Bir Fransız ata sözünü hatırlıyorum ki şöyledir: " Babalar, doğanın yarattığı bankerlerdir," dediği gibi, babalarımız, yememişler, içmemişler, giymemişler ve bizleri yedirmişler, giydirmişlerdir. 

      Babamla ilgili iki anım bulunmaktadır!.. 1970 Temmuzunda kıtama teslim olmak üzere askere giderken, babamın hıçkırıklarla ağladığını, bir duvara yaslanıp duvardan destek aldığını hiç unutamam. 

     Diğer bir hatıram ise, gençt yaşta Hac görevlisi olarak otobüse binerken, yine babamın müteessir olduğunu, hüzünlendiğini, mendili ile göz yaşlarını sildiğini gördüm. 

     Kendisi, bu imkanı bulamamış, babası Yemen'de şehit olduğu için, tüm mal varlıklarını köyün ağasına teslim etmişler, bu sebeple de hacca gidecek gücü olmamıştır. 

         Merhum babama, babasının hikayesini, nasıl şehit düştüğünü anlattırır, küçük yaşta olmama rağmen hüzünlenir, yumruklarımı sıkardım. Onun içindir ki,

     Fatih Kısaparmak ne zaman ki, " Bu adam benim babam!" türküsünü dillendirse, göz yaşlarıma hakim olamam, bir Anadolu insanı olan babamı hatırlar, ruhuna fatihalar okur ve " hakkını nasıl ödeyeceğim" diye kıvım kıvım kıvranırım. Mekanı cennet olsun!.. 

     Çünkü, hayat boyu haram nedir yememiş, o fakir halinde bizlere de haram lokma yedirmemiş bir insandır. Onurlu yaşamış, onuru ile hakkın rahmetine kavuşmuştur. Şu ayeti kerimeyi iyice teati edelim:

     " Nitekim ( Allah şöyle buyurur): " Biz insana anne babasına ( iyi) davranmasını emrettik. Annesi onu ağır acılara katlanarak karnında taşıdı ve onun sütten kesilmesi iki yılda gerçekleşti. Şu halde ( ey insan), Bana ve anne babana şükret; ( ama sonunda) dönüş yalnızca banadır!" ( Lokman sûresi, âyet 14 ) 

     " Ve zaten insanoğluna anne babasına iyi davranmasını biz tavsiye etmiştik. Fakat ( sen ey muhatap) , eğer hakkında bir bilgi sahibi olmadığın bir şeyi bana ortak koşman için seni ikna etmeye çalışırlarsa, asla o ikisine itaat etme, dönüşünüz sadece banadır, işte o zaman ben, yapıp ettiklerinizi size bir bir haber vereceğim." (Ankebut sûresi, âyet 8 ) 

      Babalar Allah'a isyan etmiş ise, ona yine doğru tebliğ etmek zorundayız. Tıpkı, İbrahim (as)'ın babası Azer'e Allah yolunu gösterdiği gibi göstermeli, hakla buluşmasına imkan tanımalıyız..

     Onun içindir ki, babalar gününü bir fırsat, bir hatırlatma bilerek, yılın 365 gününü babalar günü olarak  yapmalıyız. Bu vesile ile, tüm babaları kendi babamız bilmeli, onlara hürmet etmeli, tıpkı babamızın elini öptüğümüz gibi onlarında ellerini öpmeliyiz.

     Sonuç yerine;

     21 Haziran 2020 pazar günü yad edilecek babalar gününü kutluyor, alnı secdeli, eli tesbihli tüm babaların ellerinden öpüyorum. 

     Çünkü, yaşlısı, piri fanisi olmayan bir milletin belini doğrultması mümkün değildir. Babalarımız, .bizler için yaşayan tarihlerdir. Tıpkı Çanakkale'yi yaşamış gibiler, Milli Mücadeleyi, Yemen'i, Balkanlar'ı görmüşler gibi  onları dinlemeli, onlara kulak vermeliyiz..

      Bendeniz, babamın askerlik anıları ile dinlenir, huzur bulurdum. Engin görüşüne ve kıt bilgisine rağmen, ben küçük yaşta iken onları bir ninni gibi dinler, tarihi realite karşımda tezahür ederdi. 

      Onun içindir ki, babalarımızın her an ellerinden öptüğümüz gibi, babalar gününü onlara hissettirmeli, günün, anlamını İslamî açıdan anlatmalıyız. Yoksa, ABD'de ülkesinde icad edilen babalar gününden bize ne! Bana ne?

      Rabbimiz!.. Tüm balarımıza uzun ömürler, sağlıklı yıllar, Allah'a ubudiyet dolu yaşam  niyaz ederim. Selam ve dua ile..

     Şerafettin Özdemir

Facebook Yorum

Yorum Yazın