Kur’an-ı Kerim’in toplumdaki kadın sorunlarına çözümü
İslam, kadın ve erkek arasındaki doğal farklılığa, her birinin dünya sistemi ve toplumdaki yerine dikkat çeker. İhtiyaçlarına teveccüh ederek cinsiyeti daha az öne plana çıkarmıştır.
Kadın meselesi insan toplumlarında uzun süredir devam eden bir sorundur. Batı’nın bu konuya yaklaşımı, sorunu yaratan problemleri dikkate almadan, feminizm üzerinden sorunu çözmeye çalışan, kadınlara siyasi ve sosyal özgürlükler tanıyan kısmi bir yaklaşım olmuştur.
Kur’an’ın metodunu incelediğimizde sorunu çözmek için Kur’an kullanılmıştır. Kur’an’ın yaklaşımının ne bütünsel ne de kısmi olduğu, ancak Kur’an’ın cinsiyet meselesini ön plana çıkardığını ve mantıksal bir süreç içerisinde toplumun düşünce ve davranış alanında politikalar ürettiğini göstermektedir.
Kur’an-ı Kerim insanlığın sorunlarını çözmek için gönderilmiş olup sadece bir takım ahlaki konulardan bahseden bir ahlak kitabı değildir, aynı zamanda insanlığın sorunlarını çözen bir kitaptır.
Allah tarafından toplumun her sorunu için yol gösterici bir ayet indirilmiş olup her ayet bir sorunun çözümüne yöneliktir sadece sorunu çözme sürecini bulmamız gerekiyor.
Batı deneysel yöntemi toplumsal gerçekleri anlamanın ana yöntemi olarak görmektedir. İslam ise bununla sınırlı kalmayıp başka yöntemlerde sunmaktadır.
Nisâ suresi; Kadınlar için Kur'an'dan bir bölüm
Batının kadın meselesine yaklaşımı, yaklaşık dört yüzyıl önce başlayan ve son 200 yılda dünyaya yayılan feminizmi doğurdu. Dünya yasalarının çoğu feminizmden doğmuştur.
Kur’an’ın bu sorunu çözme yönteminin Batı ile bazı temel farklılıkları bulunmaktadır. ilki Batı’da kadınlar sorunu çözmeye çalıştı ve bu da bir hareketin başlamasına yol açtı, ancak İslam’da sorunun çözümü alanına ilk giren Kur’an oldu. İkincisi ise İslam ve Kur’an yönteminde vahiy kaynağının sorunun çözümüne yardımcı olmak için gelmesi, Batı yönteminde ise vahiy kaynağının bir kenara bırakılmasıdır.
İslam, kadın ve erkek arasındaki tabiî farklılıklara, her birinin yaratılış sistemindeki konumuna ve ihtiyaçlarına dikkat ederken, toplumda cinsiyet meselesinin ön plana çıkmasını da ortadan kaldırmıştır.
Cahiliye toplumunda kadınların ve kızların toplumda hiçbir yeri yoktu ve onlara karşı olumsuz bir bakış vardı. Kur’an Vahyin başlangıcından bu yana kız çocuklarını neden diri diri gömdüklerini sorarak Cahiliye’nin kadınlarla ilgili geleneklerine meydan okumuştur. Yani Kur’an toplumun kadına yönelik kültürünü değiştirmiştir. Cahiliye döneminde toplum insan neslinin erkek çocuk vesilesiyle olabileceğine inanıyorlardı. Ancak Kur’an bu inanca karşı çıkıyordu.
Kur’an perspektifinden kadın
Üçüncü adım başarılı kadınların hikâyesini anlatmaktı. Kur’an, tarihteki pek çok başarılı kadının hikâyesinden bahseder ve böylece kadının toplumdaki rolünü değiştirmiştir.
Dördüncü adım kadınların eğitim ve ahlak programlarını uygulamaya geçirmesidir. Kur’an-ı Kerim kadınlarında erkeklerle birlikte iyi bir hayata (Hayatı Tayibe) ulaşabileceklerini söyler.
Beşinci adım evlilik ve boşanma hakkında cahiliye döneminin batıl geleneklerini ortadan kaldırmak.
Altıncı adım ise kadınların mali bağımsızlığının tanınmasıydı. Kur’an çeşitli aşamalardan sonra kadının toplumdaki konumunu dönüştürmeyi başarmıştır.
Muhammed Taki Ahmedi Pertov’un konuşmasından alınmıştır.
Diyanet Duyurular Sayfamız için TIKLAYINIZ
Diyanetliler Platformu Grup sayfamıza katılmak için >>> TIKLAYINIZ
Kaynak:Ajanslar
- 0SEVDİM
- 0ALKIŞ
- 0KOMİK
- 0İNANILMAZ
- 0ÜZGÜN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın