Yelpazeyi geniş tutun
1 milyon 233 bin öğrencinin geleceğini şekillendirecek üniversite tercihleri başlıyor.
Üniversite adaylarını yanlış tercih yapmamaları konusunda uyaran uzmanlar, tercih aralığının geniş tutulmasını tavsiye ediyor. Kendi başarı sıralamalarının 30 bin altı ve 10 bin üstündeki bölümleri yazan öğrenciler hedefi on ikiden vurabilir.
Yoğun bir tempo ile geçen üniversite sınav süreci, sonuçların açıklanmasıyla birlikte sona erdi. Yıl boyunca bu sınava hazırlanan öğrenciler için sıra tercih dönemine geldi. Öğrenciler ve veliler heyecanla tercih sürecine hazırlanıyor. Geçen yıl 778 bin olarak açıklanan kontenjanlar, bu yıl 800 bine yükseltildi. Bu durumda adayların yerleşme olasılığının yüzde 5 oranında arttığını belirten Kültür Dershanesi Eğitim Danışmanı Fatih Yılmaz'a göre artan kontenjanlara yerleşmek isteyen adayların bunun için tercih aralığını geniş tutarak, kendi başarı sıralamalarının 30 bin altındaki ve 10 bin üstündeki bölümleri yazmaları gerekiyor.
İSTEMEDİĞİNİZ BÖLÜMÜ YAZMAK FAYDASIZ
Tercihlerin en çok girilmek istenen bölüm/programdan başlanarak en az istenen bölüm/programa doğru sıralanması gerektiğini ifade eden Yılmaz, “Öğrenciler özellikle gitmek istedikleri bölümleri yazsın. Bazen öğrenciler bunu göz ardı edebiliyorlar. Tercih yapıp daha sonra kayıt yaptırmıyorlar. Bir bölümün ilk yerleştirmede 40-50 bin gibi kontenjan açığı varken, ikinci yerleştirmelerde 350 bine kadar çıkıyor. Yerleştirildikten sonra kayıt yaptırılmıyor. Bu da hem bir dahaki seneye gireceği sınavda puanının kesilmesi açısından hem de kendisinin yerine yerleşebilecek olan ama o tercih ettiği için yerleşemeyen öğrenciler açısından sıkıntı teşkil ediyor" dedi. Öğrencilerin bu sene elde ettikleri puanları da değerlendiren Yılmaz, “Birinci basamaktaki sonuçları göz önüne aldığımız zaman, öğrenciler daha düşük puanlarla daha yüksek sıralamalar elde etti. Bu açıdan öğrencilerin puanlardan ziyade sıralamalara bakarak tercih yapmaları daha önemli" dedi.
OKULLAR HAKKINDA ARAŞTIRMA YAPIN
Öğrencileri tercih yapacakları okullar hakkında araştırma yapması yönünde uyaran Sınav Dergisi Dershaneleri Rehberlik Koordinatörü Salih Toyran, “Öğrencilerin seçmeyi planladıkları meslek, fakülte ve üniversite hakkında araştırma yapmaları yerinde olacaktır. Gerek üniversite tanıtım günlerine bizzat katılarak gerekse internet sayfalarından ve meslek kılavuzlarından faydalanarak inceleme yapmalıdırlar. Seçmeyi düşündükleri mesleklerin gelecekteki durumlarını irdelemenin yanı sıra meslek odaları, meslek elemanları ve rehberlik kılavuzları gibi kaynaklar bu noktada bir hayli işlerine yarayacaktır" ifadelerini kullandı.
İŞİNİ SEVEN İŞSİZ KALMAZ
Salih Toyran
Okul tercihlerinin meslek tercihi olması açısından öğrencilerin geleceği için büyük önem arz ettiğini söyleyen Toyran, “Meslekleri gerçek anlamda öğrenin. Mümkünse o meslek gruplarından insanlarla konuşun, internet araştırması yaparak meslek kılavuzları okuyun. İŞKUR'un İş ve Meslek Danışmanlarından randevu alarak görüşmeler yapın" diye konuştu. Toyran, öğrencilere “Tercih yaparken 'Şu bölümün iş alanı yok, mezunları iş bulamıyor' klişesini ciddiye almayın. Çünkü hangi bölüm mezunu olursanız olun fark etmez işinizi severek yapar ve fark yaratırsanız işsiz kalma ihtimaliniz olmadığını aklınızdan çıkarmayın" tavsiyesinde bulundu.
KATSAYILAR DEĞİŞKEN
Tercih yaparken puanı değil sıralamayı dikkate alın diyen Toyran, “Katsayılar her sene soruların yapılabilirliği gibi faktörlerden etkilenirler. Ancak sıralama gerçekçi bir tahmin yapmanıza yardımcı olabilir" diye kaydetti.
Yetenekler ön planda
Uğurkan Ulutürk
Öğrencilerin tercih yaparken ruhsal ve duygusal olarak nasıl davranmaları gerektiğini anlatan Memorial Hastanesi Ergen ve Yetişkin Psikoloğu Uzman Uğurkan Ulutürk, şunları anlattı: “Tercih döneminde öğrenciler sınava hazırlık sürecinde hayalini kurdukları bölümler hakkında veya başarı sıralarına uygun olabilecek bölümler hakkında bilgi almaları gerekmektedir. Ben sadece şu bölümü veya şu okulu istiyorum şeklindeki yaklaşımlar daha iyi olabilecek alternatifleri kaçırmaya neden olabilir. Bu yüzden öğrenciler bu süreçte öncelikle esnek olmalıdır. Her türlü bilgiye, yönlendirmeye veya bölüme dair bu bilgileri toplamak öğrencinin görevi olmalıdır. Sorumluluğu bir arkadaşına, rehber öğretmenine veya ailesine bırakmamalıdır. Tercihini istek ve beklentilerine; ilgi ve yeteneklerine; ihtiyaçlarına; değerlerine; kişilik özelliklerine ve psikolojik hazır oluşlarına göre yapmalıdır. Sosyal zekâ ve beceri isteyen pazarlama, işletme vb. bölümler veya yoğun iş stresi-iş temposuna sahip olan reklamcılık, medya vb. gibi bölümler için öğrenci kendi karakter özellikleri ve beceri uygunluğunu değerlendirmelidir. Sadece okuyacakları bölümü değil okuma ihtimalleri olan üniversitelerin fiziki, felsefi ve akademik yapısını araştırmalıdır. Ayrıca okuyacakları şehrin veya üniversitenin kültürel, ekonomik, sanatsal, kişisel gelişimini destekleyici koşulları ve şehir yaşamı incelenmelidir. Doğru bölüm ve üniversiteye karar vermek için hangisinin yanlış olduğuna karar vermek mümkün olmayacağı için hangi bölüm ve üniversitenin daha yararlı / uygun / işlevsel olacağına karar vermeleri iyi olacaktır. Üniversitelerin tanıtım ve kariyer günlerine katılmaları, rehberlik ve psikolojik danışmanlık - kariyer danışmanı unvanı olan tercih uzmanlarından destek almaları yararlı olacaktır."
ÇÖZÜM ODAKLI OLUN
Ulutürk, bu süreçte çocukları gerginlik yaşamaması için ailelere de şu önerilerde bulundu: “Tercih dönemi kararsızlıkların, gerginliğin olabileceği; belirsizliğin bu yüzden bazı durumlarda ve bazı kişilerde stres düzeyinin yükselebileceği; aile ve öğrenci arasında çatışmaların yaşanabileceği bir süreç olabiliyor. Bu çatışmaları problem haline getirmemek için işlevsel çözüm yollarının kullanılması önem kazanmaktadır. Duygusal odaklı çözümler değil, problem odaklı çözümler geliştirilmelidir. Aile üyelerinin ve öğrencinin demokratik bir ortamda söz alabildiği, hatta 'tercih gündemi' başlıklı aile içi konuşmaların yapılması yararlı olabilir. Ailenin öğrencinin tercihine ve beklentilerine koşulsuz saygı göstererek dinlemesi; öğrencinin de bu çerçevede katkı sağlaması gerekir. Aynı zamanda öğrencinin aile üyelerinin görüşlerine veya diğer büyüklerin tecrübelerine açık olmaları iyi olacaktır."
Tercihlerde son tarih 14 Temmuz
Adaylar tercihlerini 6 Temmuz ile 14 Temmuz 2015 tarihleri arasında T.C. Kimlik Numarası ve şifre ile ÖSYM'nin http://ais.osym.gov.tr internet adresinden gerçekleştirecek. ÖSYS Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzu'na ÖSYM'nin http://www.osym.gov.tr internet adresinden erişilebilecek. 2015 YGS'ye girip 140 veya daha fazla puan alanlar, ÖSYS merkezi yerleştirmede, yükseköğretim programları arasından tercih yapacak. Tercihler, bireysel olarak yapılacak. Adaylar, tercihlerini İnternet üzerinden elektronik ortamda göndererek tercih bildirimini tamamlayacak. Tercih yaparak bir yükseköğretim programına yerleşen adaylar ise 3-7 Ağustos 2015 tarihleri a rasında kayıt işlemlerini tamamlayacak.
Özel yeteneğe 25 bin kontenjan
4 yıllık lisans programlarında 2014'te 414 bin 244 kontenjan ayrılmıştı, bu yıl 422 bin 305 kontenjana yer verildi. Bu kontenjanların 329 bin 478'i devlet, 79 bin 461'i vakıf, 13 bin 366'sı ise KKTC üniversitelerine ayrıldı. Önlisans programlarında kontenjan sayısı ise 364 binden 379 bine yükseltildi. Özel yetenek bölümlerine ise 25 bin 803 kontenjan verildi.
207 bin kişi barajı aşamadı
2014 yılında hiçbir puan türünden 140 barajını aşamayan öğrenci sayısı 188 bin iken bu rakam 2015 yılında 207 bine çıktı. 180 baraj puanını da değerlendirirsek eğer; 2014 yılında hiçbir puan türünden 180 barajını geçemeyen öğrenci sayısı 527 bin iken bu rakam 2015 YGS'de 618 bin oldu.
Sen bilmezsin demek yanlış
Uzman psikolog Uğurkan Ulutürk, tercih sürecinde anne babalara şu tavsiyelerde bulundu: “Eleştiri-küçümseme veya 'sen bilmezsin' şeklinde yargılamalar anne-baba tarafından olabileceği gibi bazen de öğrencilerin ailelerine karşı tutumları bu yönde olmaktadır. Bunun yerine herkesin görüşlerini ifade etmesi çözümü kolaylaştıracaktır. Ayrıca tercih döneminde aile tüm sorumluluğu eline almamalı, öğrenci bu sorumluluğu üstlenmelidir. Anne babalar kendi beklentilerine göre değil; çocuklarının beklentilerine ve mesleğe uygunluklarına göre tercihlerini ifade etmelidir."
Yol haritası
* Kılavuzun 3.sayfasından hangi tablolardan tercih yapabileceğinizi öğrenin.
* Tercih etmek istediğiniz programları kılavuzdan kodlarını doğru aktararak listeleyin. Bu listede üniversite adı, program adı, taban puanı, başarı sırası, kontenjan bilgileri bulunmalı.
*Geniş bir liste üzerinde çalışarak 30 tercihlik liste oluşturmaya çalışın. Bunun için ilgili puan türünde kendi başarı sıranızı ve programın başarı sırasını dikkate alın.
*Aynı puan türündeki programların kendi içinde sıralı olmasına dikkat edin.
En büyük hata dikkatsizlik
* Kişinin seçmek istediği üniversite hakkında detaylı bilgi sahibi olmaması
* Öğrencinin kendi yetenek ve isteklerini bilmeden mesleki tercih yapması
* Seçilen yükseköğretim programının özel koşullarını gözden geçirilmemesi
* “Puanım kaybolmasın" anlayışı ile öğrencilerin girmek istediği değil, puanının yettiği daha yüksek puanla öğrenci alan bir programı tercih etmesi
* Öğrencinin programların puan türleri ile kendi puanlarının dikkate almaksızın tercih yapması
Kaynak: Yeni Şafak
- 0SEVDİM
- 0ALKIŞ
- 0KOMİK
- 0İNANILMAZ
- 0ÜZGÜN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın