'Siccin 5' dinî duygularımızı istismar ediyor

Ekonomik ve askeri savaşlardan sonra sinema filmleriyle yapılan algı operasyonuyla insanların vicdanını, düşüncelerini ve dini duygularını istismar etmek isteyenler, Siccin gibi korku filmleriyle sinema severlerin zihinlerini bulandırmaya çalışıyor.

“SAVAŞLAR ARTIK TOPLA TÜFEKLE YAPILMIYOR”

“Bu tür algı yönetimleri sadece bu film için geçerli değil. Bizim gözden kaçırdığımız konu şu, savaşı sadece meydanlarda topla, tüfekle, silahla yapıldığını sanıyoruz” diyen Tiyatro sanatçısı Ahmet Yenilmez, “Artık günümüzde her şey gibi savaşlar da boyut atladı. ABD, bildiğimiz gibi önceden maşalarını kullanarak Türkiye’ye yönelik baskılar uygulardı. Şimdi ise direkt savaş sahnesinde elinde maşa olmadan ülkemizle çatışıyor. En son ekonomik savaşla da bunu bize açıkça gösterdi. Ancak başaramadı. Bu tür filmlerle geçmişten beri algı operasyonları yapılıyor. İnsanlar vicdansız oluyor, dini duyguları köreliyor” diye konuştu.

DEĞER YARGILARIMIZI ZEDELEDİLER

“Bizim savaşı asıl kaybettiğimiz zaman ise geçmişte annelerin mutfakta olduğu babaların işte olduğu zamanlarda televizyonlar da ‘Yaşasın kâinatın hâkimi Himen’ diyerek çocuklarımıza izletilmesi oldu” ifadelerini kullananan Yenilmez,  “Aynı dönemde de Kur’an kurslarına gidilmesi yasaklanmıştı. Burada amaç kâinatın tek hâkiminin kim olduğunun öğrenilmesini yasaklayıp, gelecek nesillerimizi köreltmekti. Değer yargılarımızı, moral değerlerimizi, aidiyet ve mensubiyet değerlerimizi yerle bir etmeye çalıştılar. Şimdi sinema sektöründen ülkemize açılan savaşta, bu tür filmler ile başaramadıklarını başarmak istiyorlar. Bizi din, dil, ırk gözetmeksizin parçalayıp bölerek bu topraklara hâkim olmaya çalışıyorlar. Yurtdışından gelen birçok filmde de belli mesajlar verilerek milletimizin aklını bulandırmaya çalışıyorlar” dedi.

“KUR’AN’DAN AYETLERLE KORKU ÜRETMEK YANLIŞ BİR YÖNTEM”

“Bu tür korku filmlerini izlemiyorum, yapılmasını doğru da bulmuyorum” diye konuşan Yönetmen Mesut Uçakan, “Genelde bu tür filmler bizim sinemamızda var. Bu tür filmlerde dini ön plana çıkararak Kur’an’dan ayetlerle korku üretmek çok yanlış bir yöntem. Bizim dini inancımızla böyle bir film üretmek çok doğru bir davranış değil. Bu korku türü zaten batıdan gelme. Batı’nın bu filmlerde insanların aklının, mantığının almadığı metafizik sırlar karşısında hemen korkuya kapılmasını istismar etmek için kullandığı çalışmalardır” şeklinde konuştu.