Rockçı İmam Ahmet Muhsin Tüzer\'den çarpıcı açıklamalar

Ahmet Muhsin Tüzer (45), Antalya Kaş'ta imamlık yapıyor. O, aynı zamanda rockçı. İlahileri rock tarzında yorumluyor. Grubu "Firock" ile Türkiye ve Amerika'da konserler verdi. Kısa süre önce Portekiz'deki bir müzeden konser daveti aldı ama Diyanet izin vermedi. Ezber bozan sıradışı bir adamın anlattıklarını ilgiyle okuyacaksınız. 

"Bu çağdışı kararı dünyaya nasıl açıklayacaklar?"

-Firock Grubu'nun solisti olarak Portekizdeki Serralves Sanat Müzesi'nde gelecek ay konser vermeniz için davet aldınız ama Diyanet izin vermedi.
Uluslararası düzeyde bir konser için ünlü bir müzeden, Türkiye'deki bir imama teklif geliyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı konuya takdirle ve destekle yaklaşırken benim kurumumun, yani Diyanet İşleri Başkanlığı'nın önce uygun görüp daha sonra "uygun değildir" kararını vermesi manidar. Grubumuzun kurucusu İsveçli matematik profesörü Catherine Christer Hennix geçen yıl Müslüman oldu. Bu anlaşılmaz tutum hem yüce dinimiz İslam hem de ülkemiz açısından çok büyük vebaldir. Bu çağdışı kararı dünyaya nasıl açıklayacaklar?

-Diyanet neyi gerekçe göstererek izin vermedi?
Somut bir gerekçe yok ama bence sebep rockçı imam olmam.

-Ne yapacaksınız?
Neden izin verilmediğini soran bir yazı ilettim Diyanet'e. Gelecek karara göre, yasal hakkımı arayacağım. Mücadeleyi kazanacağım, çünkü haklıyım. Bu konserin ülkemizin kültürel tanıtımına çok anlamlı kazanımları olacak.

"Eşim Müslüman oldu"

-Nasıl bir ailede yetiştiniz?
Antalya Kaş'ta doğdum, muhafazakar bir ailede büyüdüm. Babam imam, dedem din alimiydi. Babamın yönlendirmesi ile Kur'an kursuna ve İmam Hatip Lisesi'ne gittim.

-Eşiniz Ortodoks. Nasıl tanıştınız?
Yerebatan Camii'nde müezzindim, Romanyalı gravür sanatçılarının davetiyle Bükreş'e gitmiştim. Orada eşim Dana Mara ile tanıştım. 1999'da evlendim, 3 yıl sonra eşim Müslüman oldu. Diyanet evliliğimizden de rahatsız olmuştu. Tepki olarak imamlıktan istifa etmiş, ticaret yapmıştım. Sonra yeniden işime döndüm.

"Tehdit, hakaret, iftira..."

-Neden bir imamın müzikle ilgilenmesi acayip olarak algılanıyor?

Millet olarak iç karışıklıklar, parçalanmalar yaşıyoruz. "Bir" olamamanın ve kendimizi geliştiremememin sonuçları bunlar. Ne dinimizi biliyoruz ne yaşamın amacını anlamını! Dünyaya ve egomuza bağımlı yaşadığımız için kavga eksik olmuyor. Buna din de çare olamıyor. Çünkü dini içte değil dışta yaşamaya çalışıyoruz. her birim kendi bilgisini mutlak doğru zannediyor. Okumuyor, araştırmıyor ama farklı düşünce ve projelere kat'i surette karşı çıkıyor. Doğal olarak milletimiz "Rockçı İmam"a tepkisel ve dışlayıcı bakıyor. Herkesin beynindeki din algısı, şeriat seviyesinde. Ama sürekli o noktada kalırsanız ikililikten kurtulamaz, her şeye ben sen gözüyle bakarsınız.

-Muhafazakar çevre size nasıl bakıyor?
Şu ana kadar benimle konuşmak, tanışmak, beni anlamak isteyen muhafazakar insan sayısı bir elin parmaklarını geçmedi. Oysal benimle konuşanda olumsuz düşünce kalmıyor. Önyargı, bir cehalet ürünü. Bu nedenle sosyal medya üzerinden çok tehdit, hakaret, iftira alıyorum. Onları Allah'a havale ediyorum.

"Queen'e hayrandım"

-Müziğe nasıl başladınız?
Dini musikiyle büyüdüm. Güzel Kur'an okuma yarışmasında da 4. oldum. Lisede rock, pop ve sanat müziğine ilgim vardı. Queen'in solisti Freddie Mercury'e hayrandım mesela. Rock'ı bilinçli seçmedim. Özümdeki mana onunla açığa çıktı. Rock tarzında yorumladığım ilahileri gençlere sevdirmek amacındaydım.

"İslam bu haldeyse bunun tek sorumlusu imamlardır"

-Müzik mi, imamlık mı ağır basıyor?
İkisi de! Kur'an eşsiz ilahi beyanlarını, Efendimiz Hz. Muhammed'in mesajlarını, yüksek ahlakını ve evrensel değerlerini taşıyamayan, bu şuurdan yoksun imamlar ve Müslümanlar olarak çok büyük bir vebalin altına giriyoruz. Şu an İslma denince insanların aklına terör, savaş, katliam, korku, cehalet gibi kavramlar geliyor! Hz. Muhammed'in dini hiç bu kadar aşağılanmamıştı. Bırakın uluslararası arenayı, ülkemizde sanatta, bilimde, kültürde, felsefede, müzikte başarı kazanan bir imam tanıdınız mı? Bir imamın, memur sıfatından ve algısından kurtulmadıkça kendisini geliştirmesi, dine insanlığa hizmet etmesi mümkün değil. Oysa imam, adanmış insandır. Ben de kara sakallı, sert bakışlı imam algısını yıkmaya çalışıyorum. Dünyaya bağlı, daha çok kazanma derdinden olan imamların dine ve insanlığa verdiği zararları hiçbir kalp onaramaz. Bugün İslam bu haldeyse bunun tek sorumlusu imamlardır. Kaynak: Röportaj: Kezban Yılmaz / Cumartesi Postası

Grup sayfamıza katılmak için >>> TIKLAYINIZ

DiniHaberler.com.tr