Ramazan'da dilinizi tutmanın 5 yolu

Bismillah
Rabbi Zidnî Ilmen
“Rabbim! İlmimi artır.”

İnsanlar giydiğiniz pahalı elbiseyi veya bindiğiniz lüks arabayı unutabilirler ama söylediğiniz güzel bir sözü veya verdiğiniz nazik bir tavsiyeyi mutlaka hatırlayacaklardır. Oruç tutmak yalnızca bedeninizi yeme içmeden alıkoymak demek değildir. Ramazan, karakterinizi ve ruhunuzu geliştirerek sizi salihler arasına katacak, sizi Allah´ın -subhanehu ve teala- amel, söz ve davranış bakımından sevgisini kazandıracak bir mevkiye ulaştıracak fırsatlar sunmaktadır. Öyleyse amellerimizle sözlerimizin birbirini tutmaması pek anlamlı olmaz. Allah -subhanehu ve teala- oruç tutan fakat kötü söz, gıybet ve iftiradan geri durmayan birini sevmez (1). Sözlerinizi paradan daha bile fazla bir dikkat ve tutumlulukla sarf edin. Peygamber Efendimiz -sallallahu aleyhi ve sellem- asla konuşmasında abartılı değildi. Konuştuğunda anlaşılır, nazik ve söylemek istediği şeyde oldukça netti.

Nazik ifadeler kullanmak ve faydalı hatırlatmalarda bulunmak, sizi alelade insanlardan ayırt eder. Zenginliğiniz, güzelliğiniz ve mevkiniz sizi bir kişi olarak gösterebilir ama nasıl bir karaktere sahip olduğunuz sözlerinizden anlaşılır. Ağzınızdan çıkan her sözün kişiliğinizi şekillendirmede büyük etkisi vardır.

Ramazan kendimizi güzel karakterli iyi bir insan haline getirmede müthiş bir idman süreci olduğundan, bu ayda dilinizi eğitmek için elinizden geleni yapın. Unutmayın ki Allah -subhanehu ve teala- sizin dış görünüşlerinize bakmaz, karakterinize bakar (2).

1- Zaman kıymetlidir

Arkadaşların, konu-komşunun, akrabaların yaptığı dedikodularla vaktinizi harcamayın. Klişe bir söz gibi gelse bile kendimize sürekli hatırlatmalıyız ki bu dünyadaki ömrümüzün ne zaman biteceğini bilmiyoruz. Ölüm meleğinin canınızı dedikodu yaparken almasını istemezsiniz. Bu dünyadan Kur´an okurken veya zikir halinde ayrılmak çok daha güzel olurdu.

Kıymetli saatlerini, günlerini, haftalarını hatta ay ve yıllarını ahireti için bir şey yapmaksızın geçiren insanlar var. Düşünün bir, bunların çoğu aslında ne bu dünya ne sonrası için fayda sağlayabiliyor; çünkü hayat koşturmacası içinde ölüm onları ansızın yakalayıveriyor ve hesap gününde Allah´a sunabilecekleri yeterince salih amel biriktirmemekten pişman haldeler… Öyleyse dilinizi sonsuz cennet bahçelerindeki yerinizi de, cehennem ateşindeki yerinizi de hazırlamak için kullanmanız mümkün. Seçim sizin.

2- Kendinizi zikir ve duaya verin

Gıybet ve dedikodudan kendinizi alıkoymakta zorlanıyorsanız, dua edin. Hepimizin öyle veya böyle bir zayıf noktası var, bu yüzden dilinizi kontrol edemiyorsunuz diye kendinizi kötü hissetmek zorunda değilsiniz. Allah´a -subhanehu veteala- dilinizi hayırlı işlerde kullanmakta size yardım etmesi için dua edin. Bunu sürekli yaptığınız bir alışkanlık edinin. Böylece dilinizi faydasız konuşmadan alıkoymuş olacaksınız. Allah´tan bir şey isterken bilinçli bir gönülle istediğinize de emin olun, zira Allah -subhanehu veteala- robotvari bir tekrarlamayla ağzınızdan çıkan sözlerden ziyade, kalbinizin samimiyetini dikkate alır.

3- Kalbinizi arındırın

Sağlam, temiz bir kalbe sahip olmanın dilimizi kontrol etmeyle alakası, kısaca söyleyecek olursak, söylediğimiz ve düşündüğümüz şeylerin kalpten birer yansıma olmalarıdır. İşte duyguların beşiği ve karakterinizi tanımlayan şey odur. Temiz bir kalbe sahip olmak, gıybet ve iftiradan arınmış bir dile sahip olmanın ön koşuludur. Arkadan çekiştirme, iftira ve kıskançlık gibi kötü düşünce, niyet ve hislerin çoğu kalbimizde konuşlandırıp büyüttüğümüz düşüncelerden kaynaklanır.

O halde kalbinizi zikir ve tövbe ile arındırın. Rabbimizi tesbih etmekle meşgul bir kalbin boş konuşmaya zamanı olmayacaktır. Allah´ı, kuluna verdiği zamanı O´na hamd ve senada bulunarak geçirdiğini görmek kadar memnun eden bir şey yoktur. Rabbinizle konuşmayı alışkanlık edinin.

4- Cenneti kim istemez?

Peki, size yarım gün boyunca güzel sözlerden başka bir şey konuşmamanız karşılığında hayallerinizdeki işi, kıyafeti, arabayı vs. vadetsek? Eminim bu vaadi elde etmek için hayır konuşmaya son derece kararlı olurdunuz.

Sehl bin Sad´dan rivayet edildiğine göre, Rasulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- buyurdular:

“Kim bana iki bacağı arası ile iki dudağı arasını garanti ederse, ben de ona cenneti garanti ederim.”
[Buhari]

Şimdi, dilinizi tutarak ve yalnızca güzel sözler söyleyerek cenneti kazanmak istemez misiniz? Nihai mükafat işte budur! Bu dünyadaki kalışınız ancak bir gün veya günün bir kısmı kadardır. Öyleyse günün bir kısmı kadar olsun hayır konuşmak veya susmak istemez misiniz?

5- Salih arkadaşlar

Dilinizi kontrol altına almada doğru arkadaş çevresi ile hemhal olmanın hayati önemi vardır. Arkadaşlarınızın konuştuklarının, sizin ağzınızdan çıkacaklar üzerine *her daim* doğrudan etkisi vardır. Etrafınızı doğru arkadaşlarla çevreleyin; İmanınızın zayıf düştüğü günlerde sizi tutup kaldıracak, Allah´a -subhanehu ve teala- yaklaştıracak arkadaşlarla. Eğer böyle salih dostlar bulmada zorlanıyorsanız, Allah´a -subhanehu ve teala- size yardım etmesi için bolca dua edin. O´nun yardımı her zaman yakındır.

Amel Defteri

Unutmayın ki ağzından, kaleminizden, klavyenizden çıkan her harf kaydediliyor ve Hesap Günü´nde onlardan sorumlu olacaksınız.

Ebu Hureyre´nin -radıyallahu anh- rivayet ettiğine göre, Rasulullah -sallallahu aleyhi vesellem-: “Müflis kimdir, biliyor musunuz?” diye sordu. Ashab:

– Bizim aramızda müflis, parası ve malı olmayan kimsedir, dediler. Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem:

“Şüphesiz ki ümmetimin müflisi, kıyamet günü namaz, oruç ve zekat sevabıyla gelip, fakat şuna sövüp, buna zina isnat ve iftirası yapıp, şunun malını yiyip, bunun kanını döküp, şunu dövüp, bu sebeple iyiliklerinin sevabı şuna buna verilen ve üzerindeki kul hakları bitmeden sevapları biterse, hak sahiplerinin günahları kendisine yükletilip sonra da cehenneme atılan kimsedir” buyurdular. [Muslim]

Ahiret gününde salih amellerinizi başkalarına dağıtmak istemezsiniz değil mi? Öyleyse amel defterinizi Allah´ın hoşuna giden güzel sözlerle doldurun. Allah -subhanehu ve teala- salih bir karaktere ulaşmamıza, dilimizi de O´nun tesbih ve takdisiyle meşgul kılmakta bizlere yardım etsin. Amin!