Kızıma Adet Dönemini Nasıl Anlatmalıyım?

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
0
Kızım dokuz yaşında ve hızlı gelişiyor. Bir gün vücudunda ve kendinde bazı değişiklikler olacağını, bu durumda ne yapması gerektiğini korkutmadan nasıl anlatmalıyım?

Grup sayfamıza katılmak için >>> TIKLAYINIZ

DiniHaberler.com.tr:  Soru:

Kızım dokuz yaşında ve hızlı gelişiyor. Bir gün vücudunda ve kendinde bazı değişiklikler olacağını, bu durumda ne yapması gerektiğini korkutmadan nasıl anlatmalıyım?

Cevap:

Sevgili kardeşim, dokuz yaş ergenlik için erken bir yaş.. Erken ergenlik belirtileri varsa lütfen en kısa zamanda bu konuda tedbir alın.. Ayrıntılar için şuradan bilgi edinebilirsiniz..

Normal şartlarda ergenlik yaşı gelen bir kız çocuğuna şu şekilde davranılmalıdır:

1-Anne, kızındaki bedensel ve ruhsal değişimleri gözlemleyerek ne zaman adet göreceğini tahminen bilebilir.

İlk konuşma ve bilgilendirme, özel bir görüşme, gizli kapaklı bir oturum şeklinde değil, çocuğu tedirgin etmeyecek rahat bir ortamda yapılmalıdır. Örneğin anne kızıyla birlikte herhangi bir iş yaparken, baş başa iken, sohbet esnasında; “Biliyor musun, artık büyüdün.. Ne güzel bana yardım ediyorsun, yükümü hafifletiyorsun..” gibi iltifatlardan sonra “Yakında genç kızlığa adım atacaksın” şeklinde gayet kısa, yumuşak ve mutedil bir konuşma yapılmalıdır.

Zaten kız çocuğu, bir şekilde annesinden, ablalarından veya arkadaşlarından dolayı bu konuya çok da yabancı değildir.

2-Ergenlik dönemi öncesinde veya dönem içinde kız çocukları anneleri ve ablalarıyla bu tarz konuları konuşmaya meraklı olurlar. Çocuğun soruları engellenmemeli, merak ettiği şeyler merakı nispetince giderilmelidir.

3-Kız çocuğunun sorularının başında; “Neden?” sorusu gelir.. Yani “Olmasa olmaz mıydı? Ne gerek var? Bu kötü bir şey..” diye düşünebilir. Annenin buna cevabı; “Kızlar, ileride anne olabilmeleri için vakti geldiğinde bedensel bir takım farklılıklar görürler. Her ay olan kanamalar da bu durumun birer işaretidir” vb. olmalıdır.

4-Bazı anneler bilinçsizce; “Artık adet gördün, evlensen hamile kalabilirsin, sen de bir kadın sayılırsın, aman erkeklerden şöyle uzak dur, sakın kendine dokundurma” gibi itici cümleler kurarak güya kızlarını korumaya çalışırlar. Fakat Müslüman bir kızın haya ve tesettür eğitimi, böylesi basit ve bayağı cümlelerle verilmez.

5-Bu dönemde çocuğun; “Nasıl olacak? Çok kan akacak mı? Acır mı? Hadi dışarıda iken kanama gelirse? O zaman ne yaparım?” gibi çok normal endişeleri olacaktır. Anne, bu sorulara hafif tebessümüyle, rahatlatıcı tavırlarıyla cevap vermeli, kanamanın ilk başta çok hafif olacağını ama yine de hazırlıklı olmak isterse çantasında ped bulundurabileceğini vs. anlatmalıdır.

6-Bu dönemde en önemli olan şey, çocuğun sorularına yalın bir dille cevap verilmesidir. Çocuk, sadece merak ettiğini almalıdır. Yoksa kimi tecrübesiz anneler gibi; “Daha bunlar bir şey mi? Evlilikte şöyle oluyor. Doğumda böyle oluyor” gibi tamamen gereksiz konular anlatılmamalıdır. Adet görecek kız, sadece adet dönemi bilgisini almalıdır. Evlilik çağına gelen, evlilik bilgisini, hamile olan da doğum bilgisini almalıdır. Çünkü erken bilgi, çocuğa yük olmaktan ve aklını karıştırmaktan başka bir işe yaramaz.

7-İlk kanama görüldükten sonra da anne kızını çağırarak; “Hadi seninle baş başa özel bir muhabbet edelim” diyerek kızını karşına almalıdır.

Bu konuşmada;

-“Artık bir genç kız oluyorsun. Seninle bundan sonra konuşacak, paylaşacak o kadar çok şeyimiz var ki.. Biliyor musun, bir genç kız annenin en büyük sırdaşı demektir..

-“Artık sen her sözüne güvenilecek, saygı duyulacak, kendisine sır verilecek, en değerli eşyalar emanet edilecek bir çağa geldin..”

-“Bu sadece bizim için değil, Allah katında da böyle.. Bundan böyle Allah seni huzuruna bir çocuk olarak değil, tertemiz, pırıl pırıl bir genç kız olarak kabul edecek.. Namazlarını, oruçlarını, yaptığın iyilikleri, duaları.. Tabii değerli olmak demek sorumlu olmak demek.. Bundan böyle senden namazlarında ve diğer ibadetlerinde daha fazla titizlik beklenecek..”

-“Bir genç kız demek, inci demek, elmas demek, ailenin en değerlisi demek.. Onun için korunmalı, ona kimse yan gözle bakmamalı, hiç kimse ulaşamamalı.. Bunun için Allah senden tesettür bekliyor.. Bu güne kadar elbette başörtünü örttün, giyim-kuşamına dikkat ettin.. Ama bu günden sonra taviz yok, ihmal yok.. Sen Hz. Meryem gibi Allah’a adanmış, tertemiz büyüyeceksin inşallah..”

-“Tesettürün konusunda bazen benden bile daha hassas davranacağına eminim.. Fakat bazen de düşünemediğin şeyler olabilir.. Ben eksiklerimi senin uyarılarınla gidermekten çok büyük memnuniyet duyarım.. Biz bu yolda birbirimizin yoldaşıyız artık.. Birbirimize hep iyiliklerde, güzellikle yardımcı olacağız.. Ben de sana “Kızım şu konuya dikkat et” dediğimde, bazen beni anlamasan bile ileride seni ne kadar titizlikle koruduğumu göreceksin.”

-“Bundan böyle vücudunda karşılaşacağın değişiklikler şunlar şunlar olacak.. Adet dönemin şu şu şekillerde seyredecek.. Zamanla her şey rayına oturacak.. Temizliğin, abdest ve guslün şu şekillerde olacak.. Artık senin de bir fıkhın var, kendine ait bu fıkhı seninle beraber şu kitaplardan okuyup öğrenebiliriz..”

-“Bu durum elbette genç kızlara ve bayanlara has bir durumdur.. Yani özeldir, mahremdir.. Onun için ulu orta konuşulmamalıdır.. Herkesin bu dönemimizden haberdar olması uygun değildir.. Bu gizliliği koruyacak şekilde temizlik malzemelerimizi özel dolaplarımızda bulundurmalı, kıyafetlerimizin titizliğine de dikkat etmeliyiz..”

Şeklinde öncelikle yaşanılan halin anlamı, amacı, çocuğa verilen değerlilik ve statü konuşulmalı, bunlara vurgu yapıldıktan sonra diğer biyolojik bilgiler basitçe verilmelidir..

DİKKAT;

Eğer anne, kızıyla yüz-göz olmuş biriyse, hiçbir konuda anlaşamıyorlarsa “ergenlik dönemi” gibi çok özel bir konuyu paylaşmalarına gerek yoktur.. Bu durumda annenin yapabileceği en iyi şey, kızının değer verdiği bir ablası veya teyzesi gibi başka bir bayandan destek alarak kızına dolaylı yoldan yardımcı olmaktır..

Anne, çocukluk döneminde kızıyla iyi bir bağ kurabilmişse, ergenlik dönemi onları birbirine yaklaştırır, arkadaş ve sırdaş yapar.. Eğer anne-çocuk arasındaki bağ sıkıntılıysa, ergenlik dönemine ait konularda çocuk annesine bir şey sormaz, merakını başka şekillerde gidermeye çalışır. Hatta adet dönemlerini annesinden gizler.. Bu konuyu annesiyle konuşmaktan nefret eder, sürekli kaçış yolları arar..

DİKKAT;

İlk dönemde kızların bu konuda utangaç olmaları ve annelerine; “Sakın kimseye söyleme” diye tembih etmeleri çok normaldir.. Anne, eğer kızının bu hassasiyetine dikkat etmiyorsa, gerek direkt gerekse dolaylı yollardan başkalarına kızının ergenliğe girdiğini söylüyorsa, çocuk anneye güvenini yitirir ve bundan sonra hayatının özellerini sürekli annesinden saklar..

Kaynak: Müslüman Anneler

Anahtar Kelimeler:

  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN
Bir Annenin 4 Çocuğu ile Okulsuz Eğitim HikayesiÖnceki Haber

Bir Annenin 4 Çocuğu ile Okulsuz Eğitim...

Diyanet 26.08.2016 Tarihli Cuma Hutbesi okunacak hutbe..Sonraki Haber

Diyanet 26.08.2016 Tarihli Cuma Hutbesi...

Yorum Yazın

Başka haber bulunmuyor!