Her Gün Bir Ayet Bir Hadis

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
0
Hergüne bir ayet bir hadis, bir kıssa, bir söz, bir dua... Hepsi burada... Bugünkü Konumuz, YETİM, ayet, hadis, kıssa ve cuma resimleri...

Grup sayfamıza katılmak için >>> TIKLAYINIZ

Günün Duası

لّٰهُمَّ إِنِّي أَعُوذُ بِكَ مِنَ الْهَمِّ وَالْحُزْنِ وَأَعُوذُ بِكَ مِنَ الْعَجْزِ وَالْكَسَلِ
وَأَعُوذُ بِكَ مِنَ الْجُبْنِ وَالْبُخْلِ وَأَعُوذُ بِكَ مِنْ غَلَبَةِ الدَّيْنِ وَقَهْرِ الرِّجَالِ
قَالَ فَفَعَلْتُ ذٰلِكَ فَأَذْهَبَ الٰهّلُ هَمِّي وَقَضَى عَنِّي دَيْنِي
“Allah’ım! Kederden ve hüzünden Sana sığınırım, acizlikten ve tembellikten Sana sığınırım, korkaklıktan ve cimrilikten Sana sığınırım, borç altında

BİR AYET

Hani, biz İsrailoğulları’ndan, “Allah’tan başkasına ibadet etmeyeceksiniz, anne babaya, yakınlara, yetimlere, yoksullara iyilik edeceksiniz, herkese güzel sözler söyleyeceksiniz, namazı kılacaksınız, zekâtı vereceksiniz” diye söz almıştık. Sonra pek azınız hariç, yüz çevirerek sözünüzden döndünüz. (Bakara - 83)

BİR HADİS 

 
 

 Sehl İbni Sad (Allah Ondan razı olsun)’dan rivayete göre Rasulullah (sallallahu aleyhi vesellem): “Ben ve yetimi kollayıp gözetleyen kimse cennette şöyle beraberce bulunacağız”, buyurdu ve işaret parmağıyla orta parmağını biraz açarak işaret etti. (Buhari, talak 25)

 

KISSA

İmâm-ı Âzam Hazretleri’nin, tıpkı ashâb-ı kirâm gibi kendisini toplumdan mes’ûl hisseden yüce bir İslâm şahsiyeti sergilediği şu misâl, bizler için güzel bir numûnedir:

İmâm-ı Âzam Ebû Hanîfe Hazretleri’nin komşularından ayyaş bir genç vardı. Bu genç, sabahtan akşama kadar içer, geceleri de yerinde duramaz nâralar atıp küfürler savurarak etrâf dayanılmaz derecede rahatsız ederdi.

Bir gece gencin attığı nâralar kesilince, İmam sabahleyin gidip gencin başına bir hâl gelip gelmediğini araştırdı. Arkadaşları, içki yüzünden kavgaya karışıp hapse atıldığını söylediler. Ebû Hanîfe Hazretleri bu duruma çok üzüldü. Hapishâneye giderek yetkililerden onu serbest bırakmalarını ricâ etti. Memurlar ancak kefâlet ile serbest bırakabileceklerini söyleyince İmâm-ı Âzam Hazretleri kefil oldu ve sarhoş komşusunu hapisten kurtardı.

Durumu öğrenen genç, derhâl İmâm’ın yanına koşup nedâmet gözyaşları döktü. Artık içkiye tevbe ettiğini söyledi. Bundan sonra ona lâyık bir komşu ve talebe olacağına söz verdi. Büyük İmâm, gence şefkatle baktı ve hüzünlü bir sesle:

“–Delikanlı; görüyorsun ya, seni gerçekten biz ziyân ettik! Sana ulaşma gayretini gösteremedik. Asıl sen bize hakkını helâl et!” dedi.

İmâm-ı Âzam Hazretlerinin bu şuurunu en güzel şekilde kavrayarak hayatımıza tatbîk etmeye ne kadar muhtâcız! Zîrâ sokakların insafı na terk edilmiş tinerci çocuklar, uyuşturucu kullanan gençler ve yetimhânelerdeki kimsesizler de bizim yavrularımızdır. Daha birçoğu rüşdüne ermemiş bu çocuklar, bu tâze bahar dalı gibi bedenler, göz göre göre, yavaş yavaş toplumun mezbeleliklerine itilmektedirler. Soludukları zehirle ciğerlerini yakmakta, beyinlerini ve kalbî fonksiyonlarını imhâ etmektedirler. Laçkalaşmış sinirleriyle topluma düşman kesilerek çetelerin elemanları hâline gelmektedirler. Onlara din, ahlâk ve vatanperverlik duygularını veremediğimiz için kendimizi vicdânen ne kadar mes’ûl hissedebiliyoruz?

Yüksek duygulu, ince rûhlu mü’minlerin, yardıma muhtaç, kimsesiz ve himâyesiz yetimlerin yanında olmaları zarûrîdir. Mü’minin, muhtaçları arayıp bulması, maddî ve mânevî olarak onlarla ilgilenmesi, bilhassa onlara İslâm’ın güler yüzünü göstermesi îcâb eder. Yetimi ve muhtâcı arayıp bulan, onların başını okşayan Hazret-i Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’i düşünmelidir. Zîrâ Âlemlerin Sultânı Efendimiz -aleyhissalâtü vesselâm- da bir yetim idi.

Yâ Rabbi! Kalblerimizi, Hâlık’tan ötürü mahlûkâta şefkat, merhamet ve hamiyetin menbaı eyle! Günah ve kusurlarımızı, sevap ve güzelliklere tebdîl eyle! Zamânımızın nezâketi sebebiyle hakka ve hayra dâveti, mazlumlara, bîçârelere hizmeti, üzerimize terettüb ettiği nisbette îfâ ederek huzûr-i ilâhinde beraat edebilmeyi cümlemize nasîb eyle!

 

Âmîn!

BİR SÖZ

Sâdî-i Şirâzî, yetimler ve dertliler için intibâha dâvet ederek:

“Yetimlerin ağlamasından, dertli gönüllerin âhından sakının!” der.

RESİMLER

 

“Bir kimse sırf ALLAH rızası için bir yetimin başını okşarsa, elinin dokunduğu her saç teline karşılık ona sevap vardır!”
Kaynak: (Ahmed İbn Hanbel, Müsned, V, 250)

Grup sayfamıza katılmak için >>> TIKLAYINIZ

 
 
 
 

BİR DUA

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Yasal Uyarı: Yayınlanan yazı ve haberin tüm hakları Dinihaberler.com.tr'ye aittir. Özel izin alınmadan yazı ve haber hiçbir şekilde kullanılamaz. Ancak yazı ve haberin bir kısmı aktif link verilerek alıntılanabilir.  Açık kaynak göstermeden yapılan alıntılar için yasal takip uygulanacaktır.
Anahtar Kelimeler:

  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN
Sare Davutoğlu, Annesi Refia Hatun Adına Kur’an Kursu AçtıÖnceki Haber

Sare Davutoğlu, Annesi Refia Hatun Adına...

Tarihte bugün: Osmanlı Kafkasya Cephesinde geri çekildiSonraki Haber

Tarihte bugün: Osmanlı Kafkasya Cephesin...

Yorum Yazın

Başka haber bulunmuyor!