Emanete Riayet için Sekiz Madde
Mü’min; emanetin önemini, değerini, şerefini bilir ve emanete riâyet eder.
Grup sayfamıza katılmak için >>> TIKLAYINIZ
Mü’min; emanetin önemini, değerini, şerefini bilir ve emanete riâyet eder.
Cenâb-ı Hak buyuruyor: “Biz emaneti, göklere, yere ve dağlara teklif ettik de onlar bunu yüklenmekten çekindiler, (sorumluluğundan) korktular. Onu insan yüklendi. Doğrusu o çok zalim, çok cahildir.” (Ahzâb, 72)
Rasûlullah (sav) buyurdular: “Münafığın alâmeti üçtür: Konuşunca yalan söyler, söz verince sözünden cayar, kendisine bir şey emanet edildiğinde hıyanet eder.” (Buhârî, Îmân 24; Müslim, Îmân 107-108.)
Allah Teâlâ emaneti yaratınca, onu önce göklere, yere ve dağlara teklif etti; emanetin sorumluluğunu hiçbiri yüklenmek istemedi; fakat insan emaneti yüklenmekten çekinmedi.
Böylece insanoğlu hem büyük bir sorumluluğu üstlendi hem de Allah’ın emirlerine muhatap olduğu için üstün bir şeref kazandı.
EMANETE RİÂYET ÎMÂNIN TESCİLİ
Mü’minlerin imânını tescil eden, emânete riâyetin 8 maddesi;
- Abdesti olmayanın namazı olmayacağı gibi, emanete riâyet etmeyenin de îmânından söz edilemeyeceğini bilir ve emanete kesinlikle hıyânet etmez.
- Mü’min; emanetin önemini, değerini, şerefini bilir ve emanete riâyet eder.
- Emaneti gözeten kimsenin ebedî kurtuluşa ereceğini hatırından çıkarmaz.
- Bu konuda Peygamberini kendisine örnek alır; onun gibi emîn adam olmaya, herkesin güvenini ve Allah’ın rızâsını kazanmaya çalışır.
- Sorumlu olduğunu her zaman hisseder.
- İnsan nefsinin başkalarına haksızlık etmeye meyilli olduğunu bilir ve nefsin bu tür duygularını frenler.
- Mü’min, emanete hıyânet etmenin münafığın, yani içinden kâfir olduğu halde dışından Müslüman görünen kimsenin özelliği olduğunu unutmaz.
- Üstesinden gelemeyeceği bir emaneti kabul etmez.
Kaynak: Prof. Dr. M. Yaşar Kandemir, Peygamberimin Sevdiği Müslüman, Erkam Yayınları
- 0SEVDİM
- 0ALKIŞ
- 0KOMİK
- 0İNANILMAZ
- 0ÜZGÜN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın