Dikkat Çekici Hikayeleriyle İngiltere'deki 6 Tarihi Cami

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
Dikkat Çekici Hikayeleriyle İngiltere'deki 6 Tarihi Cami
İngiltere’de yaklaşık 1500 cami var ancak bu camilerin ’den daha azı cami olarak kullanılma maksadıyla inşa edilmiş. Kimi zaman nefret suçlarının hedefi olan, kimi zaman da çokkültürlülüğün simgesi olarak gösterilen İngiltere’deki camilerden birkaçının kurulma/dönüşme hikâyesini Dilara Yabul yazdı.

İslam coğrafyasında “inanç” aynı olsa da kültür çeşitlilik arz eder, cami mimarisi de pek doğal olarak bundan payını alır. Afrika’daki bir cami ile Bosna’daki bir cami birbirinden epey farklıdır. Bunda sakıncalı olan herhangi bir şey de yok, İslam kültürünün temel nitelikleri zedelenmeden mahallî ürün üretmek mümkün olmalı. Dolayısıyla cami mimarisi İslam dünyasındaki yerel kültürleri doğrudan yansıtan bir özelliğe sahiptir. Ayrıca camilere bakarak bölgenin tarihiyle ilgili dolaylı yoldan bilgi edinmek de mümkün.

İngiltere’de yaklaşık 1500 cami var ancak bu camilerin %20’den daha azı cami olarak kullanılma maksadıyla inşa edilmiş. Peki bu ne demek? Bu, İngiltere’de cami olarak kullanılan yapıların ekserisinin evden, apartmandan ya da işyerinden mescide/camiye dönüştürüldüğü manasına geliyor. Ayrıca 1500 caminin çoğu, artan Müslüman göçüne paralel olarak son on yılda kullanıma açılmış. Kimi zaman nefret suçlarının hedefi olan, kimi zaman da çokkültürlülüğün simgesi olarak gösterilen İngiltere’deki camilerden birkaçının kurulma/dönüşme hikâyesine yakından bakmak istedik.

Tüm Müslümanlar için çok önemli bir isim 

İngiltere’nin cami olarak kullanılan ilk yapısı Liverpool’da 1830’larda inşa edilen Brougham Terrace. 1889 yılında sonradan Müslüman olmuş bir hukuk müşaviri olan William Henry Quilliam tarafından Liverpool İslam Enstitüsüyapılmak üzere satın alınmış ve binanın arka tarafına doğru yapılan genişletme çalışmaları sonrasında hem enstitü hem de cami olarak kullanılmaya başlanmış.

Quilliam, Müslüman olduktan sonra ismini Abdullah olarak değiştirdiği için, 1891 yılından beri resmi olarak cami statüsünde olan bu yapı William Abdullah Quilliam Camii olarak da anılıyor.

William Henry “Abdullah” Quilliam, esasında tüm Müslümanlar için çok önemli bir isim. İngiltere’de pek çok kişinin hidayetine vesile olmasının dışında, II. Abdülhamidtarafından Britanya Şeyhülislamı olarak atanması, onu bizim için mühim bir şahsiyet kılıyor. İngiltere’nin ilk ve son şeyhülislamı olan Quilliam hakkında daha fazla bilgi edinmek için Mustafa Runyun’un bu ayrıntılı yazısına müracaat edebilirsiniz.

Evden bozma camilerin en eski örneklerinden biri de Bradford’da

İngiltere’de cami olarak kullanılan yapıların çoğunluğun evlerin vakfedilmesi ya da Müslümanlarca satın alınması sonucu bu amaca hizmet etmeye başladığını söylemiştik. Evlerde hâlihazırda bulunan banyo, abdest almak için kullanılmaya müsaittir ve evin ayrı odaları kadın ve erkekler tarafından kendi aralarında ders yapmak için kullanıldığından evin parçalı yapısı sıkıntı yaratmaz. Ancak Müslümanlar çoğaldığında mescidin/caminin daha fazla kişiye hizmet etmesi gerektiğinden evden bozma camilerde duvarlar kırılarak tüm ev, mescidden ve çalışma odasından ibaret olacak şekilde iki odalı hâle getirilir. Bunun örneklerinden biri Bradford’daki Howard Sokağı Camii.

Bradford şehrinin ilk camisi olan yapı, 19. yüzyılın ortalarında yapılmış ve 1958 yılında Pakistanlı Müslümanlar Birliği tarafından camiye çevrilmiş. Zamanla ihtiyaca binaen iki yandaki evler de satın alınmış ve üç binanın ilk katındaki duvarlar kırılarak büyük bir mescid hâline getirilmiş. William Abdullah Quilliam Camii gibi bu cami de koruma altına alınmış yapılardan.

Kiliseden sinagoga, sinagogtan camiye dönüşen yapı 

İngiltere’de camiye dönüştürülen binalar arasında sadece evler yok; kiliseler, okullar ve hatta sinemalar da sonradan cami olarak kullanılan yapılar arasında. Bu gibi binaların geniş alanları olduğu için özellikle cuma namazlarına çok müsaitler ve bu yüzden tercih ediliyorlar. Şimdilerde Brick Lane Camii olarak anılan yapının tarihine baktığımız zaman yereldeki değişimi de inceleme fırsatı yakalıyoruz. Hikayemiz dinî baskı ve ipek ile başlıyor.

Kral 16. Louis’nin Protestanların özgürce ibadet etmelerini teminat altına alan 1598 Nantes Fermanı’nı hükümsüz kılması ile birlikte, 1685 yılında Fransa’da Protestan Reformist Kilisesi’ne bağlı olan nüfus İngiltere’ye göç etmeye başlarlar ve burada ipek dokumacılığı işini devralırlar. Spitalfields’te yoğunlaşan Fransız Protestan nüfusu sebebiyle bu bölgede pek çok Fransız Protestan kilisesi inşa edilir ve 1743’te de halihazırdaki Brick Lane Camii kurulur. Tabii o zamanlar bir Fransız Protestan Şapeli’dir…

1800’lerin başında Yahudiler arasında Hristiyanlığı yayma amacı güden Evanjeliklerin ana merkezi olan yapı, 1819 yılında Wesleyan Metodist Kilise tarafından kullanılmaya başlanır. 1800’lerin sonlarında Doğu Avrupa’daki baskılardan kaçan pek çok Yahudi, Spitalfields bölgesine yerleşir; tıpkı Fransız Protestanların 17. yüzyılda yaptıkları gibi. Böylece şapel olarak hayatına başlayan yapı, Yahudiler tarafından ‘Büyük Sinagog’ olarak kullanılır.

Ancak 1950’lerden itibaren bölgedeki Yahudi nüfusu azalınca, sinagoga giden kesim de gün günden azalır. O dönemde bölgeye özellikle Hindistan ve Bangladeş’ten çok sayıda Müslüman göçmen yerleşir ve sinagog olarak görevini tamamlayan yapı, 1976’dan itibaren de cami olarak hizmet vermeye başlar. Üç dinin de kutsal mekânı olan bu yapının hikâyesi epey enteresan…

İznik çinileri ile kaplı cami

Hikâyesi ilginç camilerden biri de Aziziye Camii. 1913 yılında sinema olarak inşa edilen yapı zaman zaman açılıp kapansa da 1983 yılına kadar sinemaseverlere hizmet vermiş. 1983’te sinema olarak görevi sona erince İngiltere Türk İslam Vakfı tarafından yenileme çalışması yapılarak camiye çevrilmiş. Osmanlı tarzı bir cami görünümüne kavuşması amaçlanan yapıda, dış cephe bu amaçla İznik çinileri ile kaplanmış. Yaklaşık 2000 kişinin namaz kılabildiği bir alana sahip olan camide ‘helal’ kasap, haftasonları eğitim veren bir eğitim merkezi, düğün salonu ve restoran da bulunuyor. Aziziye Camii de yukarıda bahsi geçen diğer yapılar gibi İngiliz hükümeti tarafından koruma altına alınan yapılardan

.

Medrese eğitimi gören Macar Yahudisi

Diğer bahsedeceğimiz cami bir kadın nevvâbın ismini taşıyan Şah Cihan Camii. Kuzey Avrupa’da Müslümanlara hizmet amacıyla inşa edilmiş ilk cami olma özelliğini taşıyan bu yapı, sonradan camiye dönüştürülmüş değil. Londra’nın güney batısında yer alan Surrey’deki cami, 1889 yılında Hint - İslam kültür ve tarihi çalışmalarını derinleştirmek için Doğu Çalışmaları Enstitüsü kurmak isteyen Macar Yahudisi Gottlieb Wilhelm Leitner tarafından kurulmuş.

Burada Gottlieb Wilhelm Leitner’den kısaca bahsetmek gerekir, çünkü babasının vefatından sonra annesiyle birlikte İstanbul’a yerleşip burada medrese eğitimi gören biri kendisi. Henüz 15 yaşındayken 8 dili akıcı bir şekilde konuşabildiği ve Kur’ân-ı Kerîm’in büyük bir bölümünü hıfzettiği kaydediliyor ancak Müslüman olup olmadığı konusunda kesin bir bilgi söz konusu değil. Yine de enstitüyü ve camiyi kurmak için Hindistan’daki Bopal Sultanlığı’nın nevvâbı olan Şah Cihan Begüm Sultan ile görüşüp ondan mali yardım alıyor ve İngiltere ve Kuzey Afrika’nın ilk camii de böylece inşa edilmiş oluyor. Caminin mimarı da bir gayrimüslim olan William Isaac Chambers.

Bu yazıda bahsi geçebilecek bir diğer cami de Fazl Camii ancak Deniz Baran bu camiyi müstakil bir yazı olarak detaylı bir şekilde ele almış. O yüzden, bize sadece bu güzel metne atıf yapmak düşer.

Böylece İngiltere’deki camilerden bize göre dikkat çekici hikâyeye sahip olanların birkaçından bahsettiğimiz yazıyı hitama erdiriyoruz. İyi okumalar dileriz.

 

Dilara Yabul


  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN
10 Üniversite Bölünüyor, 5 Yeni Üniversite KuruluyorÖnceki Haber

10 Üniversite Bölünüyor, 5 Yeni Üniversi...

2018 KPSS Başvuru Ve Sınav Tarihleri Açıklandı!Sonraki Haber

2018 KPSS Başvuru Ve Sınav Tarihleri Açı...

Yorum Yazın

Başka haber bulunmuyor!