Bayram Öncesi İhtiyaç Sahiplerini Unutmayalım
İlahiyatçı yazar Hıdır Kartal Hoca, ramazanda birlik ve beraberlik içinde olmamız gerektiğine dikkat çekerek, mülteci kardeşlerimizi de unutmamamızı salık verdi.
Grup sayfamıza katılmak için >>> TIKLAYINIZ
DiniHaberler.com.tr: Şule Altınel
‘Bu mübarek ayda gündüzleri oruç tutarak, Kuran’ı Kerim okuyarak, hayırlı ameller işleyerek geçirmeliyiz. Sık sık birbirimizi ziyaret etmeli, fakir akraba ve komşular varsa onların halini hissetmeliyiz.’
Her gün ‘ramazan sohbetleri’ adı altında yayınladığımız sohbet köşemize bugün İlahiyatçı yazar Hıdır Kartal Hoca’yı konuk ettik. Kartal, ramazanın faziletlerinden günlük ibadetlerimize, imamlara düşen görevlerden fakire yardım edilmesine kadar önemli bilgiler verdi.
■ Hocam, öncelikle Kuran-ı Kerim ayı olan Ramazan ayının faziletleri nelerdir kısaca bahseder misiniz?
Ramazan ayı rahmet ayıdır. Allah Teâlâ ayeti kerimede, “Bu sizden önceki ümmetlere farz kılındığı gibi size de farz kılındı’’ diye buyuruyor. Bu ümmet geçmiş ümmetlerin en hayırlısıdır. Onun için bu ramazan ayını en iyi şekilde değerlendirmemiz lazım. Elimizden geldiği kadar ganimetinden faydalanmalıyız. Gündüzlerini oruçla, gecelerini namazla geçirmeliyiz.
‘KARDEŞLERİMİZE DUA ETMELİYİZ’
■ Ramazan ayı ile günlük işlerimizde neler değişmeli?
Bu mübarek ayda gündüzleri oruç tutarak, Kuran’ı kerim okuyarak, hayırlı ameller işleyerek geçirmeliyiz. Sık sık birbirimizi ziyaret etmeli, fakir akraba ve komşular varsa onların halini hissetmeliyiz. Ayrıca maalesef şu anda İslam âlemi üzüntü içinde, o Müslüman kardeşlerimize de dua etmeliyiz. Çünkü “Müslüman, Müslümanın kardeşidir” bu yüzden birbirimizi hissedip, dua edelim. Allah Teâlâ onlara yardım etsin, içinde bulundukları durumdan dolayı kolaylık versin ve Müslümanların birlik ve beraberliğini nasip etsin inşallah.
‘CAMİLERİMİZİ ŞENLENDİRMELİYİZ’
■ Ramazan ayında imamlara ne gibi görevler düşüyor?
İmamlara çok büyük görevler düşüyor. İnsanları aydınlatmalı, gerçekleri yansıtmalı, en küçük çocuktan, en büyük insana kadar özellikle iman ilmine değinmeleri gerek. Bununla birlikte bazı çocuklarımızı eğitmemiz gerek. Bu mübarek ramazan ayında Ehli-sünnetin ilmiyle camilerimizi şenlendirmeliyiz.
‘AYRIM YAPMADAN BİRLEŞMELİYİZ’
■ Suriyeli mülteci kardeşlerimize ve diğer ihtiyaç sahibi insanlarımıza toplum olarak nasıl yardım etmeliyiz? Ramazanın sosyolojik faydaları neler olmalı?
Müslümanlar birlik ve beraberlik içinde olup birbirlerini hissetmeliler. Güçlü, zengin olanın fakire yardım etmesi gerekir. Toplum, Kelime-i Şehadet’in altında birleşip, birbirlerini hissetmeli. Komşu komşuyu hissedip, birbirimize yardımcı olmalıyız. Dinimize yanlış olarak sokuşturulan şeylerden birbirimizi ikaz etmeliyiz. Arap, Türk, Kürt, Çerkez demeden “Müslüman, Müslümanın kardeşidir” şiarı altında birleşmemiz, birlik ve beraberlik içerisinde olmamız ve vatanımızı, milletimizi korumaya çalışmamız gerek.
‘YARDIMDA ÖNCELİK AKRABANINDIR’
■ Her toplumda zengin ve fakir insanlar var. Ramazan ayında yardımlaşma ve infak nasıl olmalı?
Tabi ki bu ay yardımlaşma ayıdır. Efendimiz buyuruyor ki, “Zenginlerden zekât alınıp, fakirlere verilir” bu ay hem yardımlaşma, hem sadaka hem de zekât ayıdır. Herkesin elinden geldiği kadar fakir-fukarayı gözetmesi gerekiyor. En önce de akrabalarını gözetmelidir. Allah Teâlâ ayeti kerimede buyuruyor: “Akrabalara, yakın olan kimselere yardım etmek daha evladır’’ sonra da komşular gözetilmelidir. Akraba akrabanın, komşu da komşunun halinden anlar. Bunu hissetmemiz ve yardımlaşmamız gerek aynı zamanda Suriyeli misafirlerimizi de unutmamalıyız. Onlar muhacir, biz ensar olarak davranmamız gerek. Bu ay bereket ayı olduğu için kimse malını vermekten çekinmesin. Çünkü o Allah’ın verdiği mal, mülktür. Biz sadece emanetçiyiz. O yüzden elimizden geldiği kadar yardımlaşmaya çalışmamız gerekir.
‘İHTİYACI OLANA YARDIM EDİN’
■ Özellikle ramazan ayında inanan insanları sömürmek adına dilenen insanların çoğaldığını görüyoruz. Onlara karşı bu ayda nasıl davranmalıyız?
Bir insan ihtiyacı olmadığı halde bir başkasına el uzatırsa o insan günahkârdır. Maalesef bu gibi kimseler çoğaldı. Efendimiz buyuruyor: “Sadakada çalışabilen durumu iyi olan insanın hakkı yoktur” durumunun gerçekten kötü olduğunu bildiğimiz kişilere yardım etmeliyiz. Şu an da özellikle metrobüslerde dilenen kişilere belediye yardım ediyor. Ramazan ayı olduğu için de iftar çadırı kuruluyor fakat o dilenen kişiler insanların dini duygularını sömürmeye çalışarak bu mübarek ayı kullanıyor. Bizler çevremizdeki akraba ve komşularımızdan durumu kötü olanlara yardım edersek zaten çok az fakir kalmış olur
‘SİNİRLERE HÂKİM OLUNMALI’
■ Oruçluyken dikkat edeceğimiz hususlar nelerdir?
Oruçluyken dikkat edeceğimiz hususlardan birisi sinirlenmemek. Şu anda biliyorsunuz havalar sıcak, insanlar trafikteyken herhangi bir şey olursa sinirleniyor ya da dinimize uygun olmayan bazı sözler kullanabiliyorlar. Biliyorsunuz oruçluyken bazı şeyleri yapmak sevabı götürür, günaha düşürür. Orucumuzun geçerli olabilmesi için dine aykırı bir şey söylememek, itikat etmemek ve yapmamak gerekir. Allah’a, peygamberlere, dine sövmekten uzak kalmak gerek. Bir kimse Allah’a, peygamberlere, meleklere ve kadere söverse dinden çıkar. Onun orucu da bozulur. Ya da bir kimse kim o dünyaya gitti de geldi diye ahiretten bahsederse, oruçla, namazla, zekâtla, hacla alay ederse, kahrolsun şeriat diye bir söz kullanırsa, Allah ışıktır, Allah ruhtur, Allah göktedir, arşın üzerindedir derse bu insan İslam’dan ayrılmış olur. Kuran’ı Kerim’in ayetlerini çöpe atmak, Allah’ın adını gördüğü halde üzerine basmak, bir peygamberin Allah’tan başka bir şeye ibadet ettiğine ve yalan söylediğine, çirkin bir hastalığa yakalandığına itikat etmek bu gibi şeyler insanı dinden çıkarır. Bunlara dikkat etmek gerekir.
‘KELİME-İ ŞEHADET GETİRMELİ’
■ Bu gibi durumlarda ne yapması gerekir?
Kelime-i Şehadeti getirip İslam’a girmesi gerekir. Ya Rabbi ben tövbe ettim diyerek İslam’a girilmez. Böyle bir şeye düşenin ibadetinin geçerli olabilmesi için Kelime-i Şehadeti getirip İslam’a girmesi gerekir.
‘KÜSKÜNLER BARIŞSIN’
■ Ramazan ayından beklentileriniz nelerdir?
Benim beklentim Müslümanların birbirlerini daha iyi anlamalarıdır. İbadetlerini fazla yapmaları, bu ayı değerlendirmeleri, gecelerini teravih namazı kılarak gündüzlerini oruç tutarak geçirmeleri ve birlik beraberlik içerisinde olmamızdır. Bizi çok üzen bu hadiseler bu terör olayları hem toplumumuza hem milletimize büyük bir zarardır. Allah Teâlâ bu gibi fitneleri aramızdan kaldırsın inşallah. Müslüman Müslümanın kardeşidir diyerek bir şiar altında yaşamamız gerek. Ayrıyeten elimizden geldiği kadar akrabalarımızı ziyaret edelim, yardımlaşalım, küskünlükler varsa barışalım, birbirimize yakın olalım. Kaynak: haber Vaktim
- 0SEVDİM
- 0ALKIŞ
- 0KOMİK
- 0İNANILMAZ
- 0ÜZGÜN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın