© Dini Haberler 2020

Eğitimde hedef sorunu ve öğretmenlerin sorumlulukları

Mehmet Ali İlkaya, 22 yıllık öğretmenlik tecrübesinden hareketle eğitim programları ve öğretmenlerin sorumlulukları üzerine fikir yürütüyor.

Mehmet Ali İlkaya / Hür Fikirler

Eğitimde hedef sorunu

Geçen yaz aylarında okul/kurum müdürleri için YÖGEP (Yönetici Geliştirme Eğitim Programı) gündeme alındı. Bu kapsamda 4 oturumdan oluşan bir eğitim programı uygulandı… YÖGEP birinci eğitim programında; Ron Clark’ın Hikâyesi adlı bir film gösterildi… halen hayatta olan bu müthiş öğretmenin hikayesi beni çok etkiledi… Hemen film sırasında bay Clark’ın bir kitabının olup olmadığına baktım. Vardı, Ekim ayında aldım ve 2.5 gün içinde tabir yerindeyse bir nefeste okudum. Bazı notlar aldım…

Kitabın daha hemen başında şu satırlar dikkatimi çekti:

“… Bay Clark, endişelenmeyin, her şey yolunda gidecek. Bir tek çocuğun yaşamını etkileyebildiğiniz sürece, başarılı sayılırsınız.”… Bu sözden hâlâ hoşlanmam, eğitime, öğrencilerimizin her birini etkileme kararlılığıyla yaklaşmamız gerektiğine inanıyorum. Bir tek çocuğa ulaşarak ‘başarı’ sağlama anlayışı yeterli değildir. Her yıla, o sınıftaki çocukların her biri için bir yaşam boyu fark yaratacak yalnızca bir yılımın olduğunu bilerek başlıyorum ve bunu sağlamak için tüm gücümle çalışıyorum (Clark, 2003:xx-xxi).

Ben mesleğinde 22 yılı geride bırakmış bir öğretmenim. Öğretmen Clark’ın ifade ettiği durum bize yabancı olsaydı bu satırları yazma zahmetine girmeye gerek kalmazdı. Lakin bu hedefsizlik, yetersiz hedefler, yanlış hedefler eğitim dünyamızın ciddi bir problemi… Sınıfını Ron Clark’a devreden öğretmenin söylediklerini okullarda, okul yöneticilerinden, öğretmenler odasından, birçok öğretmenden hatta maarif müfettişlerinden o kadar çok duydum ki !! Büyük bir insan kaynağının, ekonomik sarfiyatın milyarca saatin böylece boşa geçtiğini düşünüyorum. Pek çok uzmanın aklından şöyle bir şey geçiyordur: ‘Bir öğretmen ne yapabilir, bütçe yok, eğitim araç gereci yetersiz, ebeveynler ilgisiz, çocuklar isteksiz…’ Doğrudur. Tam da burada bireysel öğretmen hedefleri, iddiası devreye girmelidir…

Milli Eğitim Bakanlığı, makro hedefler belirler bu hedeflere ulaşmak için stratejik amaçlar takvim ve göstergeleri belirler. Süreç boyunca bu hedeflere ulaşmaya çalışır… İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri de benzer bir planlama yapar. Benim konum bunlardan farklıdır, okulların ve öğretmenlerin hedefleri olması ve onların rehberliğinde öğrencilerin de hedeflerinin olmasıdır.

Amaçsız/hedefsiz bir eğitim yılı kesinlikle kayıp yıldır. Basit gibi görünüyor ama öyle değil. Böylece amaçsız heba olan yılın ekonomik, zaman ve moral kaybı inanılmaz boyutta olur. Peki okulların nasıl hedefleri olabilir? Biraz da bu soruya cevap bulmaya çalışalım… Her okul, kendi genel ve özel eğitsel amaçları doğrultusunda, somut, ölçülebilir, takvim ve gösterge kriterleri olan hedefler belirlemelidir. Bunu ailelerden, öğretmenlerden, öğrencilerden ve diğer ilgililerin katılacağı bir beyin fırtınası toplantı zincirleri ile belirlemelidir. Burada dikkat edilecek şey hedef etkinlik karmaşasına düşmemek olacaktır. Örneğin ‘Millet Kütüphanesine Şubat 2023’de gezi düzenlemek’ biçiminde bir hedef belirlememelidir. Bu faaliyet bir hedefe ulaşmak için bir etkinlik yani araç olabilir hedef değildir. Oysa bu teknik olarak iyi bir hedeftir, somuttur, takvim de belirlenmiştir, hedef kriterlerini karşılar… Tekrar ifade etmek gerekirse, hedefler biraz daha uzak, karmaşık birçok etkinlik, öğretim zenginliği ve tarafların yüksek motivasyonu ile varılan noktalardır. Biraz önceki örneğe dönelim şöyle bir hedef olabilir.

Hedef 1. Çocuklara kitap okumayı sevdirmek…

Hedef 2. Öğrenci başına düşen kitap okuma sayfasını/sayısını yıl sonuna kadar 1000/6  çıkarmak.

Okulların hedefleri önemlidir ama en önemlisi öğretmenin iddiası ve hedefleridir. Hedefsiz bir yıl baştan kayıp yıldır, hedefsiz bir kademe kayıp nesildir. Hedefsiz okullar yılları ülke için yeri doldurulamaz bir kayıptır. Hedefler birinci tekil şahıs kipiyle yazılmalıdır. Somut ve ölçülebilir olmalıdır. O halde, öğretmenin hedefleri neler olabilir? Öğretmenin hedeflerini üç başlık altında toplayabiliriz:

1. Özge hedefler: Öğretmenin kendine özel kişisel hedefleridir. Öğretmen, öğrencileri için rol model ve aynı zamanda ilham kaynağıdır. Kendi hedefleri olmayan bir öğretmen çocukların lideri olamaz. Bu hedefler ihmal edilmemelidir. Hedefler birinci tekil şahıs kipiyle yazılmalıdır

Örnek Liste:

2. Yıl Hedefleri: İçinde bulunulan eğitim yılı hedefleridir. En önemli hedef listesi bu liste olacaktır.

Örnek Liste:

3. Özel hedefler: Bu liste daha durumsal ve tek tek bireylere odaklı olacaktır. Herhangi bir çalışmada geride kalmayan çocuklar yoksa bu listeye gerek olmayacaktır. Ne var ki durum böyle bir listeye ihtiyaç olacağını gösteriyor çünkü sınıftaki her çocuğun yetenek düzeyleri, öğrenme hızları, motivasyonları ve sosyoekonomik şartları farklıdır ve bu nedenle bu liste taslağı elimizin altında bulunmalıdır.

Örnek Liste:

Okulun hedefleri vardır, öğretmenlerin hedefleri vardır ama bu yeterli değildir sırada öğrencilerin en azından eğitim yılı hedeflerinin olması gerekir. Bu hedeflerin oluşmasında öğretmenler rehberlik, yol göstericilik yapmalıdır ve yardım etmelidirler. Belirlenecek hedeflerin; somut, genel hayat amaçlarıyla uyumlu, geliştirici, ölçülen ve takvime bağlı olması gerekir. Ayrıca, hedefler ben dili (yapacağım, geçeceğim, ulaşacağım vb.) şeklinde yazılması ve ifade edilmesi gerekir. Hedefler (her paydaş için) açıkça yazılmalı, okulda, sınıflarda, evlerde, ajandalarda, sosyal medya hesaplarında ilan edilmelidir. Zaman zaman hedefler ile ilgili toplantılar düzenlenmelidir.

Ron Clark ile başladık onunla bitirelim.. ‘’ … Yalnızca okulun değil, ülkenin en iyi sınıfı oluruz…’’ ekliyor Bay Clark: “ Ülkedeki hangi 30 çocuğu sınıfıma koyarsanız koyun ben buna inanırım” (Clark, 2003: 154). Sayın Clark şunu diyor: göçmen, yoksul çocuklar, meslek lisesi, kaynaştırma öğrencisi, şımarık çocuklar….vs. fark etmez, ben onların hayatını bir yıl sonunda sonsuza dek değiştiririm… Böyle öğretmenlere bu gün her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var!

Ne dersiniz?

Kaynak: Clark, R. (2003) Öğretmenin 55 Altın Kuralı, Çev.: E. Davutoğlu. Ankara: Arkadaş Yayınevi.

Diyanet Duyurular Sayfamız için TIKLAYINIZ

 

Diyanetliler Platformu  Grup sayfamıza katılmak için >>> TIKLAYINIZ

Dini Haberler Grup sayfamıza katılmak için >>> TIKLAYINIZ

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER