Kur\'an dersi geleceğimizi kurtarır
MEDYADinine ve devletine bağlı ahlaklı bir neslin yetişmesi için; Kur’an ve İslam Peygamberi dersinin tüm sınıflarda okutulması gerektiğini kaydeden Adaleti Savunanlar Platformu Derneği Başkanı Adem Çevik, seçmeli derslerin ilkokullarda hatta anaokulunda da okutulması için mücadele edeceklerini söyledi.
Yaz aylarında camilerde Kur’an okumayı öğrenen çocuklar, Kur’an derslerini okullarda devam ettiremedikleri için kısa sürede unutuyor. Dünyanın birçok ülkesinde anaokulundan itibaren başlayandini eğitimin Türkiye’de de anaokulundan itibaren başlamasını isteyen veliler, dinine ve milletine bağlı nesillerin bu şekilde yetişeceğini belirterek, anaokulundan itibaren Kur’an-ı Kerim ile diğer dini derslerin müfredata konulmasını talep ediyor.
Akit’e konuşan Adaleti Savunanlar Platformu Derneği Başkanı Adem Çevik, seçmeli derslerin ilkokullarda hatta anaokulunda da okutulmasını istediklerini söyledi. Çevik, “Ahlaklı bir neslin yetişmesi için; Kur’an ve İslam Peygamberi dersi tüm sınıflarda okutulmalıdır. İlkokullarda ‘Kur’an Dersi’ okutulması geleceğimizi kurtarır” diye konuştu. Kur’an ve siyer derslerinin sevdirilmesi için velilerin çocuklarına bu dersin önemini anlatması, evlerde de ailecek Kur’an okunması gerektiğini aktaran Çevik, “Öğrencilerin derse olan katılımı ve sevgileri bu derslerin daha çok verimli hale gelmesini sağlar. Kur’an-ı Kerim ve Peygamberimizin hayatı, ilkokuldan hatta anaokulundan başlayarak, lise sona kadar seçmeli ders olarak alınabilmesi geleceğimizi kurtarır” dedi.
Kaynak: Yeni Akit Gazetesi
İlginizi Çekebilir
Sokak röportajı saçmalığına ne zaman son verilecek?
Irkçılar, sokak röportajı sırasında başında üşüştükleri Suriyeli çocuklara küfretti ve saldırı girişiminde bulundu.
Tesettürden vazgeçme
Genç Dergisi medyanın görmezden geldiği mütesettir kadınların hikayesini okuyucularına aktarıyor.
Metaverse “intibak” sağlanabilecek bir ortam mıdır?
Manisa İl Müftülüğü “metaverse” konusunda aceleci sonuçlara varmış!
Türkiye'yi ayağa kaldıracak gelişme! Hepsi işin içindeymiş
Sabah gazetesi yazarı Dilek Güngör, TL'ye erişmekte zorlanan Londralı bankaların, Türkiye'de iş yapan bazı şirketleri paravan olarak kullandığını, Türk şirketlerin buradan TL krediyi çekip, Londra'daki bankaya taşıdıklarını ya da dolar hesaplarını TL'ye çevirtip, Londra'da mevduat hesabı açtıklarını hatırlattı. "Londra'da bire 10 faizi alan bizim şirketler bu alışverişten memnundu. Fakat Londra'ya ulaştırdıkları TL'ler sonra Türkiye'de spekülatif işlemlerde kullanılıyordu" diyen Güngör, "Yine mi Brütüsler!" başlıklı yazısında, "Son dönemde bizim Brütüs'lerin (yine aynı isimler) o çetelere her an kullanacakları TL'yi park etmeye başladığını duyuyorum. Hem de öyle az buz rakamlar değil… Şirketler arasında Türkiye'nin dev holdinglerini mi ararsınız, gıdacılarını mı, limancılarını mı, inşaatçılarını mı… Büyükler 500'er milyon TL'nin üzerinde parayı göndermişler. Biraz daha küçükler 250'şer milyon TL" ifadelerini kullandı.
Yazarlarımızdan Abdullatif Acar'ın Yeni Kitabı Çıktı
Huzur ve saadete ulaşmak her insanın en öncelikli hedeflerindendir. Ancak her nedense bunu hep yanlış yerlerde arıyoruz. Nefsimizin doyumsuz arzuları, şeytanın telkinleri, heva ve hevesimiz bizi yanıltıyor. Anlık düşünüyor ve karar veriyoruz.
Robert Kolej’den Boğaziçi’ne .... -II
Boğaziçi tartışmalarından yola çıkılarak kültürel iktidarın serencamını görmek mümkün…