Hatice Börü, İlk Darbe 6-7 Ekim\'de burada yapıldı!
RÖPORTAJLARPKK ve FETÖ işbirliğiyle katledilen Şehit Yasin Börü\'nün annesi Hatice Börü Hanımefendi ile o günden bugüne yaşadıklarını konuştuk, mesajlarını aldık.
Grup sayfamıza katılmak için >>> TIKLAYINIZ
DiniHaberler.com.tr: Cüneyt POLAT'ın Haberi
Yasin Börü’nün annesi Hatice Börü hanımefendiyle, çok uzun uzadıya sorular sorup, acılarını tazelemek istemeden, kısa bir telefon görüşmesi gerçekleştirdim.
Telefonun öbür ucunda yorgun, fakat bir o kadar kendinden emin geliyor Hatice Hanım’ın sesi. Sorularımı, konuya nasıl gireceğimi bilememenin verdiği tedirginlikle yönelttim kendisine. Böyle büyük bir acıyı yaşamış bir anneden “isyan” duygularından çok uzak “akıl eksenli” cevaplar aldım.
Yasin’i sorduğumda, "o günden bugüne bize acılar kaldı" diyen Hatice Hanım, ilk darbenin 6-7 Ekim olayları ile FETÖ ve PKK eliyle Müslüman Kürt Halkı’na indirildiğini söylüyor.
Yasin’in gidişinin Börü ailesinin içinde ateş bıraktığını söyleyen Hatice Hanım; önce yutkunuyor sonra, bizden mutluluğu aldılar, az bir dünya sevgisi vardı o da Yasin ile birlikte kalmadı diyor.
Yasin Börü ve arkadaşlarının katledildiği gün polisin geç müdahalesi çok konuşulmuştu. Bugün ise müdahale etmeyen polislerin FETÖ operasyonlarında gözaltına alındıklarını ve görevden uzaklaştırıldıklarını görüyoruz.
Bu durumu da sorduğum Hatice Hanım; bu vahşette Demirtaş’ın ve o katillerin ne kadar suçu varsa, müdahale etmeyen ve geciken o polislerin de en az onlar kadar suçu olduğunu dile getirdi. O gece polislerin ihbarcılara karşı dalga geçer gibi konuştuğunu dile getiren anne Börü, erken müdahale edilseydi, en azından cesetlere bu denli vahşet yapılamazdı görüşünde.
6-7 Ekim olaylarını dış güçlerin bir müdahalesi olarak değerlendiren acılı anne, ilk darbe 6-7 Ekim’de burada Müslüman Kürt Halkı’na yapıldı, eğer o gün bu fark edilebilmiş ve önlemler alınmış olabilseydi 15 Temmuz’a fırsat bulamazlardı görüşünü dile getirip ekliyor; "o gün burada yaşananlar kesinlikle bölgeye vurulmuş bir darbeydi, keşke burada yaşamış olsaydınız da görseydiniz...”
Mahkeme sürecinde gelinen noktanın vicdanları tatmin etmediğini söyleyen Hatice Hanım, Selahattin Demirtaş ve Gülten Kışanak gibi isimlerin halen mahkeme karşısına çıkartılamamış olmasından yakınıyor. Yasin’in katillerinin azmettiricisi olarak gördüğü Demirtaş ve Kışanak’ın adaletin karşısına çıkması ve yargılanması gerektiği görüşünde.
HDP ve PKK’nın bugün geldiği noktayı, bölgede yaktığı canların, ağlattığı anaların ahlarını almasında gören Hatice Hanım, Allah bu PKK’nın bittiği günü de bize göstersin inşallah diyor. Hatice Hanım, bölgedeki bürokratlara da iş düştüğünü dile getirerek, artık devletin bölgede ehil kişileri görevlendirmesini arzu ettiğini çok açık cümlelerle dile getirdi.
Ben de diğer şehit anneleri de ölene kadar evlatlarımızı unutmayacağız diyor ve ekliyor; benim evladımın başına gelen hiç birinin başına gelmedi, bir kurşunla gitseydi ben bu kadar acı çekmezdim, üzerlerinde denenmedik işkence, denenmedik vahşet kalmamış...
Görüşmenin sonunda teşekkür ettiğim Hatice Hanım’ın bizlerden de bir isteği var.
Sadece 6-7 Ekim yıldönümlerinde aranmak istemediğini, bu zaman dilimlerinde ilgi beklemediklerini dile getiren Hatice Hanım; “Yasin ve arkadaşlarının mahkemelerine özen gösterin, hakkıyla yargılanmalarını sağlamak için duyarlı olun lütfen. O zalimler hakkıyla yargılanıyor mu yargılanmıyor mu, gerçekten takip edin, benim de sizden istediğim budur” diyor...
Kaynak: http://www.haber10.com/guncel/hatice_boru_ilk_darbe_6_7_ekim_de_burada_yapildi-658488
İlginizi Çekebilir
Şeyh Ahmed Yasin ile 20 yıl önce gerçekleştirilen bir röportaj
Biz şehadetin talipleriyiz. Yaşamanın peşinde değiliz. Dünya için de mücadele etmiyoruz. Biz ahiret için savaşıyoruz. Bu yüzden, tehditler bize zarar vermez.
Her Kitap Bir Hayattır
“Hayat bisiklet sürmek gibidir. Dengede durmak için sürekli hareket etmek gerekir.” İşte bu söz ışığında gayret gösteren Yazar Selda Avcı ile “hayata, kadına ve okumaya dair” birçok konuyu konuştuk. Selda Avcı, “Lütfen hayatınızı ertelemeyin. Tekrarı olmayan bu hayatımız, bir varmış ile başlayıp, bir yokmuş ile sona erer” dedi.
PSİKOLOJİK DESTEK ALMAKTAN ÇEKİNMEYİN
Psikolog ve Halkla İlişkiler Uzmanı Büşra Ay ile ofisinde keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. Psikoloji alanında ufuk açma hedefi olan genç psikolog, destek almanın korkulacak bir şey olmadığını vurguladı ve ihtiyacı olan herkesi destek almaya davet etti.
Deizm yaygınlaşıyorsa bunda günümüz çocuk yetiştirme tarzının etkisi büyük!
Zafer Dergisi'nden Aslınur Bahar, psikiyatrist Mehmet Tüzün ile ateizm ve deizm üzerine verimli bir röportaj gerçekleştirmiş.
Dünyada kuralları inşa edenler kurallara uymuyor
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kriter dergisine röportaj verdi. “Dünya değişiyor, BM de değişmeli” diyen Erdoğan, Batı'nın üstünlüğü anlayışının sonuna gelindiğini söyledi.
Allah’a bağlanmak insanı özgürleştiriyor
İslam dini ile şereflenen Romanya vatandaşı Teodora (Fatma) Gabor, Akit’e yaptığı açıklamada, “Allah, Ali İmran Suresinde diyor ya: “Allah’ın ipine sımsıkı sarılın.”. Ondan sonra dedim ki, asıl O’na sarılmam gerekiyor. Allah’a bağlanmak insanı özgürleştiriyor. Bağlandıkça özgürleşiyorsun. Müthiş bir durum” ifadelerini kullandı.