© Dini Haberler 2020

Abdest, imanlı olmanın alametidir

Türkiye Gazetesi yazarlarından Osman Ünlü bu haftakji köşesinde Abdest ile iman ilişkisinden bahsetti...

Hadis-i şerifte buyuruldu ki: "Abdestli olarak ölen, ölüm acısı çekmez. Çünkü abdest, îmânlı olmanın alâmetidir. Namazın anahtârı, bedenin günâhlardan temizleyicisidir."
Abdest almak, namazın farzlarındandır. Kur’ân-ı kerîmi tutmak, Kâbe'yi tavâf etmek, tilâvet secdesi yapmak, cenaze namazı kılmak için de abdest almak lâzımdır. 

Peygamber efendimize, Eshâb-ı kirâmdan biri;
-Yâ Resûlallah, abdestin hâssasından bana bir şey îzâh eder misiniz diye arz edince, Resûlullah efendimiz;
-Her ne zaman ümmetimden biri abdest alırken Bismillah deyip elini yıkarsa, eliyle yaptığı küçük günâhların hepsi affolur. Ağzına, yüzüne ve diğer âzâlarına su verdikçe, bütün küçük günâhları dökülür, buyurmuşlardır.
Diğer âzâlar yıkandıkça da, küçük günâhlar affolunur. Büyük günâhlar, insan ve hayvan hakları bu aftan müstesnâdır. Hak sâhibi, ister Müslümân, ister gayr-i müslim olsun, hak kendisine veya vârislerine ödenmedikçe, günâh affolunmaz.
Abdestin farzları, sünnetleri, edebleri ve bozan şeyleri vardır. Abdestsiz olduğunu bilerek zaruretsiz namaz kılanın îmânı gider. Namaz kılarken abdesti bozulan, hemen omuzuna selâm verip, namazından çıkar. Vakit çıkmadan abdest alıp, namazını baştan tekrar kılar. Abdesti temiz yerde almak lâzımdır. Resûlullah efendimiz;
(Abdest almak istediğiniz vakit, abdest bozduğunuz yerde abdest almayınız! Çünkü abdest suyunun her bir damlasına bir yıllık nâfile namaz sevâbı veriliyor) buyurmuşlardır.

İmâm-ı Rabbânî hazretleri buyuruyor ki:
“Abdest alırken yıkanması lâzım olan yerleri üç defa ve her defasında, her taraflarını tamam yıkamaya çok dikkat etmelidir. Böylece, sünnete uygun abdest alınmış olur. Başa mesh ederken, başın her tarafını kaplayarak sığamalıdır. Kulakları ve enseyi iyi mesh etmelidir. Ayak parmaklarını hilâllerken, yani parmak aralarını temizlerken sol elin küçük parmağını, ayak parmaklarının alt tarafından, aralarına sokulması bildirilmiştir. Buna ehemmiyet vermeli, müstehab deyip geçmemelidir. Müstehapları hafîf görmemelidir. Bunlar, Allahü teâlânın sevdiği ve beğendikleridir. Eğer, bütün dünyayı vermekle, beğendiği bir işin yapılabileceği bilinmiş olsa ve dünyayı verip o iş yapılabilse, çok kâr edilmiş olur ve birkaç saksı parçası verip kıymetli bir elması ele geçirmek gibi olur. Yahut, birkaç çakıl parçasını verip, ölmüş bir sevgilinin ruhunu geriye getirerek, hayat kazandırmak gibidir.”

Netice olarak, her zaman abdestli bulunmak, yatağa abdestli girmek, abdestli yemek ve içmek çok sevaptır. Abdestli iken ölenlere şehît sevâbı verilir. Peygamber efendimizin  buyurduğu gibi:

(Abdestli olarak ölen, ölüm acısı çekmez. Çünkü abdest, îmânlı olmanın alâmetidir. Namazın anahtârı, bedenin günâhlardan temizleyicisidir.)

İlginizi Çekebilir

Sokak röportajı saçmalığına ne zaman son verilecek?

Irkçılar, sokak röportajı sırasında başında üşüştükleri Suriyeli çocuklara küfretti ve saldırı girişiminde bulundu.

Tesettürden vazgeçme

Genç Dergisi medyanın görmezden geldiği mütesettir kadınların hikayesini okuyucularına aktarıyor.

Metaverse “intibak” sağlanabilecek bir ortam mıdır?

Manisa İl Müftülüğü “metaverse” konusunda aceleci sonuçlara varmış!

Türkiye'yi ayağa kaldıracak gelişme! Hepsi işin içindeymiş

Sabah gazetesi yazarı Dilek Güngör, TL'ye erişmekte zorlanan Londralı bankaların, Türkiye'de iş yapan bazı şirketleri paravan olarak kullandığını, Türk şirketlerin buradan TL krediyi çekip, Londra'daki bankaya taşıdıklarını ya da dolar hesaplarını TL'ye çevirtip, Londra'da mevduat hesabı açtıklarını hatırlattı. "Londra'da bire 10 faizi alan bizim şirketler bu alışverişten memnundu. Fakat Londra'ya ulaştırdıkları TL'ler sonra Türkiye'de spekülatif işlemlerde kullanılıyordu" diyen Güngör, "Yine mi Brütüsler!" başlıklı yazısında, "Son dönemde bizim Brütüs'lerin (yine aynı isimler) o çetelere her an kullanacakları TL'yi park etmeye başladığını duyuyorum. Hem de öyle az buz rakamlar değil… Şirketler arasında Türkiye'nin dev holdinglerini mi ararsınız, gıdacılarını mı, limancılarını mı, inşaatçılarını mı… Büyükler 500'er milyon TL'nin üzerinde parayı göndermişler. Biraz daha küçükler 250'şer milyon TL" ifadelerini kullandı.

Yazarlarımızdan Abdullatif Acar'ın Yeni Kitabı Çıktı

Huzur ve saadete ulaşmak her insanın en öncelikli hedeflerindendir. Ancak her nedense bunu hep yanlış yerlerde arıyoruz. Nefsimizin doyumsuz arzuları, şeytanın telkinleri, heva ve hevesimiz bizi yanıltıyor. Anlık düşünüyor ve karar veriyoruz.

Robert Kolej’den Boğaziçi’ne .... -II

Boğaziçi tartışmalarından yola çıkılarak kültürel iktidarın serencamını görmek mümkün…

TÜM HABERLER